Karşılıksız çek meselesi

YAYINLAMA: 02 Temmuz 2012 / 20.00 | GÜNCELLEME: 02 Temmuz 2012 / 20.00

GTO Başkanı Mehmet Aslan’ın Meclis’te yaptığı karşılıksız çek konusundaki konuşm,a geçtiğimiz Cuma günü birçok yerel gazetenin manşetindeydi.
Aslan’ın karşılıksız çek üzerindeki değerlendirmeleri beni çok şaşırtıyor. Şöyle konuşmuş:
“Karşılıksız çeke çözüm sigorta sistemidir. Bu sitemde tüccar ödenmeme riskine karşı çeki sigortalatacak. Bu sayede piyasada sigortalı çekler gönül rahatlığı ile elden ele dolaşabilecek. Çek karşılıksız çıktığı zaman iş adamı korkmayacak ve çek bedelini sigortadan tahsil edebilecek ve çarklar dönmeye devam edecek.”

Bu şimdiye kadar niye akıl edilememiş ki!..
Çeki sigortala, sonra bak keyfine... Bu kadar basit yani!
Ha, sigorta bedeli mi?
Bu teferruat olduğu için Aslan, sigorta maliyetinin ne kadar olacağı, nasıl tahsil edileceği üzerinde durmamış!
“Sigortalana!..” demiş işi bitirmiş.

Ben bunun pratik bir yol olduğunu, olabilirliğini, faydasını düşünmüyorum.
Aslan, herhalde yoğun şikayet aldı ki böyle konuştu. Yani, konuşmuş, probleme parmak basmış oldu!

Oysa beklerdim ki, şöyle konuşsun:
“Eskiden çek mi vardı? Senet vardı. Ödenmeyen senede de hapis cezası yoktu. İş hacmi artınca, daha seri olduğu ve de bankalar teminata senet kabul etmediği için çek kullanımı yoğunlaştı, piyasa da kendi çek kanunu yarattı!
Uzun bir süre çekler yasa ihlal edilerek kullanıldı. Çekte vade olmaz diyen yasaya karşı mahkemeler bile toleranslı davrandı. İşin .oku çıkıpta icra daireleri dosyayla, hapishaneler karşılıksız çek kullanan mahpuslarla dolunca, AB’nin de bastırmasıyla malum yasa çıktı. Bakın arkadaşlar, devlet sizin çekinizin jandarması değil. Herkesin çekini kabul etmeyin. İyi araştırın, düzgün ve sağlam firmalarla ticaret yapın. Böylelikle piyasadaki çürükler iş yapamayacağı için elenirler. Malınızı satarken tamah etmeyin, birkaç kuruş fazla kazanacağım diye teminatsız, ne idüğü belirsizlere mal vermeyin. Böylelikle düzgün bir piyasa yaratabilirsiniz. Zaten AB, Basel Kirterleri de bunu emrediyor. Eninde sonunda böyle olacak, şimdiden bunu uygulamaya gayret edin...”
                                                         ***
Bu söylem tabii ki popüler değil. Herkesin işine gelmeyebilir. Ama doğrusu bu. Yasalarıyla ünlü Hititler zamanında bile ödenmeyen vaade hapis cezası yoktu.
Binlerce yıl sonra bazıları ödenmeyen çeke nerede ise idam isteyecekler.
Düzgün işlemesini istediğimiz piyasa için zor da olsa doğrular söylenmeli.
GTO isterse 3 model ülke seçer; örneğin Almanya, İngiltere ve Hollanda’da bu sistem nasıl çalışıyor, araştırabilir. Hiç de zor değil.
Sonra da üyelerine der ki; bakın araştırdık, AB üyesi bu ülkelerde aynı standart var, bu işleri şöyle yapıyorlar deyip iş dünyasını bilgilendirir. Nihayetinde bizim de kabul edeceğimiz sistemi öğrenmiş oluruz.
GTO, liderlik vasfını ve pozisyonunu ihmal etmemeli.





Fıstık polemiği

Şanlıurfa Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kaya çok dertli. Yerel bir gazetede okudum.
Kendisini ziyarete gelen TOBB Başkan Yardımcısı ve İTO Başkanı Murat Yalçıntaş’a dert yanmış:
”Urfa’da yetişen biberin patentini Kahramanmaraş aldı. Fıstığınkini de Antepliler... Oysa, dünyanın en kaliteli fıstığı Birecik’te yetişiyor. Biz de yalnız sade yağın patentini alabildik. Reva mı bu!”
                                                 ***
Şimdi, Allah için, Mehmet Bey biraz haklı. Ama çaresi var.
‘Antep fıstığı’ ibaresinin altına örneğin şöyle yazılabilir:
“Urfa’nın Birekcikinin bahçesinden hasadı yapılmıştır.”
‘Antep baklavası’ ibaresinin de altına da, “Urfa’nın patentli sade yağı ile imal edilmiştir.” yazılabilir.
                                                  ***
Ne şiş yansın, ne kebap! Umarım Mehmet Bey’in gönlünü almışızdır.




Akaryakıtçılar ‘kaçakla’ mücadele edecek

Bence geçen haftanın en güzel yerel haberi buydu!
Akaryakıtçılar bir federasyon altında örgütlenip, 10 numara yağ faciası ve kaçak akaryakıtla mücadele edeceklermiş.
İşte karşılıksız çek meselesinde anlatmak istediğim de tam bu. Herşeyi devletten beklemenin yanlış olduğu, piyasanın dürüst olması için iş adamlarının da ellerini taşın altına koymaları gerektiğini söylemek istiyorum.
                                                          ***
Böyle önemli bir konuya çözüm getirmek için soyunan GTO Başkanvekili Mehmet Durdu Yetkinşekerci bakın ne diyor:
“Dünyanın en pahalı akaryakıtını Türkiye kullanıyor. Yüksek vergiler nedeniyle tüketici '10 numaralı yağa' yöneliyor. Bu da haksız rekabete yol açıyor. Bu ve bunun gibi sıkıntılardan dolayı federasyonun kurulması zorunlu hale geldi. Kaçakçılığın önüne geçilmesi için yeni ve etkin tedbirler alınması lazım. Kaçak akaryakıt tüketiminin önlenmesi için satanlarla mücadelenin yanında bize göre nihai tüketicinin de denetime alınması gerekiyor. Federasyonu kurduğumuzda görüşeceğimiz konuların başında bu konu olacak.”
                                                       ***
Bunu yalnız akaryakıtçılar değil, sorunu olan tüm sektörler yapmalı. Namuslu ve düzgün çalışan akaryakıtçılar çok önemli bir görevin arifesindeler.






Karşılıksız çek meselesi