Hadi canım sen de!..

YAYINLAMA: 05 Ağustos 2012 / 20.00 | GÜNCELLEME: 05 Ağustos 2012 / 20.00

Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Asım Güzelbey şehir merkezine AVM yapılmasını istemiyormuş.

Bak sen hele!..

                                               ***

Gaziantep’in en güzel, en görkemli, en pahalı iki yerinde heyhula AVM var! Yeşil, yemyeşil olması gereken yerlerde beton yığınları herkesi rahatsız ediyor!

Bunun ilkinin iznini Asım Bey vermedi.

Hatta, Sanko AVM yapılırken o kadar çok eleştiri vardı ki, Güzelbey bunalıp, sırf  Burayı ben vermedim. Antep’e bu kötülüğü ben yapmadım” demek için AVM’nin önüne, “Buranın ruhsatı Celal Doğan tarafından verilmiştir” diye tabela astırmıştı.

                                               ***

Bu kadar hassas, anlayışlı, halkını çok seven bir belediye başkanı olan Güzelbey, kalktı şehrin en güzel alanını, birilerine inat, diğerine rant, AVM yapılması için Hamdi Akın’ın Forum Multi Development Türkiyesi’ne verdi. (Otel meselesini sonra açacağız!)

                                               ***

Şimdi diyor ki, artık kimseye şehir merkezinde AVM yok!

Hadi canım sende!

Boğazda güzel bir vakıf binası olan biri gelsin, yer istesin de bizim sevgili Horoz’muz yer vermesin!..

 

 


Kelek…

 

CHP Grup Başkan Vekili ve Yalova Milletvekili Muharrem İnce, köy ziyaretinde, meydanda traktörüyle karpuz satan Kadir Ortaç’ın yanına giderek, karpuzları satmasına yardım etmiş.

                                   ***

Elindeki karpuzlarla köy meydanında vatandaşlara seslenerek satış yapan İnce, “AKP Türkiye’yi satıyor, ben ise köylünün karpuzunu satıyorum. Gel vatandaş, karpuzun keleğinden korkma, milletvekilin keleğinden kork” demiş. 

Karpuz alan bir vatandaşa, “Karpuzla, milletvekili arasında ne fark var?” diye soran İnce, soruya da kendisi cevap vermiş:
Seçtiğin karpuz kelek çıkarsa yenisini kesersin, seçtiğin miletvekili kelek çıkarsa 4 yıl beklersin!

                                   ***

Karpuzun keleğini anladık da, milletvekilinin keleği nasıl anlaşılır acaba?

Keşke İnce bu soruya da cevap verseydi!

                                   ***

Bitmedi!

Bir de berbere giren İnce, soyadı gibi ince bir soru ile karşılaştı:

"Milletvekilleri de traş yapıyor para alıyor, berberler de traş yapıyor para alıyor. Ama milletvekilinin aldığı ücret çok daha yüksek!"

İnce espriyi elden bırakmadı:
Güzel kardeşim, sen insanları teker teker traş ediyorsun. Biz bir traş etmeye milyonları ediyoruz! Eh, o kadar fiyat farkı olacak tabii!..

 

 

Hadi canım sen de!..