Gaziantep gezimin yiyecek kısmı
Birkaç gün önce Gaziantep’teydim. Hava da pek güzeldi, gayet iyi vakit geçirdim. Pek güzel anılar biriktirdim. Eleştirdiğim şeyler de oldu tabi ki.
Gaziantep Mutfak Sanatları Merkezi’nin yemeklerini ve mekanı çok beğeniyorum. Şimdi, Küçükpazar’da Utma isimli bir kahvaltı salonu açmışlar, orayı da çok beğendim. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi yereli sunmakta çok başarılı. Utma kahvaltı yeri, eski şehrin ortasında olduğu için, park sorunu var, o nedenle arabanızla gitmemenizi öneririm.
İki kez Milenyum iş merkezi önünde Diyalog taksi istasyonundan taksi çağırdım. Açılış ücreti 15 ₺ idi, daha sonra bindiğim taksilere baktım 10 ₺ den açıyorlar. Diyalog taksi şoförü, Karagöz’den gitmeyi reddedince, ben de Balıklı’da indim. Beni dolandırmaya çalıştığı için plakanın fotoğrafını çekmek istedim, ancak tam o sırada sarı bir halk otobüsü yayaların arasına daldı, canımı kurtarmayı tercih ettim, plakanın fotoğrafını çekemedim. Balıklı’daki trafik ışıkları çok dar bir alanda bulunuyor. Yaya çok olduğundan caddeye taşıyor. Halk otobüsü, neden o kadar süratle yayaların üzerine sürdü, anlayamadım. Kalabalığı dağıtmak için olabilir mi? Kalabalık, araya dalarak mı dağıtılır? Onun da plakasını alamadım. Gerçekten, sağ ön tekeri ayaklarımın on santim ilerisinden gitti.
Gaziantep’te görüştüğüm kişilerden birisi Jesse Basous idi. Jesse ile babası Habib Basous nedeniyle görüştüm. Habib Bey, yereli pek güzel anlatan biriydi, yakın zamanda aramızdan ayrıldı. Onu yazmak istiyorum, Jesse’den detaylı bilgi aldım. Jesse, Gaziantep’te Birleşmiş Milletler’de çalışıyor bu arada. Çok sevindim onu tanıdığıma. Habib Bey’i siz de tanıyacaksınız.
Meltem Morren, Florida’da yaşayan bir arkadaşım. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı nedeniyle bir balo vermişler. Kıyafeti, takıları ve özellikle tokası ay yıldız olan ayakkabılarını pek beğendim, sizinle paylaşmak istedim.
Gaziantep’e gelinir de beyran ve katmer yenilmez mi? Fırsatlar yarattım ikisini de yemek için.
Orhan Ahi ve Ayşe Nur Yılmazer beni Bekir Bey restorana davet ettiler. Emniyet Müdürlüğünün tam karşısına düşen lokantanın park yeri de mevcut. Orhan, benim ilkokuldan itibaren sınıf arkadaşım. Ayrıca, aynı mahallede oturduğumuz için oyun arkadaşım da. Annesi, Sevgili Nevin Teyze’yi unutmak mümkün mü? Onların evinin önünde oynuyorsak, mutlaka içeri davet eder, bize yemek yedirirdi. Zaten Nevin Teyze’nin arka bahçede kurulan sofrası hep açıktı.
Bekir Bey restoran yeni açılmış. “Manken Mehmet” lakaplı şef garson yönetiyor orayı. Sunumlarını pek beğendim. Baştan ciğer kebabı dürümü getiriyorlar. Dürümün ekmeği gayet ince ve küçük hem estetik, hem lezzetli. Kuşbaşı kebabını da aynı sunuyorlar, porsiyon kocaman değil, bitirilebilir büyüklükte. Salata ve mezeleri de güzel. Bir de ayranları… bol köpüklü hani şu eskiden yaptıkları türden. İki tane içtiğim halde dokunmadı. Başka yiyecekler de var, hepsini yazamadım. Gaziantep’e tekrar gittiğimde mutlaka uğrayacağım, tekrar gitmek istediğim bir mekan orası.