Gücünü komutanlardan alan sosyal demokratlar!

YAYINLAMA: 01 Ocak 1970 / 04.00 | GÜNCELLEME: 01 Ocak 1970 / 04.00

"Eskiden ihtilaller olurdu. Arada bir iktidar değişikliği söz konusu olurdu. Şimdi o ihtilali yapacak olan komutan da kalmadı. Hepsini tasfiye ettiler. Şimdi öyle bir kurtuluş yok. Tek kurtuluş var sandık” diyor CHP Aydın Milletvekili Osman Aydın.

Adamın çaresizliğine bakar mısınız?

Meğer, sosyal demokrat(!) arkadaş tüm gücünü kuvvetini komutanlardan alırmış.

Ama şimdi ne çare ki sandıktan başka kurtuluş kalmamış.

Ondan da CHP’ye ekmek yok!

                                                               ***

CHP’li milletvekilleri, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun tavsiyesine uyup sussa iyi olacak ama, susmuyorlar.

Susmadıkları gibi, akla zarar söylemleri ile hem kendilerini hem partilerini aşağıya çekiyorlar.

                                                                ***

Önceki gün Milliyet Gazetesi’nde Prof. Dr. Mete Tuncay ile yapılan bir röportaj vardı.

Tuncay, CHP’nin solu temsil edemeyeceğini, ulusalcılıkla sosyal demokrasinin bağdaşamayacağını vurguladığı açıklamasında, “AKP’nin üç seçimdir üst üste başarı kazanması, Türkiye’de demokrasi için iyi değil diye düşünüyorum.  Bir alternatif çıkmalı. Ama o alternatifin Halk Partisi’nden çıkacağına dair bir umudum yok. Ana muhalefet eksikliği Türkiye’de demokrasiye zarar veriyor” diye son derece haklı tespitte bulunuyordu.

                                                               ***

AK Parti'de Tayyip sopayı kaldırdığında herkes suspus. Orada bir tane düşünce var, ya kabul edersin ya etmezsin. CHP'de ise disipline aykırı hareket etmek kaydı dışında çokseslilik söz konusudur” diyor CHP’li milletvekili Osman Aydın.

AKP’de tek seslilik olduğu doğru. Ama şimdi, askeri darbelere özlem duyan bu saçmalıklarını çok seslilik olarak mı kabul edeceğiz?

Parti disiplinine aykırı hareket etmemek kaydı ile, her boş boğazlığı, bağnazlığı, ihtilal çığırtkanlığını dile getirebilirsin öyle mi?

Adamın demokrasiden anla(ma)dığına bakar mısınız?

                                               ***

Prof. Dr. Mete Tuncay, “İşin komik tarafı, ben hayatımda Halk Partisi’ne çok oy verdim. Çünkü yanlış bir hesap yapıyordum. TİP’e oy vermek Süleyman Demirel’e yarayacak diye onu dengelemek için kaç seçimde CHP’ye oy verdim. Sonunda vazgeçtim” diyor.

Son yıllarda, CHP’nin hiçbir şeyini tasvip etmediği halde, sırf AKP daha fazla güçlenmesin diye CHP’ye oy veren o kadar çok seçmen var ki?

Eminim, Osman Aydın da onların yüzü suyu hürmetine parlamentoya girenlerden biridir.

Ancak, CHP böyle devam eder, onlar da Prof. Mete Tuncay gibi fikir değiştirirse, Osman Aydın’ı kim kurtarır bilemem.

                                               ***

Geçenlerde bir televizyon programında AKP yanlısı olarak bilinen gazeteci Nazlı Ilıcak da, “CHP’nin politikalarını tasvip etmiyorum ama, AKP’nin parlamentoda bu kadar güçlü olmasını demokrasi açısından yanlış buluyorum” dedi.

Yakın bir dostumuz, seçim öncesi kime oy vereceğimizi tartışırken, “AKP’ye oy vermem. Ancak CHP’ye oy vermek de içimden gelmiyor. O yüzden, AKP’ye karşı bir denge oluşsun diye MHP’ye oy vereceğim” demişti.

CHP’ye oy verenlerin önemli bir kesimi, çok uzun bir zamandan beri.her seferinde, alternatif olmadığı için “kerhen” oy verdiklerini söyleyerek giderler sandık başına.

                                               ***

Prof. Dr. Mete Tuncay, CHP’nin ulusalcı-milliyetçi yapısını irdelerken, “Ulusalcı, hep pozitif olarak düşünülüyor. Kemalist milliyetçilik sözde ırkçılıktan arınmış şekilde tanımlanıyor ama bu lafta kalıyor. Bunlara ulusalcı muhafazakarlar demek daha doğru” diyor. Doğru söylüyor.

                                                           ***

Geçen grup toplantısında Kılıçdaroğlu, basının sürekli CHP’yi eleştirmesinden yakınıyordu.

Tanrı aşkına ortada bu kadar kafadan sakat, hastalıklı malzeme varken, böyle bir eleştiriye hakkı var mı?

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Gücünü komutanlardan alan sosyal demokratlar!