GAP turu çerçevesinde Mardin/Midyat, Şanlıurfa, Adıyaman/Nemrut, Şanlıurfa’dan sonra Gaziantep’e gelen UETD’li kadınlar, Büyükşehir Belediyesi Meclis Salonu’nda Başkan Şahin ile görüştüler.
Şahin’e yaptığı hizmetlerden dolayı teşekkür eden UETD’li kadınlar adına Birlik Başkanı Çiğdem İpek, “İsviçre’de Türk kardeşlerimizin siyasi, sosyal ve kültürel faaliyetlerini yürütüyoruz. Onlara bu tür organizasyonlarda yardımcı oluyoruz. Türk dayanışması örneği gösteriyoruz. Bugün de buraya geldik” diye konuştu.
Avrupa’da bulunan Türklerin gelip Gaziantep ve diğer tarih/turizm kentlerini yerinde görmelerinin daha iyi olacağına vurgu yaptı. Görsel ve sosyal medyadan edinilen bilgiler yerine yerinde görmenin çok farklı bir duygu olduğunu belirten Şahin, “İnsan yerinde görüp incelediği zaman kendi kanaati oluşuyor. İnsanlarla tanışma ve konuşma fırsatınız oluyor. Onun için bu tür organizasyonlar çok önemli” dedi.
Gaziantep’in bir medeniyet kenti olduğunu, ipekyolu üzerinde kurulu olması münasebetiyle ticari anlamda önem arz ettiğini dile getiren Şahin, Avrupalı Türk kadınlara Gaziantep ile ilgili şu bilgileri verdi:“Burası bir kültür ve medeniyet şehri. Birçok medeniyete ev sahipliği yapmış.
Dünyanın en büyük mozaik müzesi, kalesi, kültüryolu, kültürel müzelerimiz var. Osmanlıya ait hamam kültürünü yaşatmak için “müze hamamı” yapıyoruz. Aynı zamanda sanayi kenti olmamız nedeniyle ticaretin sık yaşandığı bir kent. Mutfak kültürümüz çok çeşitliliğe sahip. 400’e yakın yemek çeşitliliği ile bugün UNESCO somut olmayan kültürel miras listesine girmek için adayız. Gastronomi alanında dünyada 8 tescillenmiş şehir var. Biz 9’cu şehir olmak istiyoruz. Bunun için girişimlerimiz yaptık. Kısacası Gaziantep her alanda sizi memnun edebilecek bir kent.”
Gaziantep’in Suriyeli mülteciler için yaptığı hizmetlerin de göz ardı edilmemesi ve bunun Avrupa ülkelerinde daha iyi tanıtılmasını isteyen Şahin, “Bizim kentimizde 350 bin, kamplarda ise 50 bin Suriyeli mülteciler var. Bu rakam Avrupa ülkelerinin hiç birinde yok. İşte bu rakamdan üzerimizdeki yükün sorumluluğu ortaya çıkıyor. Mültecilerin Avrupa ülkelerinin kapısına dayanmasından sonra Avrupa ülkeleri Türkiye’ye gelin birlikte çözüm üretelim dediler. Biz Türkiye olarak yıllardır bu mültecilere çözüm üretmeye çalıştık. İnsanlık dramı şimdi sadece Türkiye’nin sorunu olmaktan çıktı, Avrupa’nın da sorunu haline geldi” diye konuştu.
Şahin’e yaptığı hizmetlerden dolayı teşekkür eden UETD’li kadınlar adına Birlik Başkanı Çiğdem İpek, “İsviçre’de Türk kardeşlerimizin siyasi, sosyal ve kültürel faaliyetlerini yürütüyoruz. Onlara bu tür organizasyonlarda yardımcı oluyoruz. Türk dayanışması örneği gösteriyoruz. Bugün de buraya geldik” diye konuştu.
Avrupa’da bulunan Türklerin gelip Gaziantep ve diğer tarih/turizm kentlerini yerinde görmelerinin daha iyi olacağına vurgu yaptı. Görsel ve sosyal medyadan edinilen bilgiler yerine yerinde görmenin çok farklı bir duygu olduğunu belirten Şahin, “İnsan yerinde görüp incelediği zaman kendi kanaati oluşuyor. İnsanlarla tanışma ve konuşma fırsatınız oluyor. Onun için bu tür organizasyonlar çok önemli” dedi.
Gaziantep’in bir medeniyet kenti olduğunu, ipekyolu üzerinde kurulu olması münasebetiyle ticari anlamda önem arz ettiğini dile getiren Şahin, Avrupalı Türk kadınlara Gaziantep ile ilgili şu bilgileri verdi:“Burası bir kültür ve medeniyet şehri. Birçok medeniyete ev sahipliği yapmış.
Dünyanın en büyük mozaik müzesi, kalesi, kültüryolu, kültürel müzelerimiz var. Osmanlıya ait hamam kültürünü yaşatmak için “müze hamamı” yapıyoruz. Aynı zamanda sanayi kenti olmamız nedeniyle ticaretin sık yaşandığı bir kent. Mutfak kültürümüz çok çeşitliliğe sahip. 400’e yakın yemek çeşitliliği ile bugün UNESCO somut olmayan kültürel miras listesine girmek için adayız. Gastronomi alanında dünyada 8 tescillenmiş şehir var. Biz 9’cu şehir olmak istiyoruz. Bunun için girişimlerimiz yaptık. Kısacası Gaziantep her alanda sizi memnun edebilecek bir kent.”
Gaziantep’in Suriyeli mülteciler için yaptığı hizmetlerin de göz ardı edilmemesi ve bunun Avrupa ülkelerinde daha iyi tanıtılmasını isteyen Şahin, “Bizim kentimizde 350 bin, kamplarda ise 50 bin Suriyeli mülteciler var. Bu rakam Avrupa ülkelerinin hiç birinde yok. İşte bu rakamdan üzerimizdeki yükün sorumluluğu ortaya çıkıyor. Mültecilerin Avrupa ülkelerinin kapısına dayanmasından sonra Avrupa ülkeleri Türkiye’ye gelin birlikte çözüm üretelim dediler. Biz Türkiye olarak yıllardır bu mültecilere çözüm üretmeye çalıştık. İnsanlık dramı şimdi sadece Türkiye’nin sorunu olmaktan çıktı, Avrupa’nın da sorunu haline geldi” diye konuştu.
RSS