Batı Erdoğan’dan çok şey bekliyor!

Suriye projesinde Batı Erdoğan’dan çok şey bekliyor!

TIME Dergisi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı 28 Kasım’da yayınlanacak sayısında kapak yaptı.

Bence çok önemli.

TIME dergisi ABD, Avrupa, Asya ve Güney Pasifik olarak 4 ayrı baskı yapıyor. Erdoğan, ABD hariç diğer 3 ayrı yayında kapakta. Aslında çoğu kez 4 ayrı yayının 4 ayrı kapağı oluyor.

                                                                                       ***

Erdoğan’ın TIME’da kapak olmasını çoğu yorumcular ‘prestij’ olarak yorumladılar. Kapağın üzerindeki “Erdogan’s Way” ibaresini de “Erdoğan’ın Yolu” olarak tercüme ettiler.

Bence ikisi de yanlış!

Kapaktaki Erdoğan’ı ‘prestijin’ ötesinde önemli ve ‘lider’ vasfı olan bir politikacı olarak görmek gerekir.

Tercümenin de “Erdoğan’ın tarzı” olarak yapılması doğrudur.

Ölümsüz şarkıcı Frank Sinatra’nın ünlü şarkısını hatırlayın: “I did it my way!” Yani, “Benim tarzım böyle!” diyordu.

                                                                                          ***

Neden önemli olduğunu biraz açalım.

Dünyada üç tane çok önemli haber ajansı var: Reuters (‹ngiliz), AP (ABD), AFP (Fransız). iki tane de çok önemli haftalık haber dergisi var: TIME ve Newsweek (ABD). ingilizler’in “Economist”i ve Almanlar’ın “Der Spiegel”ı da önemli ama bunların etkisi daha yaygın.

işte bu ajanslar, yayın organları, CNN, CBS, BBC gibi televizyon kanalları dünya kamuoyunu müthiş etkiliyor ve yönlendiriyor.

Son olarak, Libya’nın altının üstüne getirilmesi projesi bütün bu medya organları sayesinde olmadı mı?

Olmadığı halde Türkiye’de 4. güç medya deniyor ama dünyada en büyük gücün ‘medya’ olduğu bir gerçek.

                                                                                         ***

Medya gücünü arkanıza alırsanız çözemeyeceğiniz sorun kalmaz. fiu anda olan budur.

Kısa bir süre önce yine çok etkili bir gazete olan ‘Financial Times’da David Gardner bakın neler yazdı:

“Financial Times’in yazarı David Gardner, Erdoğan’a övgüler yağdırdığı analizinde Arap dünyasının “En popüler siyasetçisi” diye yazdı, “Paha biçilmez” olarak niteledi.

Erdoğan'ın, "Başarılı bir siyasi marka" sattığını ifade eden Gardner, Türkiye'nin, Batı için "En iyi bahis" olduğunu da yazdı.

Financial Times’in yazarı David Gardner, “Erdoğan Markası hem Araplar, hem de Batı için yararlı” başlıklı analizinde “Zafer turunu” sürdüren Başbakan Erdoğan’ın, haklı olarak “Arap dünyasının en popüler politikacısı” olduğunu iddia edebileceğini kaydetti.

David Gardner, “Bazıları Erdoğan’ın, bir Kürt olan Selahattin’in Kudüs’ü haçlılardan geri aldığı 1187 yılından bu yana Arapların en çok hayranlık duyduğu Arap olmayan lider olduğunu söylüyorlar” diye yazdı.

Batılı başkentlerde, Erdoğan ‹srail’e yönelik “gürültülü” eleştirilerinden dolayı kınansa da “Türk liderinin popülaritesinin Araplar ve Batı için paha biçilmez bir varlık” olarak nitelendirildiği analizde, “Türk liderinin sattığı, neo ‹slami Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AKP) başarılı siyasi markasıdır” ifadesini kullanıldı.

                                                                                       ***

Yukarıda kapağını gördüğünüz dergide Bobby Ghosh’un kaleme aldığı makalede bakın neler söyleniyor:

“Türkiye’nin islam yanlısı lideri, (laik, demokratik, Batı ile dost) ulusunu bölgesel etkin bir güç olarak inşa etti...”

“Türk lider, Arap Dünyası’nda çok popüler.”

“Erdoğan, başkanlık sistemine geçilmesi durumunda daha fazla güç elde edecektir. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Erdoğan’ın görev değişimi, Rusya’da Cumhurbaşkanı Dimitriy Medvedev ile Vladimir Putin’in öngörülen görev değişimine benzeyecektir.”

                                                                                          ***

Suriye projesinde; ABD, Sarkozy, Cameron, Merkel hepsi Erdoğan’dan başarı bekliyor. Onu bir ‘lider’ olarak görüyorlar.

Dünya medyası da iyi destek veriyor.

Eh, ‘Erdoğan’ın tarzı’da bu işe uygun olduğuna göre yakın geleceği görmemek için kör olmak gerekir.

                                                                                         ***

Esad, “Ülkem için çarpışarak ölmeyi tercih ederim” diyor.

Kaddafi de öyle dememiş miydi?

Tunus’un devrik lideri Zeynel Abidin Bin Ali, ülkesinden kaçarken havaalanında bir ara fikir değiştirip gitmekten vazgeçer gibi olunca eşi Leyla Trabelsi’nin, “Bin şu uçağa aptal adam” dediğini bilmem hatırladınız mı?

Reuters haber ajansına göre Zeynel Abidin Bin Ali, Cidde'deki bir hastanede komada yatıyor, felç geçirdi ve durumu ağır.

Zaten Tunus’ta görülen birinci davada eşi ile birlikte 35 yıl ağır hapse mahkum olmuşlardı. Daha diğer davalar da devam ediyor. Tazminat davaları hariç.

Bakalım, bir zamanlar yakın biraderimiz olan Esad’ın sonu nasıl tecelli edecek?