Kent yaşamında kültür/sanat ve holiganizm...
Kent yönetimlerini paylaşanlar ya da böyle bir göreve gelenler; omuzladıkları görev gereği yeri geldiğinde konuşmayı çok severler. Hayal hanesinden atıp-tutmada kimse kendileriyle yarışsın istemezler.
Hele de başarısızlıklarının söz konusu olmasını, dile dolanmasını, yazılıp-çizilmesini hiç sevmezler.
Herşey güllük-gülistanlıktır onlarca...
Ama gerçek?..
Tabii ki acıdır bilenler için...
***
Kent yaşamına renk katan, kent insanına yaşam heyecanı, moral gücü veren ve o kenti yaşanılır yapan nedir diye soranlara; "- Kültür ve sanat etkinliklerdir." yanıtını veririm.
Ülkemiz sosyal yaşamında kimi gelişmelerin yaşandığını görüyoruz. Örneğin; tüketim toplumu olmaya doğru hızla ilerlerken önce kredi kartlarının, buna paralel olarak -siyasetteki paralel değil- AVM'lerin giderek yaygınlaştığını görüyor, tanık oluyoruz.
Bu alanda da hayli yol katettiğimizin panoraması ortada...
Sırıtan bir manzara...
Kredi kartı uygulamalarının aşırılığı, hem sosyal bunalım hem de ticari riskler/iflaslar yarattığı da ayrı bir acı gerçeği bu ülkenin...
Ama dikkatinizi çekmek istediğim konu bu değil...
***
Kentsel yaşamımızda -şimdiye değin- ne yazık ki; sanatsal ve de kültürel etkinliklere hep üvey evlat muamelesi yapılarak bugünlere geldik.
Bu yanlış anlayış hala da sürüyor ne yazık ki...
Bugün de yerel yönetimlerin kültürel ve sanatsal etkinlikler konusuna gereken önemi verdikleri kanısını taşımıyorum.
"Kentsel dönüşüm" sevdalanması peşine takılan kimilerin; "kent kimliği" özelliği kazanmış binaları, alanları bir heves uğruna nasıl harcadıklarını görüyoruz.
Tarihin; o tarihi yaratanların bir daha geri gelmeyeceğini unutuyoruz nedense böylesi durumlarda/çalışmalarda...
"Kent yaşamının heyecanı, rengi ve kent insanının moral dopingi olarak gördüğümüz kültür ve sanat etkinliklerini unutarak, önemsemeyerek; kent insanının yaşamını 'tereyağı alma umuduyla boş yayık sallama' örneğindeki konumuna düşürüyoruz."
Kentsel yaşamda elbette yaşam alanları yaratılacak, parklar/bahçeler düzenlenecek, yaşam koşulları çok daha farklı ve sağlıklı konutlar yapılacak... Tabii ki yapılmalı da...
Ancak, bu alanların barındıracağı "İnsanların toplumsal yaşamlarını kültür ve sanatla beslemezseniz alacağınız sonuç sosyal bunalımlar olur er-geç..."
Tıpkı spor sahalarımızda önleyemediğimiz holiganizm gibi...