Devlet Adamı" olmak... ABD'ye Çimdik!...
Lisede okurken fizik dersinde emme-basma tulumba düzeneği gösterilip; "Paskal Prensibi"bin deneysel uygulamasına geçilir, örnek gösterilirdi. O zamanlar fizik bilimi üzerinden örnekleme yaparak anlatılan "etki-tepki" durumu; şimdi sosyal yaşamın her alanında önümüze geliyor, yaşıyoruz.
Bu etki ve tepki olayını hangi olayda yaşamıyoruz ki?
Tıpkı içgöçmenlik olayı sonucu; bugün ülkemizin yıllardır yaşadığı toplumsal sorunlar gibi...
Nüfus artışı için teşvik edici sözler söyleyip, hayaller kurmak güzeldir de;
* Artan nüfusun sağlıklı barınması için doğru/isabetli konut politikası/yatırımı yaptınız mı?
* Artması istenen nüfusun eğitimi için kalıcı politikalar oluşturulmuş, işler yoluna koydunuz mu?
* Artması istenen nüfus için sağlık alanında yaşanan sorunları yaşatmayacak sağlık kurumları, sağlık ekipleri/heyetleri bugünden oluşturdunuz mu?
* Adaletin gerçekleşmesi konusunda yargıç ve savcı kadrolarını mesleki açıdan eğitilip bilgilendirdiniz mi?
* Tarım sektöründe verimi artırma konusunda sağlıklı ve de kalıcı politikalar izliyor musunuz? Bu politikalar ülkenin tarım gerçeği ile ne derece uyumlu?
* Sanayileşme, kültür/sanat, ticaret, ekonomi/finans, ulaşım daha nice konu... Ve ehil/bilgili kafalarca hazırlanmış sağlıklı konu programları...
Sorunsuz alan, sorunsuz yaşayan kim?
Devlet olmak, devlet yönetmek kolay mı?
Gece ile gündüzün birbirine karışacak, gözün uyku tutmayacak, dünya malı gözünde olmayacak, sadece ve sadece devlet deyip kendini ulusuna adayacaksın...
Ulusa ve ülkeye hizmet yolunda hikmet arayan bir derviş gibi nefes nefese koşup, dua alma heyecanını yaşayıp "Devlet Adamı" olmak kolay mı?
***
ABD'YE ÇİMDİK:
Dünyanın paylaşımı; insanların renkleri, dilleri, dinleri, ırkları, düşünceleri, yaşam tarzları vb. farklılıkları üzerine kurulu değil... Böyle bir dünyada kutuplaşmaların/düşmanlıkların daha çok yaşanacağını kim inkar edebilir ki?
ABD'nin biz Türkler için aldığı karar ilkel bir dünyanın, ilkel insanlarının dar kafalarının ürünü/düşüncesi olduğu kanısını taşıyoruz.
Kendilerini yaşam tarzları itibariyle uygar/çağdaş gören insanların diğer insanların yaşam olanaklarını sömürerek kendilerine kurdukları düzen hiç bir zaman Yüce Rabb'ın rızası sınırları içine girmez.