Bölünmüş ve paramparçasın
Haşmetli bir kral haşmetli bir saray yaptırmıştı. Bu saray diğer saraylardan çok farklıydı. Çünkü bu sarayın her tarafı binlerce, milyonlarca ayna ile kaplıydı. Sarayın hani duvarına baksanız aynada kendinizi ve diğer yansımaları görüyordunuz. Sen bir kişisin ama bu saraya girince binlerce aynada kendi aksini, yansımanı görüyorsun.
Bir gün saraya ormanların kralı aslan girdi. Aslan anında yolunu kaybetti. Çünkü her şey yansıyordu. Bu durumda çok korktu. Aslan bütün azameti ve asaleti ile kükremeye başladı. O da ne? Binlerce kükreyen aslan ortaya çıktı. Aslan “Artık kaçacak yer yok. Binlerce düşman belirdi ve hepsi de tehlikeli” diye düşündü. O aslanlarla dövüşmeye başladı. Üzerlerine atladı. Her saldırısında duvara çarpıp geri geliyordu. O kadar mücadele etti ki artık dayanamadı ve çatlayıp öldü.
O saray senin zihnindir. Hakikat birdir, ama senin zihnine girince yansımalar başlar. Zihninde her şey bölünür ve sen bundan korkarsın. Zihnin negatif düşünceler üretmeye başlar ve sen onlarla savaşırsın. Buna bağlı olarak obsesif bozukluk oluşur. Paranoyak olursun.
Bir hanımefendi ikindi vakti meyve yemiş. Meyve bıçağını da tabağın üzerine koymuş. Meyve tabağı da sehpanın üzerinde… 2-3 yaşlarındaki kızı halının üzerinde oynuyor. Kadının gözü bıçağa ilişiyor ve o anda zihnine şu düşünce geliyor.
“Ya ben bu bıçak ile kızımı kesersem”.
Bunun peşinden düşünceler, yansımalar zihni dolduruyor.
“Kızımı nasıl keserim? Benim içime şeytan girdi galiba. Evladım ne kadar da masum! Ben kötü anne oldum” gibi düşünceler zihni kemiriyor.
Hemen kalkıyor ve evdeki bütün bıçakları alıp bahçeye gömüyor. Ertesi günde bize tedaviye geldi. Hakikat bıçak idi. Ama anne o hakikati öyle olumsuz yorumladı ki kendini helak etti. Vesvese dediğimiz durum bir bölünmedir. “Musluğu kapattım mı, kapatmadım mı? Elektrikler açık mı, kapalı? Sınavı kazanacak mıyım, kazanamayacak mıyım?” Bütün bu düşüncelerden kaçmaya çalışırsın ve sen kaçtıkça seni daha çok sarmalar bu düşünceler.
Çünkü aynalı saraya girmiş aslan gibisin. Gerçeğin ve yanılsamaların farkında değilsin. Bu zihinsel bölünmüşlük seni depresyona, obsesyona, panik atağa, anksiyete ve kaygı bozukluğuna kadar götürür.