Ben yaptım oldu
Hiçbirimiz Büyük Millet Meclisi’nden çıkan kanunları okumayız. Çünkü bu konuda yayın yapan bir tek gazete bulunmakta o da Resmi Gazete. Hatta bütün kararnameler, atamalar, Mecliste konuşulan ve kabul edilen bütün Kanunlar burada yayınlanmakta. Hatta bir tarihte devlet ihaleleri de bu gazetede yayınlanmakta idi. Bizim sekreterimizin ilk işi, günlük çalışmasına başlamadan evvel bu ihale sayfalarını okumak olurdu. Daha sonraları Resmi Gazete, internet ortamında yayınlanmaya başladı. Bu da bir kolaylık oldu. Resmi Gazete’de hurufat ufak, basılan kağıt beşinci kalite, bazen yeterince net çıkmaz, iyi baskısını arayıp dururduk.
Mali konularda Bakanlık tarafından bir genelge yayınlanınca, muhasebe bölümündeki arkadaşlar gazeteden o bölümü kesip alırlardı. Sayfalar dolusu resmi gazete kupürleri dosyalanır, arşive kaldırılırdı.
O zaman bilgisayar olmadığından arşive kaldırılan her kupürün konusu fihriste işlenirdi. Hatta bazı mali müşavirlerin böyle arşivlerden kitaplar bile yazıp piyasaya çıkardıklarını anımsarım. Millet Meclisi’nde 4628 Sayılı EPDK Kanunu taslağı için hazırlık safhasında işadamları olarak yoğun çalışma yaptığımızı hatırlarım. Hazırlık safhasında fikirleri alınan iş adamlarının öneri ve tenkitlerini dikkatle dinlemeyen dönemin iktidarına muhabbetle bakamadık.
İktidarın doğalgaz kaynaklı termik santrallara yönelik zaaf beslemelerini, ülkemizin doğalgaz alım sözleşmesinde bulunan ‘Take or Pay’ maddesinden kaynaklandığını düşünürdük.
Aslında o tarihte Kuzey komşumuz Rusya’dan Mavi Akım adı ile yapılan sözleşmeye dönemin Bakanı Ersümer’in, Moskova’ya, Şarık Bey’in özel uçağı ile gittiğini hatırlarım. Buraya kadar fazla bir şüphe yok. Ancak uçağın içinde hiçbir sıfatı olmayan Mesut Yılmaz’ın bulunmasını çok yadırgamıştık. Bu tür sözleşmelerde çok önemli bir gizlilik maddesi bulunur ve bu madde gereği ne satıcı ne de alıcı bu sözleşmeyi kamu ile paylaşamaz. Bu sözleşme Resmi Gazete’de de yayınlanmamıştı. Zaten ne olduysa ondan sonra oldu. Uçağın sahibi inşaat firması iki büyük santral kurma işine başladı.
Resmi Gazete içeriğini severdim, hatta eski sayılarından bir koleksiyonum bile bulunmakta.
Dün İçişleri Bakanlığı’nın bir uygulaması ile belediyelerin bazı hesaplarına el konulmasını dinledikten sonra arşivimi karıştırdım. 5393 Sayılı Belediyeler Kanunu Resmi Gazete’nin 13.07.2005 tarih ve 25824 sayılı nüshasında yayınlanmıştı. Bu gazeteden aldığım bazı bölümleri sizlerle paylaşmak isterim. Kanunun 3’üncü bölümünde Belediyelerin Görev, Yetki ve Sorumlulukları bölümünde madde 15’te sırlanan konuların i Bendinde şöyle denilmektedir:
i.Borç almak, Bağış Kabul Etmek
Belediyenin Organlarını tarif eden II Kısımda, 1’inci Bölümde Belediye Meclisi’nden bahseder. Meclisin Borçlanmaya karar vermekle ilgili 18 madde d. Bendinde :
d. Borçlanmaya karar vermek ve diğer bir bendinde ise,
g. Şartlı bağış kabul etmek
denilmektedir. Bu kanunun her yerinde bağış kabul edildiğini söylemekte. Hatta 3 Bölümde Belediye Başkanının görevleri sıralanmış . Madde 38 L bendinde şöyle ifade vardır:
l. Şartsız bağışları kabul etmek. Sizde, benim anladığım gibi düşünmektesiniz. Bir son bilgiyi daha buraya koymak istiyorum. 4 Kısım 1 bölümde, Belediyenin gelirlerinin fasılları belirtilmiş. Madde 59’da tek kelime ile ifade edilmiş:
g. Bağışlar.
Belediyelerin yoksul halka bir nebze yardım olsun diye nakdi ve ayni yardım kabul etme kampanyalarını 5393 Sayılı Kanuna dayanarak yaptıkları hepimizin malumudur. Dahiliye Vekilinin, Belediyelerin Kanununa dayalı insani bağış kabul etme girişimini engellemesinin altında, 5 Tepe’nin başlattığı yardım kampanyasının, halkın devlete bu konuda itimadının zayıf olduğundan güdük kalacağı endişesinin yattığını düşünürüm diye bir sözüm geldi söyledim hem nalına hem mıhına.