Dünya mutluluk oranları sıralamasının düşündürdükleri -2

YAYINLAMA: 04 Nisan 2021 / 18.18 | GÜNCELLEME: 04 Nisan 2021 / 18.18

Mutlulukla temaslı olma isteğimiz hep olmuştur.

Yaşananalar, deneyimler, bilgelerin mirası ışığında hem bireysel, hem de toplumsal ve de evrensel ölçütlerde insana mutluluk etkisi yapan; unsurları, gelişimleri, tercihleri, edilgenlikleri, yolları açığa çıkarmak için “mutluluk oranları sıralama verileri” önemle karşımızda durmaktadır. Bu sıralamaya ilgi, yakınlık, algı, kavrama isteği hem bireysel hem de toplumsal değişim ve dönüşüme ne oranda ihtiyaç olduğuna dar açıklayıcı olabilir.

Mart 2021 ayında yayınlanan “Dünya mutluluk oranları sıralaması belirleyen” araştırmadan önceki yazıda detayları ile bahsetmiş ve sonuçlarını, nedenlerini anlamaya çalışmıştık.

90’dan fazla ülkede ve 100 binden fazla bireyle yapılan başka bir çalışmada ise “hoşgörü, güven, sivil katılımcılık, materyalizmsizlik (maddeci olmamak)” değerlerinin yükseltildiği, desteklendiği ülkelerde toplumsal mutluluğun daha ileri derecede olduğu görülmüştür.

Peki bu dört tutumun mutlulukta baş tacı olması nasıl açıklanabilir. Bu çalışmada “hoşgörü, güven, sivil katılımcılık, materyalizmsizlik (maddeci olmamak)” değerlerinin gerçekleşmesi, sürdürülebilir olması direk olarak “insan faydalı” ve katkı sunduğu insani etkileri ile açıklanmaktadır. Bu çalışmada sunulan dört değerin içeriğine bakmak yararlı olabilir.

“Hoşgörünün,” insanların kendi aralarında iyi ilişkiler kurma, birbirini anlama ve desteklemeye önemli bir araç olduğu söylenebilir.

İnsanlara, yasalara, hukuka, adalete, istikrara “güven,” mutluluk, eşitlik ve insani değerlere müthiş etkiler yapabilmektedir.

Kişisel katkı ile beraber insanları ve toplumsal tüm değerleri, genel sorunlar ve ihtiyaçların giderilmesinde “sivil katılımcılık” yararı büyütecektir. Sivil katılımcılık, ortak akıl, ortak irade ve ortak duyguların büyümesinin güçlü zeminidir.

Toplumsal mutlulukta uyarıcı rol oynayan diğer bir değer ise materyalizmsizlik (maddeci olmamak), yani maddi değerlere gömülmemek, maddi koşullara yenilmemek, maddeciliğe teslim olmamak.

Hayatın bize öğretileri, gözlemlerimiz, deneyimlerimiz ışığında şu sonuca varabiliyoruz: Para ve mal biriktirme arzusunun, bireylerde toplumsal ve çevresel birçok soruna ilgisini azaltmakta, bireyi bu alandaki sorumluluklarından uzaklaşmayı meşrulaştırmaktadır. Bu durumda “maddeci (para ve mülkiyetçi) bireylerin büyüyen çevresel, toplumsal, doğal, ekonomik, kültürel, insani değerlere alakadar olmamaları, toplumsal mutluluk grafiğini aşağı çekmektedir.

Demokratik, objektif, sivil katılım, toplum çıkarlarını esasta tutan; toplumun sağlık, eğitim, yaşamsal güvencelerini nitelikli, kamusal anlayışla teminat altına alan toplumlarda, toplumsal mutluluk oranlarının yükseklere tutunabildiğini biliyoruz.

Bireylere doğrudan çıkar veya fayda sağlamazsa bile, etrafımıza, bizim dışımızdakilere fayda sağlayan tutumlara daha çok ihtiyaç duyulmaktadır. Bizim dışımızdaki varlıklarla yaptığımız iş birlikleri, dayanışma, başkalarına yaptığımız katkı, sunduğumuz emek, yaşamsal etkileşimlerimiz (hoşgörü, iletişim, empati, sempati, diyalog vb.) toplumsal yararları dolayısıyla toplumsal mutluluğu besleyecektir.

Başkalarıyla faydalı etkileşim ve diyaloglar, karşılıklı özveriler, desteklemeler bizi bekleyen toplumsal zaruretlerdir, aynı zamanda. Bireylerin sağlıklı gelişimleri, faydalanabildikleri nitelikli eğitim ortamları, bilimsel gerçeklerle yüzleşme oranları, evrensel değerleri içselleştirme ölçüsü, kendi dışındakini benimseme, ortama güvenme ve insani ve doğal değerleri sahiplenme arzusu, toplumsal mutluluğa akacak su kanalları olabilmekte. Mutluluğu ulaşılması gereken bir hedef değil de yaşam süreci olarak görmek, belki de bize doğru nefes sunacaktır.

Mutluluğun, genetiksel yapılarla ilgili olduğundan tutalım da,

“Mutluluk içimizde başlar” diyen New Age Sloganı,

“Para, statü, plastik cerrahi, güzel evler, iktidar konumları, bunların hiçbiri bize mutluluk getirmez; uçup gitmeyen sadece serotonin, dopamin ve oksitosin sayesinde olur.” anlayışındaki Harari’ye kadar; mutluluğu bir yerlerden tutmaya ihtiyacımız hep olacak.

 

Yararlanılan kaynaklar:

Harari (Sapiens),

Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Çözümleri Ağı raporu.

https://thepositivecommunity.com/

https://evrimagaci.org/

Dünya mutluluk oranları sıralamasının düşündürdükleri -2