Ortada büyük bir fırsatçılık var
Eskiden bir kafeye gitmeyi normal, basit bir aktivite olarak görürdük, şimdilerde sadece yarım saat oturmak bile artık lüks oldu.
Fiyatlar neredeyse 5 katına çıkmış. Marketten 5-6 liraya alınan bir içeceğin fiyatı bazı kafelerde 30 lira olmuş. Öyle yüksek kalitede olmayan bir dilim baklavanın fiyatı bile 25 lira, dört dilim almak isteseniz 100 lira ödersiniz. Neredeyse bir kilogram fiyatına…
Salgın sürecinde kafe ve restoran sahipleri yara aldı, doğru ama sürekli bunun arkasına sığınıp fiyatları kafalarına göre arttırmaları da çok yanlış. Sadece kafe ve restoran sahipleri de değil, tüm esnaf sanki bu anı bekliyormuş gibi fahiş fiyat fırsatçılığı yapıyor resmen.
Gelir düşük, işsizlik yüksek, fiyatlar deseniz anormal arttı, masraflar kat kat artmış. Yetmiyor bir de bunun üzerine esnaf zam üstüne zam yapıyor. Sorsanız hepsi ahlaklı ve dürüst insanlar ama aynı markadaki aynı ürüne bile keyfi fiyatlar koymuşlar. Herkes bu durumdan şikayetçi ama kimse konuşmuyor. Ortada denetleyen kimse olmayınca fırsatçılığın da önü alınamıyor ne yazık ki.
Özellikle şu dönemde birbirimizin zor durumundan yararlanıp birbirimize daha fazla zarar vermenin hiçbir geçerli sebebi olamaz, olmamalı. Ne salgın ne de başka bir şey bahane edilmesin.