Hep bu dış güçler!
Markete gidiyorum, daha bir kaç ay önce 20 lira olan ürünün üzerinde 79 lira yazıyor, reyon görevlisi orada, “Ayy, bu daha kaç gün önce..” diye gayri ihtiyari çığlığıma dönüp, “Abla dış güçler” diyor.
Gaziantepli bir marketin ekmek reyonundan bir tahıllı, bir normal ekmek alıp kasaya geliyorum. Kasadaki kız ekmeklerin barkodunu giriyor, “Biri 4.5, diğeri 6.5 TL” bu kez kasiyer kız çığlık atıyor, “Olmaz bu kadar da yaaaa… Daha dün okuttuğumda 3.5 liraydı” diye şaşkınlığını ifade ediyor. Hemen kızı sakinleştiriyorum, “Dış güçler”
Kız garip garip yüzüme bakıyor, ama sesini çıkaramıyor. Çünkü bu “Dış güçler” sihirli bir sözcük. İnsanları hemen susturuyor.
Söyleyecek sözü, hiçbir konuda bir fikri, sorması, sorgulaması olmayan, hayatı karnını doyurup, yatıp uyumak olarak algılayarak odun gibi yaşayan adamlara ezberletilen bu “dış güçler” lafı var ya. Zavallı durumdaki düşünce özürlü bir kesimi bütün tartışmalardan galip çıkarıyor.
Hiçbir zeka sorunlu da çıkıp demiyor ki, “Yahu bizim marketteki meyvenin sebzenin, fırındaki ekmeğin bu kadar pahalanmasıyla dış güçlerin ne alakası var?”
Aslında bilse ki toplumun gabız olmasında dış güçlerin ne kadar rolü olabilirse, yaşadığımız kriz ve kötü ekonomi yönetiminde de ancak o kadar olabileceğini o boş, tıngır tıngır kafalar bir anlayabilse mesele çözülecek.
Ama maalesef algı bu… Bir kesime iyi ezberlettiler bu iki kelimeyi…