Pandemi mağduru 0-3 yaş çocukları
Pandemi; dünyada birden fazla ülkede etkisini gösteren insanlığı maddi manevi derinden yaralayan, kayıplarıyla yaşamda derin acılar bırakan bir dönem.
Pandeminin Türkiye'de etkisinin bu kadar büyük hissedilmesinin yetersiz sağlık hizmetlerinin, krizi yönetememenin vs. gibi sebepleri var. Birçok eleştiri ve yorum yapıldı ve yapılabilir. Fakat söylenecek sözler maalesef yaşanan olumsuzlukları geriye dönüş sağlayarak olumlu hale getiremeyecektir. O yüzden bu olumsuzluklar bir tarafta dursun gelelim mağduriyeti devam eden, belki de en çok etkilenen çocuklara, bebeklere. Özellikle pandemide doğan bebeklere.
11 Mart 2020 İlk vakanın resmi olarak açıklandığı gün.
Türkiye'de 0-2,5 yaş aralığında olan her çocuk pandemi döneminde dünyaya gelmiş demek oluyor.
0-3 yaş aralığında çocuğu olan, çocuğunda normal gelişim göremeyen farklılıklar gözleyen ve biz uzmanlara başvuran ailelerin yakınmaları, şikayetleri ve yaşadıkları olumsuzluklar neredeyse aynı denecek durumda.
Gelin bu olumsuzluklara beraber bakalım.
Akran ilişkisi kuramama, kendi halinde oyun oynama/oynayamama, dil gelişiminde gerilik, aşırı ekran, sürdürülebilir dikkat güçlüğü, sosyal ilişkilerde zayıflık, ebeveynden ayrışamama gibi.
Bu dönemde doğan ve bu yaşlar aralığında olan çocuklarımız dezavantajlı bir döneme denk geldiler. Aynı zamanda ilk okul çağında olan çocuklarımızda 'Öğrenme Güçlükleri' yaşamaktadırlar.
Kaygı ve stresin had safhada olduğu ruhen ve bedenen sağlıksız olduğumuz bir dönemde sağlıklı gelişim gösteren çocuklar beklemek çok mantıklı değil. Elbette tüm bireyler ve tüm çocuklar için bunu söyleyemeyiz. Fakat bu olumsuzlukları yaşayan ve halen yaşamaya devam eden ebeveynler kendilerini suçlar durumdalar.
Kendimizi suçlamak yerine bundan sonra ne yapabilirim, çocuğumun gelişimine nasıl katkıda bulunabilirim demek gerekiyor.