Kahve Kültürü ve VR Kafeler…
Kahve pek çoğumuzun olmazsa olmazı bir lezzet.. Bugün biraz kahve hakkında yazmak istedim arkadaşlar…
Kahve bizim kültürümüze ilk Kanuni Sultan Süleyman döneminde gelmiş. Gözdesi Hürrem Sultan da tam bir kahve aşığı imiş. Padişah için Yemen’den getirtilen kahve ile yapılan sunumlar, kahvesi, suyu ve fincanları ile başlı başına bir seramoniymiş. Misafirlere de padişahın huzuruna çıkmadan önce ayrı bir ağırlama odasında “Gülbahar Sahan” adı verilen bir tabaktan lokumlar ile kahveler ikram edilirmiş.
Türk kahvesi bugün, UNESCO’nun kültürel miras listesine aldığı, vazgeçilmez içeceğimiz. Kahvenin Avrupa’ya geçişi de aslında Osmanlı kanalı ile olmuş. Avrupa’da önce sanatçılar arasında popüler olan kahve, sonraları halk arasında da yaygınlaşmış.
Avrupa ülkeleri kahve ile tanıştıktan sonra kendilerine özgü bir kahve kültürü oluşturmaya çalışmışlar. Ufak dokunuşlar ile yapılan yöreye özel kahve türleri kültürlerinin bir parçası olmuş zaman içinde. Küçük bir süt köpüğü ile yapılan macchiato, tarçın, vanilya gibi baharatlar ile aromalandırılmış İspanyol “cafe con miel”, ya da latte’nin farklı bir versiyonu lagrima gibi…
Ülkeler arasındaki lezzet tercihi farkları da kahvelerin çeşitlenmesinde etkili olmuş. Mesela İtalyanlar güne sert bir kahve ile başlamayı seviyorlar. Genellikle espresso veya ristretto gibi tek shot’lık, hızlı içilen sert kahveleri tüketiyorlar. Avusturya, Fransa, Hollanda gibi ülkelerde ise bol sütlü kahveler popüler. Özellikle Hollanda’da neredeyse kahveli süt içiyorlar. İsveçliler yöresel bir peynir ile birlikte tüketiyorlar kahveyi. İsmi kaffeost. Almanya’da ise alkollü kahvelerin tüketimi yaygın. Halkın kültürünün bir uzantısı olarak.
Amerika’ya da uzanırsak, onlar biraz geç 19. yüzyıl civarında tanışmışlar kahve ile. Fakat bir o kadar da sosyal hayatları içine hızlıca almışlar onu. Tercihleri ise yumuşak, suyla seyreltilmiş kahveler olmuş. Özellikle filtre kahve tercihi baskın. Filtre kahveden başka “red eye, lazy eye” gibi özel kahveleri de var. Espressodan üretilmiş kahveler bunlar. Kahve çeşitleri zaten çoğunlukla espresso bazlı.
Kahve, petrolden sonra en önemli ticaret ürünlerinden biri artık. Starbucks’larla başlayan bir kahve kültürü var ve hızla da yaygınlaştı. Sosyalleşme ile beraber kahve keyfi olanağı, buluşma yeri, mola verme mekanı gibi fonksiyonlarıyla tercih ediliyorlar. Dolayısıyla bin çeşit benzer kafe açılıyor hızla. Kahveci bayileri bunlar. Yalnız ironik olan şu ki Osmanlı’dan kahveyi öğrenen Avrupalı bugün Türk’e allayıp pullayıp içiriyor kendi kahve çeşitlerini. Ben de içiyorum, seviyorum da. Türk kahvesini ama hiçbirine değişmem.
Kahve evi zincirlerinde en son trend sanal gerçeklik odalarının da bulunduğu kafeler. Özellikle franchising sektöründe tercih edilen yüzlerce kahveci markası var. Her biri başka başka konseptlerde. Sözünü ettiğim kafeler ise vr kafe ile kahve evlerinin birleştiği yeni bir konsept. Eskinin internet kafesinin yerini alan vr kafelerde 10’ar metrekarelik odalar bulunuyor. Vr gözlükler kullanarak bireysel ve grup oyunları oynayabiliyorsunuz. Bazı kahveci markaları bu konsepti kendi kahve konseptlerine ekleyerek yenilikçi bir sosyal ortam yaratmayı hedeflemişler. Henüz şehrimizde bunlardan birini göremedik. Yatırım tavsiyesi değil ama ilk açanın ilgi göreceğini düşünüyorum.. ;)
Sevgiler, selamlar…