DENETİMSİZLİK

Türkiye’nin en büyük sorunları nelerdir diye sorulduğunda bu soruya birçok cevap verilebilir. Bana göre Türkiye’nin sorunlarından ilk 3’e giren en büyük sorunlarından bir tanesi denetimsizliktir. 6 Şubat depremleri bunun örneğidir. Dünyanın birçok bölgesinde depremler oluyor fakat 6 Şubat depremlerindeki gibi bir yıkım ve ölüm, deprem olan, depremi yaşayan diğer ülkelerde yaşanmadı. Bunun örneği olarak Kırgızistan’ı verebiliriz. Kırgızistan’da geçtiğimiz günlerde 7,2 şiddetinde deprem gerçekleşti. Ülkede ölüm ve yıkılan yapı olmadığına yönelik açıklama yapıldı. Kırgızistan Türkiye’ye göre her anlamda çok geri bir ülke olmasına rağmen neden böyle oldu. Bunun cevabı denetimsizliktir. Çıkarılan imar afları ile tabiri caizse parayı veren düdüğü çalar hesabıyla yapılan işler, yapı denetimin özel sektörlere devir edilmesi, binaların daha fazla yer açılması için kolonlarının kesilmesi ve yapılan şikayetlerin sonuçsuz kalması, rant odaklı yönetim ve bunun gibi birçok nedenden dolayı yıkımın boyutu büyümüştür.

Erzincan İliç’te yaşanan felaketin en önemli nedeni rant hırsı ve denetimsizliktir. Daha önce kapatılan altın madeni daha sonra açılıyor ve kapasite artırımı yapılıyor. Zaten yumuşak olan toprak altın arama faaliyeti için patlatılan dinamitlerle harekete geçiyor ve toprak kayması yaşanıyor. 9 Vatandaşımız toprak altında kalıyor. Bu göz göre göre gelen felakettir, kaza değildir.  Dünyanın birçok yerinde vahşi madencilik altın madenciliği yasaklanmıştır.

Çevreye büyük zarar veren tüm ekosistemi etkileyen siyanürle altın arama tüm eylemlere ve engelleme çalışmalarına rağmen Türkiye’de uygulanıyor. Bu zarar bilinmesine rağmen ÇED OLUMLU raporu veriliyor. Siyanürle altın arama çalışmasına ÇED OLUMLU raporu vermek bir insanın aklıyla dalga geçmektir. Birçok ilimiz tehdit altında. Bu kadar tehlikeli bir madencilik şekli tam olarak denetleniyor mu? Maalesef bu sorunun cevabı büyük bir hayır. Böyle olunca felaketler kaçınılmaz oluyor. Sorumlu kim diye sorulduğunda herkes birbirinin üstüne atıyor. Böyle büyük felaketlerin yaşanmaması için denetim mekanizmasının devreye girmesi ve uygulanması şarttır. Devlet para uğruna rant uğruna kendi vatandaşını tehlikeye atmamalıdır. Gerekli denetimleri yapmak zorundadır.

Cennet ülkemiz yaşadığımız felaketlerle cehenneme döndü. Son 5 yılda pandemi, savaş, deprem, maden kazaları neler yaşadık neler. Bu felaketlerin sorumlusu arandığında sorumlular kafasını kuma gömüyor. Sorumluluğu birbirine atıyor. Türkiye bir an önce tüm denetim mekanizmalarını tam kapasite ile çalıştırmak zorundadır. Aksi taktirde daha birçok felaket yaşayacağımız aşikardır. Bunu tahmin etmek için alim olmaya gerek yoktur. Görünen köy kılavuz istemez.