ANASAYFA arrow right 20 Yıl Önce

Vatandaşı da hukukçuları da çok mağdur edecek!..

Vatandaşı da hukukçuları da çok mağdur edecek!..
YAYINLAMA: 10 Haziran 2024 / 17.34
GÜNCELLEME: 10 Haziran 2024 / 17.34

Adliye Sarayı’nın kent dışına yapılmasının yanlış olduğu dile getirildi

 

Projesi hazırlanan ve kısa bir süre sonra ihalesinin gerçekleştirilmesi beklenen yeni adliye binasının yerinin, adliye sarayı için seçilmiş en yanlış yer olduğunu açıklayan Baro Başkanı Aziz Canatar, "Gaziantep'e en az 50 yıl hizmet vermesi beklenen adliye sarayı, hukukçuların ve vatandaşın mağdur olmayacağı bir yere yapılmalı" dedi.

Adliye binası için alternatif yerler var

Yapılması düşünülen yeni adliye sarayının ulaşın ve trafik başta olmak üzere pek çok sorunlarla hizmet vereceğini, bu nedenle baroya kayıtlı hiçbir avukatın yeni adliye binasının yerini doğru bulmadığını belirten Canatar, "Adliye sarayı deyince, hukukun uygulandığı, adaletin gerçekleştirildiği yer akla gelir. Adliye sarayı olarak seçilecek yerde trafik sorunu yaşanmamalıdır. Herkesin kolayca ulaşabileceği yerde düşünülmelidir. Zira adliye konuları ile alakalı olan işlerde zamanın en süratli bir şekilde kullanılması zorunludur. Onun içindir ki Türkiye'de adliye binalarının tümü merkezi yerlerdedir. Gaziantep'te yapılmasına karar verilen yeni adliye binası yerinin bu özellikle olmadığını görmekteyiz" dedi.

Adliye binası kent merkezi dışında olmaz

Adliye binası için düşünülen yerin uygun olmadığını Büyükşehir Belediye Başkanı Asım Güzelbey'e ilettiklerini, hatta alternatif yerlerde önerdiklerini belirten Canatar, "Öncelikle binanın yapımı konusunda henüz projelendirme çalışmalarının devam etmekte olmasından ötürü geri dönülmeyecek noktada bulunmadığı düşüncesindeyiz. Binanın yapılacağı yer, kent merkezinin dışında, Türkiye'de emsali olmayan, yer bakımından bir adliye binasında olması gereken niteliklere sahip değildir. Mevcut yollar göz önüne alındığında şehir merkezi ile bağlantısının kopuk olduğu görülecektir. Öncelikle yapılması düşünülen adliye binasının mevcut konumu dört tarafı da tecrit edilmiş bir vaziyet arz etmektedir. Bir tarafında 5. Zırhlı Tugay, bir diğer tarafın da Özel Tip ve E Tipi Cezaevi, bir diğer tarafında ise TEAŞ ve TEDAŞ binalarının arazileri yer almaktadır. Bir yönü de Adana-Gaziantep-Şanlıurfa Karayolu'nu birbirine bağlayan transit işleyen E-24 Karayolu'na bakmaktadır. Bu yerin şehir merkezine bakan tek yönü de burasıdır" şeklinde açıklama yaptı.

Ekonomik kayıplar yaşanacak

Adliye binalarının öncelikle sosyal işlevi de olan kompleksler olduğunu, halkın geniş bir kitlesinin bulunduğu yerler olması nedeniyle diğer hizmet konularıyla da bağlantılı olması gerektiğini açıklayan Canatar, "Ulaşım, zaman, dinlenme, beslenme. Kırtasiye işlemleri avukatlık büroları gibi yönlerin de düşünülmesi gerekir." dedi.

Ancak adliye binası için düşünülen yerin tüm bu gereksinmelere cevap vermekten uzak nitelikte olduğu görülecektir. 650 Kişi fiilen avukatlık yapmaktadır. Şimdiki adliye binasına yakın yerlerdeki binalarda yazıhaneleri bulunmaktadır. Yeni adliye binasının yapılacağı yerde yapılaşma konut binaları olarak belirtilmiştir. Yazıhane, iş merkezi yapılmasına imkan veren alanlar yakın bölgede bulunmadığı gibi bu şekilde bina yapımına ayrılacak yer potansiyelinin de imar planına göre yeterli olmayacağı görülmektedir. Yeni adliye binası inşaatına başlandığı takdirde çok kısa bir zamanda bitirileceği belirtiliyorken, arz ve talebe bağlı olan yeni iş merkezlerinin yapımı proje gibi hızlı olmayacaktır. Bu nedenle bu konudaki faaliyetler eş zamanlı olarak gerçekleşmeyecektir. Böyle bir durumda mağdur olacak insanlar, savunmanın en önemli bireylerinden olan avukatlar ve onların müvekkilleri olan vatandaşlar olacaktır. Yine kent merkezinde bulunan ve en az 650 avukatı barındıran mevcut yazıhaneler işe yaramaz hale gelecektir. Bu da büyük bir ekonomik kayba neden olacaktır" diye konuştu.

"Trafik terörü yaşamak istemiyoruz"

Canatar, "Asıl bunların ötesinde ve en önemlisi kent merkezi ile adliye binası arasında bağlantı noktası konumundaki karayolunun en işlek ve şehirlerarası bir yol olması dolayısıyla adliye binasına geçiş güvenli olmayacaktır. Özellikle bir alt geçit inşasının eş zamanlı olmama ihtimali çok sayıda vatandaşımızı ve meslektaşımızı kaybetme tehlikesini de ortaya çıkaracaktır. Baro olarak bu plan ve projeyi aceleyle verilmiş bir kararın eseri olarak görmekteyiz. Ancak bu projenin yıllarca sürecek esiri olmak da istemiyoruz. Bu karayolunda ölümlü kazaların meydana gelmesinden sonra Ah vahları duymak istemiyoruz. Unutulmamalı ki o bölgede yapılacak bir yatırımın ömrü 50 yıldan daha az olmayacaktır. Olumsuz şartları zamanla ortadan kalkma ihtimali olmayan bu bölgede bu projeye insanları mahkum etmenin hiçbir haklı tarafı bulunmuyor" dedi.

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *