Hukukçular Kaçakçılık yasasını eleştirdi:
Adalet nerede?
30 milyona kadar olan gümrük kaçakçılığı için para cezası veriliyor, beş on bin liralık tekel kaçakçılığı için ağır hapis cezası uygulanıyor.
3217 sayılı kanunun resmi gazetede 11.5.1985 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe girmesi üzerine ithal ve ihracı serbest olan malların kaçakçılığını yaparak hüküm giymiş olanlar serbest bırakıldı.
30 milyona kadar olan kaçakçılık suçundan tutuklu bulunanların cezalarının para cezasına çevrilmesi üzerine tahliye edildiği öğrenildi. Kanuna uyularak tutuklu bulunan Ömer Çetin, Şıho Korkmaz, Ali Arslan, Reşo oğlu Mehmet Polat ve Şıho oğlu Mehmet Polat serbest bırakıldılar.
Kısmi af niteliğinde olan kaçakçılığın affına ilişkin kanun hakkında hukukçularımızın görüşlerine başvurduk.
Gaziantep Barosu avukatları kanunun muhtevasının kısmi af niteliğinde olduğu için geçmişteki ithal ve ihracı olmayan malların kaçakçılığını yapanların da kapsam içine alınması gerektiği kanısında olduklarını söylediler.
Kaçakçılık suçlarının büyük boyutlara ulaştığı ve bu yoldan haksız kazançlar elde edildiği ülkemizde kaçakçılar için kısmi bir af niteliğinde kanun çıkarılmasını nasıl değerlendirdiklerini sorduğumuzda avukatlar «Kaçakçılık ülke ekonomisine zarar veren bir olaydır. Bu nedenle bu suçu işleyenlerin para cezasıyla cezalandırılması telafi edicidir.» dediler.
Kanunda eksik bulunan yönlerin değerlendirmesini yapan hukukçular «Şu ana kadar işlenen suçlarda bir ayırım gözetilmemesi gerekirdi. Bugüne kadar işlenen suçların tümü birden geçici bir maddeyle af kapsamı içine alınmalıydı. Yasaların eşitliği söz konusu olduğuna göre, kaçakçılık denince de tümünün kapsama alınması gerekirdi.
Gaziantep l. Ağır Ceza Mahkemesi Hakimlerinden Hurşit Özdede «Vergi kaçakçılığı yapan bir kişi ceza görmez. Gümrük kaçakçılığı yapan bir kişi veya kişiler ise gittikçe ağırlaşan şartlarla cezalandırılıyorlardı. Bu büyük bir adaletsizlikti. Gerçi vergi yasalarında vergi kaçakçılığı konusunda ceza hükümleri var ama, pek uygulanmaz. Hem bu eşitsizliği ortadan kaldırma yönünden hem de bugünkü hükümetin uygulamakta olduğu serbest ekonominin gereği olarak, hürriyeti bağlayıcı cezaların kaçakçılık yasasından çıkartılması bence isabetli olmuştur» dedi.
Hurşit Özdede kanundaki eksik bulduğu yönleri değerlendirirken de «Ne var ki kanun bir yandan gümrük kaçakçılığını kapsıyor. Buna karşılık tütün, esrar, sigara kağıdı, çay, oyun kağıdı kaçakçılığında miktara bakılmaksızın tek veya toplu kaçakçılık hallerinde hürriyeti bağlayıcı cezanın ortadan kaldırılmaması büyük bir eşitsizlik yaratmaktadır.
30 milyona kadar rayiç gümrüklü değer üzerinden getirilen gümrük kaçağı eşyalardan dolayı, sadece para cezası uygulanacak, değeri 15-20 bin lirayı geçmeyen tütün yakalatan kişilere ağır hapis cezası verilecek. Bu büvük bir adaletsizliktir» diyor.
Gaziantep 1. Ağır Ceza Hakimi Turhan Başaran ise «Tekel ürünlerine af uygulanmadı. Miktarı az olan şeyi af dışında bırakmak milletin takdirine kalmış bir şey. Liberal ekonomiye doğru bir kayış var. Kanunun yararlı veya zararlı olacağım da tatbikat gösterecektir.» dedi.