“Akıl ve idrak sahibi insanlar muskacılığı ve üfürükçülüğü kabul edemezler…”

“Akıl ve idrak sahibi insanlar muskacılığı ve üfürükçülüğü kabul edemezler…”

Gaziantep müftüsü İbrahim Acar, muskacılığa olduğu kadar diğer hurafelere de inanılmamasını öğütlüyor.

SABAH Araştırma Ekibi

Gaziantep Müftüsü İbrahim Acar, gazetemizin muskacı ve üfürükçülerle ilgili yayını üzerine bir açıklama yaptı.

İbrahim Acar, muskacılık ve üfürükçülüğün dinimizce yasak olduğunu belirterek, sakıncalarını dile getirdi. Acar, açıklamasında şunları söyledi: «Resulallah (S.A.V.) ın, muskacılık yapmayı, nazarlık vesaireyi taşımayı yasaklayan sözlerini delil kabul eden İbn Abbas, İbn Mes'ud, Hanefiler ve bazı Şafi'ler, ayet ve duaların yazılarak taşınmasının caiz olmadığı görüşünü benimsemişlerdir. Muskacılığın ve üfürükçülüğün bir meslek haline gelmemesi, dinin ve dini duyguların hasis menfaatlere alet edilmemesi bakımından ikinci görüş şâyân-ı tercihtir. Akıl ve idrak sahibi her insan, bütün hayatından sorumlu olduğunu bilmeli, aklını ilmini ve idrakini batıl hurafelere inanmak ve o yolda yürümekten kaçınmalıdır. Zira, hurâfe ve bâtıllara inanan insanlar, mutlak surette kendilerini küfür çukuruna yuvarlar ve daima tehlikeler içerisinde bocalamak zorunda kalırlar. Binaenaleyh şuurlu insan, hakkı kabul eden ve hakka inanarak, gönlünü ve ruhunu iman ve islamın kaynağı olan kitap ve sünnete bağlamak mecburiyetindedir. Cenab-ı Allah Kur' an-ı Kerim’de şöyle buyuruyor: «Peygamber size ne verdi ise onu alın, size ne yasak ettiyse ondan da sakının» Peygamberimiz (S A. V.) de bir sözlerinde: «Ben size iki şey bırakıyorum. O iki şeye yapışırsanız, o iki şeyle emel edersiniz, elbette delâlete düşmez ve sapıtmazsınız. O iki şey Allah'ın kitabı Kur'an-ı Kerim ve Resülünün sünneti Hadisi Şerif'tir. Gerçek bu olduğu halde hâlâ, baykuşun ötmesinden tavşanın kaçmasından, köpeğin ulumasından, dumanın eğri veya doğru çıkmasından mânâlar çıkaran kâhinler, muhabbet için fala baktıran, kısmeti çıkmayan kızı arkasına takarak mezar mezar dolaştıran, bakla attıran, kum döktüren cahiller maalesef memleketimizde özellikle son günlerde çoğalma istidadı göstermektedir. Halkımız arasında yaygın olan ve dinimizin emriymiş gibi inanılarak işlenen bazı bul' at ve hurâfeleri söyle sıralamaya çalışalım: Talih denemek için kuş uçurmak, kuşa kağıt çektirmek, evden misafir giderse o evi üç gün süpürmemek, haftanın günlerinden bazılarını uğursuz sayarak temizlik yapmamak, iki bayram arasında nikah kıydırmamak, türbe ve kabirlerin yanlarına meyve vesaire koyarak onun yanında gecelemek, türbelerde mum yakmak, taş yapıştırmak, halkımız arasında Hıdırellez diye bilinen günün sabahında, erkenden dere boyuna giderek dilek mektuplarını suya atmak, kurşun döktürmek, iğde çekirdeği veya nazar boncuğu takmak, at ve sığır kellesini evin önüne asmak ve daha neler neler! .. Bunların hepsi batıl ve inanılması günah olan yanlış davranışlardır.