Vali Aksu'nun başkanlığında alınan kararı kim uygulayacak?

Her şeyin sağlığımız üzerinde yükseldiğini unutmuşa benziyoruz. Hem de bizi çok yakından ilgilendirmesine rağmen. Evet zehirleniyoruz; zehirliyoruz içtiğimiz sulardan başka doğanın tüm güzelliklerini. İşte sizlere sağlığımızı parça parça yok eden tarım ilaçlarının ve artık suların sağlığımız üzerinde yaptığı tahribat. Uzun süren bir araştırma sonucu elde ettiğim bulguları abartmadan aktaracağım sizlere.

İlk değinmek istediğim konu, bugüne kadar analizi bile yapılmaya gerek görülmeyen Alleben'e akan kanalizasyon suları. Maanoğlu'ndan başlayıp şehrin orta yerinde açıktan akarak, bütün artık pislikleri ve sanayi artıklarını içine alarak, önce Gazianteplilerin “Boklu bostan” dedikleri geniş bir yerde, tarım yapılan alanı suluyor. Üç koldan sulanan bostanlarda, artık biber yetişmiyor. Ekildiği zaman yanıyor büyümüyor. Analizini yaptırdığımız Allebenin kanalizasyonunda, Teftiğin değirmen köprüsü ve Et Balık Kuruntunun yanından alınan suyun içerisinde nitrat, amonyak bulundu. Suyun bulanık, tortulu ve fena kokulu olduğu tespit edilmiştir.

Aslında, suyun içerisinde olması muhtemel maddeler yapılan analizde belirtilememiştir. Bakteriler milimetre küpünde inorganik maddeler (Minareller), Kalevi Organik Maddeler (Asitler ve deterjanlar) ın bu suda olmaması mümkün değildir Çünkü, akan kanalizasyonda deterjan artıkları, asitler, çamaşır suları ve tam kanalizasyonun yanında kurulan boya fabrikasının artıkları mevcuttur.

Bu bostanlar için, 12 Haziran 1984'te Gaziantep İl Hıfzısıhha kurulunun bir kararı var. Vali Abdülkadir Aksu başkanlığında alınan karar şöyle: Madde 4: Alleben deresine akıtılan, kanalizasyon sularıyla yetiştirilen sebzelerin, yeni halde bulunan klor tanklarından geçirilerek satılması. Gelecek yıllarda da burada yetişen sebzelerin, meyvelerin belediyece satışının yasaklanması.

Karar 1984’te alınmış, yıl 1985. Bu yıl bostanlarda yapılan ekimin yasaklanması gerekirken ne karara kimsenin uyduğu var ne de bu kararı uygulayacak bir yetkili.

Sizlere örnek bir belediye göstermek isterim. TRT’nin 13.00 haber bülteninde yer alan Erzurum belediyesiyle ilgili haber şöyle: “Şehrin orta yerinden akan, kanalizasyonla sulanıp yetiştirilen ürünler sağlığa zararlı olduğu için sulama yasaklandı. Belediyece bostanların içerisine kuyu açılıp, temiz suyla üretim yapılması çalışmaları başladı.”

Evet Türkiye'nin altıncı büyük şehri Gaziantep'in belediyesi, bir Erzurum belediyesi kadar olamıyor mu? Bu bostanlar için İl Hıfzıssıhha kurulu kararı niçin uygulanmıyor? Gaziantep belediyesi, Erzurum belediyesi gibi kuyu açacak yetkiden, ya da bütçeden yoksun mu?