Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen), Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) 6 Eylül'de tam zamanlı yüz yüze eğitime başlanacağı açıklamasına rağmen alınan tedbirlerin neler olduğu açıklamamasına tepki gösterdi:
"MEB bugüne kadar seyreltilmiş sınıf uygulamasına ilişkin olarak nasıl bir hazırlık içinde olduğunu, kaç yeni derslik yaptığını ısrarla açıklamamaktadır. Sınıfların havalandırılması için kış aylarını da dikkate alan bir pencere sistemini tüm sınıflarda hayata geçirip geçirmediğine dair bir açıklama da söz konusu değildir. Eğitim bileşenleri yaz aylarında okullarında böyle bir çalışma olmadığını gözlemlemiştir."
Okulların fiziki koşulları
Eğitim-Sen yaptığı yazılı açıklamada, kalabalık okullarda, öğrenci ve öğretmen tuvaletlerinde gerekli genişletmenin, lavabo sayılarının arttırılıp arttırılmadığının bilgisinin mevcut olmadığını belirterek, öğretmen odalarının en azından ikiye çıkarılması yönünde bir hazırlık da bulunmadığını ifade etti.
Eğitim-Sen, maske, sabun ve diğer hijyen malzemeleri konusunda okullarda ne düzeyde bir hazırlık yapıldığı, bu malzemelerin temininin birçok konuda olduğu gibi yine velilerimizin sırtına mı yükleneceği konularının ise muğlak bırakıldığına dikkat çekti.
"En az 100 bin öğretmen atanmalı"
Seyreltilmiş sınıf uygulaması tam anlamıyla hayata geçirildiğinde zaten var olan öğretmen ihtiyacının ciddi düzeyde artacağını vurgulayan Eğitim-Sen, "Zaman zaman temaslı veya hasta olabilecek öğretmenlerimizi de düşündüğümüzde öğretmen ihtiyacının giderilmesi için, bir an önce ve en az 100 bin öğretmen atamasının yapılması oldukça önemlidir. Ancak bu konuda da MEB ve iktidar kulaklarını tıkamakta, herhangi bir çalışma yürütmemektedir" dedi.
"Ek bütçeye ihtiyaç var"
Eğitim-Sen, eğitim alanında seferberlik düzeyinde bir çalışma için bir an önce kapsamlı bir ek bütçenin hazırlanıp hayata geçirilmesi gerektiğini fakat şu ana kadar bu yönde bir açıklamanın yapılmadığını hatırlattı:
"Alınması gereken tedbirleri bu boyutuyla sıraladığımızda önemli bir bütçeye ihtiyaç olduğu anlaşılmaktadır. Tam da bu sebeple ne AKP-MHP iktidarı ne de MEB ek bir bütçe konusunda ağızlarını dahi açmamaktadır."
"Öğretmen ve öğrenciler için tüm tedbirler alınmalı"
"Yüz yüze eğitime başlanabilmesi için eğitim bileşenleri bilimi rehber edinmeli ve sorumlulukla hareket etmelidir" diyen Eğitim-Sen'in uyarı ve önerileri özetle şöyle:
Bugüne kadar, acil uzaktan öğretim kapsamında evleri ofise dönen, çalışma saatleri esnekleşen, iş yükü artan eğitim ve bilim emekçilerinin yanı sıra, kendisi çalışırken çocuğunun evdeki bakımı için çözüm bulmak zorunda bırakılan veliler ve eğitim haklarını etkili şekilde kullanamayan öğrenciler, salgın dönemini derinleşen hak kayıplarıyla geçirmiştir.
Bu kapsamda MEB'in eğitim emekçilerinin sağlıklı bir ortamda çalışma hakkını ve öğrencilerin de sağlıklı bir ortamda eğitim hakkını kullanabilmeleri için gerekli tüm tedbirleri alması zorunludur.
Özellikle aşı olmaktan kaçınan eğitim emekçilerinin haftada iki gün virüsün yoğun olarak yer aldığı hastanelere gitmek zorunda bırakılmamaları, salgın sürecinden ders çıkarılarak iş yeri hekimliği uygulamasına gidilmesi, bu sağlanana kadar bölge bölge oluşturulacak gezici sağlık ekipleriyle testlerin iş yerlerimizde yapılması önem arz etmektedir.