Şube Başkanı Ali Arpat, “Ekonomik krizler, adeta ülkemizin kaderi haline getirildi. Ülkemizin yaşadığı derin ekonomik krizler sonucunda ortaya çıkan aşırı zamlar, pahalılık, döviz kurlarındaki artış, yoksulluk emekçilerin artık tükenmesine neden oldu.Eğitim sisteminin üzerine çöken gerici ve piyasacı karanlığa karşı çocuklarımıza nitelikli eğitim vermeye çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
TÜİK’i, yıllık enflasyon oranı açıklandığı gün dava edeceğiz
Ülkede yaşanan yoksulluk ve sömürüden herkesin payına düşeni aldığını ifade eden Arpat, “Kamusal ve laik eğitim mücadelesi verirken baskılarla, soruşturmalarla karşılaşıyoruz. Tarafsızlığını korumayarak, siyasi iktidardan emir alarak rakamlar üzerinde oynayan ve sahte enflasyon oranıyla aşımıza ekmeğimize el koyulmasına alet olan TÜİK’i yıllık enflasyon oranı açıklandığı gün dava edeceğiz” dedi.
22 Aralık tarihinde tüm sendikalara eyleme çağrı mektubu gönderileceğini belirten Arpat, “Örgüte ait sosyal medya hesaplarından bu çağrı ayrıca duyurulacak, 27 Aralık Pazartesi günü çağrı mektupları iş yerlerinde temsilciler tarafından okunacak, 28 Aralık Salı gibi Twitter eylemi yapılacak ve TÜİK’e suç duyurusunda bulunulacak, 29 Aralık Çarşamba ise iş bırakma eylemi ve alanlarda basın açıklamaları yapılacak” ifadelerine yer verdi.
Emekli, dul ve yetim maaşlarına insan onuruna yaraşır bir düzenleme yapılsın
Emekçiler için vergi dilimi matrahının arttırılmasını ve oranın yüzde 10’a sabitlenmesini isteyen Arpat, “En düşük memur maaşı 11 bin TL olsun, zamlar geri alınsın. 3600 ek gösterge ayrım yapılmadan herkese verilsin, ek göstergesi olmayan yardımcı hizmetler sınıfı çalışanlarına da ek gösterge verilsin, emeklilikte yaşa takılanların mağduriyeti giderilsin. Acil olarak 4/B sözleşmeliler kadroya geçirilsin. Emekli, dul ve yetim maaşlarına insan onuruna yaraşır bir düzenleme yapılsın” dedi.
Tüm eğitim emekçilerini 1 günlük iş bırakmaya çağıyoruz
Eğitim İş Sendikası Gaziantep Şube Başkanı Ali Arpat, konuşmasını şu şekilde sonlandırdı: “Sözde toplu sözleşme görüşmelerinde kamu çalışanlarına reva görülen 2 yıllık zamlar da yıl bitmeden çoktan eridi. Enflasyon ve artan vergi dilimi ile mevcut maaşlarımız yok oldu. Son bir yılda tüketilmesi kaçınılmaz olan temel gıda ürünlerine yüzde 50'nin üzerinde zam gelmişken, biz kamu emekçilerine yapılan zam, TÜİK'in yalancı enflasyon oranına bile yaklaşamadı. Milyonlar zamlarla, krizle, yoksullukla tükeniyor. Bu yoksulluk, bu sömürü artık yeter. Gün umutsuzluğa kapılma, kendini çaresiz ve güçsüz hissetme günü değil. Gün dayanışma ve mücadele günü. Üreten emekçileriz, sesimiz, sözümüz var. Hep birlikte güçlüyüz. Gelin gücümüzü kullanalım, tüm yaşananlara karşı birlikte ses çıkaralım. Ulusal, demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’ne, emeğimize, geleceğimize ve bağımsızlığımıza sahip çıkmak için 29 Aralık Çarşamba günü tüm eğitim emekçilerini 1 günlük iş bırakmaya çağıyoruz.” Ali Göksular
RSS