Ahmet Özdoğan, “Memurlar gece-gündüz canla başla çalışıyor, ancak bu kadar yoğun çalışmanın karşılığını alamıyor. Zaten günümüzde yaşam pahalılığı çok yüksek bpyutlara ulaştığından alım gücü sürekli düşüyor. Dolayısıyla ülke ekonomisi büyüyorsa biz de bu ekonomik büyümeden payımı almak istiyoruz” dedi.
Kaşıkla verdiklerini kepçe ile aldılar
Gaziantep’te yaşam şartlarının çok pahalı olduğunu anlatan Özdoğan, “3+1 dairelerin kiraları 2 bin 500 liradan aşağı da değil. Memurların birçoğu yoksulluk sınırının altında maaş alıyor. Maaşların yüzde 60’ı kira, elektrik, doğalgaz gibi zorunlu giderlere harcanıyor. Yani giderler her geçen gün artarken, gelirler de hiçbir artış yok. Toplu İş Sözleşmesi’nde verilen zam çoktan eridi. Kaşıkla verdiklerini çömçe ile aldılar” ifadelerini kullandı.
Gaziantep’te görev yapan bir memur ay sonunu zor getiriyor
Başkan Özdoğan, kamu görevlilerinin kentte kalmak istemediğini vurguladı. “Şehrimiz, son açıklanan rakamlara göre enflasyon oranların da bölge birincisi konumunda. A’dan Z’ye tüm ürünlere yüzde 100’e zam geldi. Örneğin; bir önce 10 liraya aldığınız bir ürünü bir sonraki gün aynı fiyata alamıyorsunuz. Dolayısıyla Gaziantep’te görev yapan bir memur ay sonunu çok zor getiriyor” şeklinde konuşma yaptı.
Toplu İş Sözleşmesi çalışma barışını bozdu
İmzalanan Toplu İş Sözleşmesi’nin çalışma barışını bozduğunu sözlerine ekleyen Büro Emekçileri Sendikası Gaziantep Şube Başkanı Ahmet Özdoğan, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “İmzalanan anlaşmaya göre sendikalı olan memurlar üç ayda bir 400 lira para alacakken sendikasız çalışan 1 milyon 700 bin kişi bu paradan faydalanamayacak. Ayrıca sendikalı sayısı yüzde 1’in altında olanlarda bu sözleşmeden yararlanamıyor. Dolayısıyla yapılan bu ayrım çalışanlar arasında huzursuzluk yaratıyor ve çalışma barışını bozuyor. O nedenle hiçbir şekilde sendikalı veya sendikasız ayrımı yapılmaksızın herkesin tüm haklardan eşit yararlanması gerekiyor.” Özer Karınca
RSS