CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, Suriye konusunda Türkiye’nin tavrını eleştirerek, “2010 yılında sıfır sorunsuz olduğumuz bir ülkeyle bugün bu noktaya gelişimiz gerçekten kabul edilebilir değildir” dedi. Tekin, “2010 yılındaki Başbakan’ı istiyoruz. Apoletlerini takmış bir Tayyip Erdoğan istemiyoruz” diye konuştu.
Gürsel Tekin, Çekmeköy’de Kars-Ardahan-Iğdır Dernekleri’nin açılışına katıldı. Açılış sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Tekin, zamları eleştirdi. Tekin, “Dünyanın en pahalı yakıtını kullanan ülke olduk. Yurttaşlarımızın zamlarla ilgili çok büyük sıkıntıları var. Sayın Başbakan ve iktidar yetkilileri, ilk başladıklarında 2001 yılında 3 Y ile mücadele edeceklerini ifade etmişlerdi. Yoksullukla, yolsuzlukla mücadele edeceklerini ve yasaksız bir Türkiye yaratacaklarını söylemişlerdi, taahhütleri oydu. Ne yazık ki şimdi zamcı, zulümcü ve zindancı bir iktidarla karşı karşıyayız. Umut ediyorum ki bu zam furyaları son olur, yen iden bir değerlendirme yaparlar. Enerji fiyatlarının dünyada düştüğü bir ortamda Türkiye’de enerjiye zam gelmesi doğrusu anlaşılabilir değildir. Bunu birinin izah etmesi gerekiyor. Bu bir fiyat ayarlaması değildir. AK Parti’nin bir de şöyle bir anlayışı vardır; ne oluyorsa iyiyse keramet bizde, kötüyse küresel güçlerden kaynaklanıyor” diye konuştu.
Suriye’de yaşanan olaylara da değinen Gürsel Tekin, hükümetin tavrını eleştirdi. Tekin, “Suriye ile ilgili bizim uzun süredir duruşumuz çok açık ve net. Yakın komşumuz, daha 2010 yılında sıfır sorunsuz olduğumuz bir ülkeyle bugün bu noktaya gelişimiz gerçekten kabul edilebilir değildir. İktidar yetkililerinin, bizi inandıracak, Türkiye kamuoyunu inandıracak, ‘Türkiye’nin çıkarları doğrultusunda yapıyoruz’ diyebilecek bir tek argümanları yok. O açıdan kim Türkiye’ye bu projeyi dayatıyorsa, Türkiye’nin ivedilikle bu projeden vazgeçmesi lazım. Türkiye’nin kendi komşularıyla bu hale gelmesi, savaşır hale gelmesi Türkiye kamuoyunun kabul edebileceği bir şey değildir. Bütün kamuoyu yoklamalarına baktığımız zaman yüzde 70’in üstünde yurttaşlarımız Suriye ile oluşabilecek savaşa karşı çıkıyor. İktidar yetkilileri kamuoyu yoklamalarını çok ciddiye alırlar. Umut ediyorum ki herhalde Sayın Başbakan ve yetkililer bunu ciddiye alırlar ve bu hayalden, bu sevdadan vazgeçerler” dedi.
Tekin, Başbakan Erdoğan’ın 2010 yılında Gaziantep’te yaptığı konuşmayı hatırlatarak, “2010 yılındaki Başbakan’ı istiyoruz. 2010 yılında Antep’te konuşan Tayyip Erdoğan’ı istiyoruz. Apoletlerini takmış bir Tayyip Erdoğan istemiyoruz” ifadelerini kullandı.
Yerel seçimlerin öne alınmasını öngören kanun teklifiyle ilgili bir soruya da karşılık veren Tekin, “Uzun süredir parlamentoda belediye yasalarının değişmesini beklerken, belediye tarihleriyle oynanmaya başladı. Bütün şehir mi, Büyükşehir mi bunun hiçbir anlamı yok: Bütün şehir de yapabilirsiniz, Büyükşehir de yapabilirsiniz, tarihi öne de alabilirsiniz ama bizim göremediğimiz dünyanın hiçbir yerinde yaşanmayan bir manzarayla karşı karşıyayız. 2 bin 900 küsur belediye var, yarısı yargılanıyor. Yarısında soruşturma var, onlarca belediye başkanı tutuklu, yüzlerce belediye başkanı görevden alındı, binlerce bürokrat soruşturma geçiriyor. Bu manzara dünyanın hiçbir yerinde yok. Bu ranta dayalı, yolsuzluğa dayalı sistemden bizim vazgeçmemiz lazım” dedi.
Tekin, uygulanabilir, millete ve vatandaşa hizmet anlayışını sağlayabilecek yasaların öncelikle hayata geçirilmesi gerektiğini altını çizerek, “ Oylama oldu. Milletvekilleri iradesini ortaya koydu ve referanduma gidilecek. Cumhurbaşkanı isterse büyük olasılıkla referanduma gidilir. Ya da iktidar yetkilileri, bu talebi getirenler bu sevdadan vazgeçecekler. Ama benim kişisel fikrim, eğer parlamentoya saygıları varsa, millet iradesine saygıları varsa, milletvekillerinin iradesine de saygı göstererek gereğinin yapılmasını arzu ediyorum” şeklinde konuştu.
Erdoğan’ın 2010 yılında Antep mitinginde yaptığı konuşmanın detaylarına değinen Tekin, “Erdoğan mitingde şunu diyordu; ‘Sevgili Antepliler, bizimle kardeş Suriye arasına tel örgüler ördüler. Ben ve Esad kardeşim oturup, bu tel örgülerini, bu husumeti kaldırdık. Şimdi iki kardeş ülkeyiz. Antepli kardeşimiz pasaportunu cebine koyuyor, Halep’e gidiyor, Halep’teki Suriyeli kardeşimiz cebine pasaportunu koyuyor, Antep’e geliyor, Hatay’a geliyor’ diyor. Son derece bizim de arzu ettiğimiz iki ülke arasında kardeşlik söylemiydi. Şimdi bu kardeşlik söyleminde apoletli savaşır döneme gelmesini doğrusu anlamış değiliz. Sayın Başbakan’ın 2011 yılındaki konuşmasını kendisine hatırlatmak istiyorum” dedi.İHA
Gürsel Tekin, Çekmeköy’de Kars-Ardahan-Iğdır Dernekleri’nin açılışına katıldı. Açılış sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Tekin, zamları eleştirdi. Tekin, “Dünyanın en pahalı yakıtını kullanan ülke olduk. Yurttaşlarımızın zamlarla ilgili çok büyük sıkıntıları var. Sayın Başbakan ve iktidar yetkilileri, ilk başladıklarında 2001 yılında 3 Y ile mücadele edeceklerini ifade etmişlerdi. Yoksullukla, yolsuzlukla mücadele edeceklerini ve yasaksız bir Türkiye yaratacaklarını söylemişlerdi, taahhütleri oydu. Ne yazık ki şimdi zamcı, zulümcü ve zindancı bir iktidarla karşı karşıyayız. Umut ediyorum ki bu zam furyaları son olur, yen iden bir değerlendirme yaparlar. Enerji fiyatlarının dünyada düştüğü bir ortamda Türkiye’de enerjiye zam gelmesi doğrusu anlaşılabilir değildir. Bunu birinin izah etmesi gerekiyor. Bu bir fiyat ayarlaması değildir. AK Parti’nin bir de şöyle bir anlayışı vardır; ne oluyorsa iyiyse keramet bizde, kötüyse küresel güçlerden kaynaklanıyor” diye konuştu.
Suriye’de yaşanan olaylara da değinen Gürsel Tekin, hükümetin tavrını eleştirdi. Tekin, “Suriye ile ilgili bizim uzun süredir duruşumuz çok açık ve net. Yakın komşumuz, daha 2010 yılında sıfır sorunsuz olduğumuz bir ülkeyle bugün bu noktaya gelişimiz gerçekten kabul edilebilir değildir. İktidar yetkililerinin, bizi inandıracak, Türkiye kamuoyunu inandıracak, ‘Türkiye’nin çıkarları doğrultusunda yapıyoruz’ diyebilecek bir tek argümanları yok. O açıdan kim Türkiye’ye bu projeyi dayatıyorsa, Türkiye’nin ivedilikle bu projeden vazgeçmesi lazım. Türkiye’nin kendi komşularıyla bu hale gelmesi, savaşır hale gelmesi Türkiye kamuoyunun kabul edebileceği bir şey değildir. Bütün kamuoyu yoklamalarına baktığımız zaman yüzde 70’in üstünde yurttaşlarımız Suriye ile oluşabilecek savaşa karşı çıkıyor. İktidar yetkilileri kamuoyu yoklamalarını çok ciddiye alırlar. Umut ediyorum ki herhalde Sayın Başbakan ve yetkililer bunu ciddiye alırlar ve bu hayalden, bu sevdadan vazgeçerler” dedi.
Tekin, Başbakan Erdoğan’ın 2010 yılında Gaziantep’te yaptığı konuşmayı hatırlatarak, “2010 yılındaki Başbakan’ı istiyoruz. 2010 yılında Antep’te konuşan Tayyip Erdoğan’ı istiyoruz. Apoletlerini takmış bir Tayyip Erdoğan istemiyoruz” ifadelerini kullandı.
Yerel seçimlerin öne alınmasını öngören kanun teklifiyle ilgili bir soruya da karşılık veren Tekin, “Uzun süredir parlamentoda belediye yasalarının değişmesini beklerken, belediye tarihleriyle oynanmaya başladı. Bütün şehir mi, Büyükşehir mi bunun hiçbir anlamı yok: Bütün şehir de yapabilirsiniz, Büyükşehir de yapabilirsiniz, tarihi öne de alabilirsiniz ama bizim göremediğimiz dünyanın hiçbir yerinde yaşanmayan bir manzarayla karşı karşıyayız. 2 bin 900 küsur belediye var, yarısı yargılanıyor. Yarısında soruşturma var, onlarca belediye başkanı tutuklu, yüzlerce belediye başkanı görevden alındı, binlerce bürokrat soruşturma geçiriyor. Bu manzara dünyanın hiçbir yerinde yok. Bu ranta dayalı, yolsuzluğa dayalı sistemden bizim vazgeçmemiz lazım” dedi.
Tekin, uygulanabilir, millete ve vatandaşa hizmet anlayışını sağlayabilecek yasaların öncelikle hayata geçirilmesi gerektiğini altını çizerek, “ Oylama oldu. Milletvekilleri iradesini ortaya koydu ve referanduma gidilecek. Cumhurbaşkanı isterse büyük olasılıkla referanduma gidilir. Ya da iktidar yetkilileri, bu talebi getirenler bu sevdadan vazgeçecekler. Ama benim kişisel fikrim, eğer parlamentoya saygıları varsa, millet iradesine saygıları varsa, milletvekillerinin iradesine de saygı göstererek gereğinin yapılmasını arzu ediyorum” şeklinde konuştu.
Erdoğan’ın 2010 yılında Antep mitinginde yaptığı konuşmanın detaylarına değinen Tekin, “Erdoğan mitingde şunu diyordu; ‘Sevgili Antepliler, bizimle kardeş Suriye arasına tel örgüler ördüler. Ben ve Esad kardeşim oturup, bu tel örgülerini, bu husumeti kaldırdık. Şimdi iki kardeş ülkeyiz. Antepli kardeşimiz pasaportunu cebine koyuyor, Halep’e gidiyor, Halep’teki Suriyeli kardeşimiz cebine pasaportunu koyuyor, Antep’e geliyor, Hatay’a geliyor’ diyor. Son derece bizim de arzu ettiğimiz iki ülke arasında kardeşlik söylemiydi. Şimdi bu kardeşlik söyleminde apoletli savaşır döneme gelmesini doğrusu anlamış değiliz. Sayın Başbakan’ın 2011 yılındaki konuşmasını kendisine hatırlatmak istiyorum” dedi.İHA
RSS