Çeliktürk sivil toplum örgütlerini uyardı!
1999 yılından önce yapılan binaların her zaman bir risk taşıdığını, Gaziantep’te yüzde 60-65 çarpık bir yapılaşma olduğunu ve bunun için acilen kentsel dönüşüme geçilmesi gerektiği vurgulandı.
Deprem mastır planın iki, türlü olduğuna dikkat çeken Gaziantep İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Gökhan Çeliktürk, “Birincisi mevcut binalarla alakalı olmalıdır. İkincisi ise depreme maruz kaldığı zaman şehrin hareket kabiliyetine göre planlama olmalıdır” şeklinde konuştu.
Çarpık yapılaşma 40 yıldan beri var
Bir deprem mastır planında 1999 yılında önce yapılan binalardan her zaman bir risk olduğunu ifade eden Çeliktürk, “Gaziantep’te yüzde 60-65 çarpık bir yapılaşma var. Bu çarpık yapılaşma Gaziantep’te 35-40 yıldan beri var. Yani bu 40 yılın getirdiği bir yapılaşma Gaziantep’e hızlı bir şekilde göçün olması, Gaziantep sanayisinin birden bire sıçrama yapması, sıçrama yaparken de bu fabrikalarda çalışma fırsatı buluruz diye göç eden insanların hızlı bir şekilde Gaziantep’e geldiklerinde bir barınma ihtiyacı doğdu. O zaman bu imarlar yeterli olmadığı için gece kondulaşma şeklinde şehrin dış mahallelerinde başladı. Bu dış mahalleler iç mahalleler halinde döndü” dedi.
Deprem bölgesi 50 kilometre mesafede
Gaziantep’e kuş bakışı baktığımız zaman deprem bölgesine 40-50 kilometre mesafede yer aldığıını söyleyen Çeliktürk, “Yani orada 7 büyüklüğünde bir deprem olduğu zaman Gaziantep’e etkisi yıkıcı olur. Çünkü birinci derece deprem bölgesi fay hattı var. Gaziantep son yıllarda böyle bir depreme maruz kalmamıştır ama kalmayacak anlamına da gelmiyor. Depremin saati vakti belli olmuyor. Ama bizim depreme karşı Gaziantep şehrini bir planlama ihtiyacımız var” ifadesini kullandı.
TOKİ insanın yaşam kalitesine artısı olmadı
Gece kondu mahallelerinde kontrolsüz, ruhsatsız olan yapılarda acil bir şekilde tekrar dizayn edilmesi gerektiğini söyleyen Çeliktürk, “Kentsel bir dönüşüm projesi yapılıp buradaki depreme karşı sağlıksız olan yapıların yıkılıp dönüşüme girmesi gerekiyor. Bu kentsel dönüşümün ana teması budur. Depreme kaşı dayanıksız binaların yıkılıp dayanıklı binaların yapılmasıdır. Ama bize 1999’dan sonra TOKİ projeleri gelişti ki bunlar depreme karşı dayanıklı oldu ama insanın yaşam kalitesinde bir artısı olmadı. Bina yapılıyor 2 yıl sonra 10 yıllık binaymış gibi görünüyor. TOKİ çok hızlı yapılıyor ama bizleri tatmin edecek kalitede çıkmadı” dedi.
Binaların sayısını çıkarmamız gerek
1999 yılında yapılan binaların bir sayısını çıkarılması gerektiğini söyleyen Çeliktürk, “Gaziantep’te kaç tane bina var? Elimizde net bir rakam veremiyoruz. Tahminen Gaziantep’te 500 bin konut var. Bu 500 bin konutun kaç tanesi 1999 yılından önce yapıldı, kaç tanesi 1999 yılından sonra yapıldı. Yapı Denetim firmaları denetliyorsa bunlar depreme dayanıklıdır. 1999 yılında önce yapılan binaların yavaş yavaş inşaat firmaları ile beraber dönüşüme gitmesi gerekiyor. Bunlara devletin gücü yetmez. Bu gece kondu yerleri tespit edip kentsel dönüşme sokup, yeterli yeşil alan yapıp, her mahalleye sosyal donatı alanları yeterli şekilde yapılmalı, her mahalleye bir park alanı, her mahalleye bir okul bu şekilde gidilerek sağlıklı bir yaşam alanları oluşturabiliriz. Mastır planın birincisi bu dönüşümdür” dedi.
Şuanda Gaziantep’te deprem olursa ne yapacağız?
“Deprem bize çok uzak geliyor ama salında deprem bizim hemen yanı başımızda. Toplanma alanları belirleyeceğiz. Bu insanları çadır kurup barındırabileceğimiz bölgeler oluşturabilmemiz gerekiyor. Artık bir yerde başlamamız gerek. Herkes elini taşın altına koymalıdır. Belediyeler, AFAD odalar sivil toplum örgütleri herkes bir görev üstlenmeli, bunları belirlemeliyiz bir plan yapmalıyız. Deprem mastır planı, imar mastır planı, ulaşım mastır planı, hepsi birbirine bağlı. Depremden başlarsak bu çarpık yapılan bölgeleri tekrar bir uygulamadan geçirebilirsek ne kadar can kurtarabilirsek o kadar iş yapmış olacağız” diye konuştu.
1999 yılından önce yapılan binaların her zaman bir risk taşıdığını, Gaziantep’te yüzde 60-65 çarpık bir yapılaşma olduğunu ve bunun için acilen kentsel dönüşüme geçilmesi gerektiği vurgulandı.
Deprem mastır planın iki, türlü olduğuna dikkat çeken Gaziantep İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Gökhan Çeliktürk, “Birincisi mevcut binalarla alakalı olmalıdır. İkincisi ise depreme maruz kaldığı zaman şehrin hareket kabiliyetine göre planlama olmalıdır” şeklinde konuştu.
Çarpık yapılaşma 40 yıldan beri var
Bir deprem mastır planında 1999 yılında önce yapılan binalardan her zaman bir risk olduğunu ifade eden Çeliktürk, “Gaziantep’te yüzde 60-65 çarpık bir yapılaşma var. Bu çarpık yapılaşma Gaziantep’te 35-40 yıldan beri var. Yani bu 40 yılın getirdiği bir yapılaşma Gaziantep’e hızlı bir şekilde göçün olması, Gaziantep sanayisinin birden bire sıçrama yapması, sıçrama yaparken de bu fabrikalarda çalışma fırsatı buluruz diye göç eden insanların hızlı bir şekilde Gaziantep’e geldiklerinde bir barınma ihtiyacı doğdu. O zaman bu imarlar yeterli olmadığı için gece kondulaşma şeklinde şehrin dış mahallelerinde başladı. Bu dış mahalleler iç mahalleler halinde döndü” dedi.
Deprem bölgesi 50 kilometre mesafede
Gaziantep’e kuş bakışı baktığımız zaman deprem bölgesine 40-50 kilometre mesafede yer aldığıını söyleyen Çeliktürk, “Yani orada 7 büyüklüğünde bir deprem olduğu zaman Gaziantep’e etkisi yıkıcı olur. Çünkü birinci derece deprem bölgesi fay hattı var. Gaziantep son yıllarda böyle bir depreme maruz kalmamıştır ama kalmayacak anlamına da gelmiyor. Depremin saati vakti belli olmuyor. Ama bizim depreme karşı Gaziantep şehrini bir planlama ihtiyacımız var” ifadesini kullandı.
TOKİ insanın yaşam kalitesine artısı olmadı
Gece kondu mahallelerinde kontrolsüz, ruhsatsız olan yapılarda acil bir şekilde tekrar dizayn edilmesi gerektiğini söyleyen Çeliktürk, “Kentsel bir dönüşüm projesi yapılıp buradaki depreme karşı sağlıksız olan yapıların yıkılıp dönüşüme girmesi gerekiyor. Bu kentsel dönüşümün ana teması budur. Depreme kaşı dayanıksız binaların yıkılıp dayanıklı binaların yapılmasıdır. Ama bize 1999’dan sonra TOKİ projeleri gelişti ki bunlar depreme karşı dayanıklı oldu ama insanın yaşam kalitesinde bir artısı olmadı. Bina yapılıyor 2 yıl sonra 10 yıllık binaymış gibi görünüyor. TOKİ çok hızlı yapılıyor ama bizleri tatmin edecek kalitede çıkmadı” dedi.
Binaların sayısını çıkarmamız gerek
1999 yılında yapılan binaların bir sayısını çıkarılması gerektiğini söyleyen Çeliktürk, “Gaziantep’te kaç tane bina var? Elimizde net bir rakam veremiyoruz. Tahminen Gaziantep’te 500 bin konut var. Bu 500 bin konutun kaç tanesi 1999 yılından önce yapıldı, kaç tanesi 1999 yılından sonra yapıldı. Yapı Denetim firmaları denetliyorsa bunlar depreme dayanıklıdır. 1999 yılında önce yapılan binaların yavaş yavaş inşaat firmaları ile beraber dönüşüme gitmesi gerekiyor. Bunlara devletin gücü yetmez. Bu gece kondu yerleri tespit edip kentsel dönüşme sokup, yeterli yeşil alan yapıp, her mahalleye sosyal donatı alanları yeterli şekilde yapılmalı, her mahalleye bir park alanı, her mahalleye bir okul bu şekilde gidilerek sağlıklı bir yaşam alanları oluşturabiliriz. Mastır planın birincisi bu dönüşümdür” dedi.
Şuanda Gaziantep’te deprem olursa ne yapacağız?
“Deprem bize çok uzak geliyor ama salında deprem bizim hemen yanı başımızda. Toplanma alanları belirleyeceğiz. Bu insanları çadır kurup barındırabileceğimiz bölgeler oluşturabilmemiz gerekiyor. Artık bir yerde başlamamız gerek. Herkes elini taşın altına koymalıdır. Belediyeler, AFAD odalar sivil toplum örgütleri herkes bir görev üstlenmeli, bunları belirlemeliyiz bir plan yapmalıyız. Deprem mastır planı, imar mastır planı, ulaşım mastır planı, hepsi birbirine bağlı. Depremden başlarsak bu çarpık yapılan bölgeleri tekrar bir uygulamadan geçirebilirsek ne kadar can kurtarabilirsek o kadar iş yapmış olacağız” diye konuştu.
RSS