Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Gaziantep Şubesi Eş Başkanı Ömer Kılınç, “KESK olarak hükümetin hepimize sefalet-yoksulluk ve güvencesizlik dayatan ilk teklifine karşı ilk uyarımızı yapıyoruz. Üretimden gelen gücümüzü kullanıyoruz. Bu daha başlangıç, mücadeleye devam diyoruz” dedi.
Grev hakkı tanınmış gerçek toplu sözleşme istiyoruz
Kılınç, “Bizleri yıllardır siyasi iktidarın ve yine bu iktidarın Hakem Kurulunun iki dudağı arasından çıkacak kararlara mahkûm eden bu garabet sisteme karşı hangi sendikanın üyesi olursa olsun tüm kamu emekçilerini yoksulluk sınırı üzerinde insanca yaşamaya yetecek bir ücret, güvenceli istihdam demokratik bir çalışma yaşamı, grev hakkı ile tamamlanmış gerçek toplu sözleşme sistemi için her adımda omuz omuza vermeye davet ediyoruz” açıklamasını yaptı.
12 milyon emekli gözlerinin içine baka baka aldatıldı
Son bir ayda akaryakıt ve doğalgazda ÖTV artışı, hemen her şeyin KDV oranlarının artırılması, TL’nin döviz karşısında değer yitirmesi ile hızlanan zam kasırgası zincirleme bir şekilde iğneden ipliğe tüm ürünlere yansımaya devam ettiğini ifade eden Kılınç, “Bu durumda 2023 yılı için yüzde 58 olarak “güncellenen” enflasyon hedefi daha şimdiden kağıt üzerinde kaldı. Temmuz’da aldığımız maaş artışları bir ay geçmeden eridi. 12 milyon emekli gözlerinin içine baka baka aldatıldı. Milyonlarca emekli kök aylığı 6 bin TL’nin altında kaldığı için yüzde 25’lik artıştan bile yararlanamadı, aylıkları bir kuruş bile artmadı. Üstelik emekliye verilen yüzde 25 maaş artışından 12 gün sonra çıkıp dalga geçer gibi “2023 enflasyonunu yüzde 58 olarak güncelledik” açıklaması yapıldı. Bizleri yok sayan bu yoksulluk, sefalet, güvencesizlik teklifine boyun eğeceğiz. Ya da hangi sendikaya üye olursak olalım kamu emekçisi ile emeklisi ile “hak verilmez mücadele ile alınır” diyerek ortak sorunlarımız, taleplerimiz için mücadeleyi yükselteceğiz” diye konuştu.
Yoksulluk sınırı 38 bin TL’ye ulaştı
Dört kişilik bir ailenin temmuz ayı yoksulluk sınırının 38 bin TL’ye ulaştığına dikkat çeken Başkan Kılınç, “Kamu işvereni 2 gün önce açıkladığı teklifi ile mevcutta 22 bin TL olan eşi çalışmayan, iki çocuklu en düşük kamu emekçisi maaşının (15/1 hizmetli) tam iki yıl sonra 30 bin 425 TL olmasını vaat ediyor. Yine bugün 20 bin 350 TL olan bekâr, en düşük kamu emekçisi maaşının ise iki yıl sonra 28 bin 145 TL olmasını vaat ediyor. 4 Üstelik iki yıl sonrasına havale edilen bu rakamların içinde taban aylığımıza yansıtılmayan, dolayısıyla emekli aylıklarımıza yansıtılmayan ilave seyyanen ödenek tutarlarının olduğunu açıklıyor. Birileri ise çıkmış hala “hükümetin teklifini revize etmesini bekliyoruz” diye dem vuruyor. Bizleri bu kadar aşağılayan bir teklifi üç beş puan artırarak revize etmek mümkün değil” açıklamasını yaptı.
Verdikleri sözü arkadan dolanma yöntemleri ile tutmadılar
“TÜİK rakamlarına dayalı bir elin parmak sayısını geçmeyen yüzdelik artışların faturasını hepimiz maaşlarımızda her yıl daha fazla erime, daha fazla yoksullaşma, daha fazla güvencesiz hale getirilme ile ödedik. Ödemeye de devam ediyoruz” diyen SES Gaziantep Şubesi Eş Başkanı Ömer Kılınç, konuşmasını şu cümlelerle bitirdi: “Seçimden önce “en düşük memur maaşı 22 bin TL olacak, artışlar emekli maaşlarına da yansıtılacak” sözü verdiler. Ancak verdikleri sözü arkadan dolanma yöntemleri ile tutmadılar. İlave seyyanen ödenek adı altında hepimizin yıllardır yaşadığı kayıpları daha da artıracak yeni bir maaş-ücrete rejimi getirdiler. Bugün için ortalama 13 bin TL’lik bir tutarı emekli aylığı bağlama tutarımızdan düştüler. Böylece emekli maaşlarımızın kısa vadede çalışırken aldığımız üçte birine uzun vade de ise beşte birine kadar düşeceği bir tuzak kurdular.” Haber Merkezi