Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Toplumsal Araştırmalar Topluluğu tarafından “Ortadoğu`da Sosyal ve Siyasal Gelişmeler” konulu panel, Fen Edebiyat Fakültesi Ömer Asım Aksoy Konferans salonunda düzenlendi.
Rektör Vekili Prof. Dr. Ali Gür’ün yanı sıra çok sayıda öğretim elamanı ve öğrencinin katıldığı panelin açılışında konuşan Doç. Dr. Mehmet Nuri Gültekin, Suriye’nin hepimizin çok yakın olduğu, iç içe yaşadığı ancak çok az bilgiye sahip olduğumuz yer olduğunu söyledi. Gültekin, Suriye’de yaşanan savaşa kadar Suriye’ye karşı kayıtsız kaldığımızı, bunun en büyük göstergesinin ise son üç yıl içerisinde medyada çıkan haberlerde ve siyasilerin söylemlerinde görmenin mümkün olduğunu ifade etti.
“Suriye içerisindeki savaşın sadece Beşar Esat ve muhalifler arasındaki savaş olmadığını düşünüyorum” diyen Dr. Erhan Keleşoğlu, “Bu küresel güçler ve bölgesel güçler arasındaki bir savaş ve ancak diplomasi ile çözülebilir ve bu bağlamda da bir ortaklaşmamın başladığını görüyoruz. Suriye’nin sadece Suriye olmadığını ve bölgesel istikrara da zarar vereceğini bilen güçler, Rusya ve Amerika başta olmak üzere bir araya gelmeye ve artık bu meseleyi kendi aramızda halledelim tarzı bir yaklaşıma girmenin arifesindediler” dedi.
Dr. Keleşoğlu, “Cenevre - 2’ye artık bütün taraflar davet ediliyor. Bölgesel güçler, Suriye içerisindeki güçler, Beşar Esat rejimi davet ediliyor ve diplomatik yolla çözüm arayışı gündeme geldi” diyerek, umut ediyorum ki, diplomatik çözüm ortaya çıkar” diye konuştu.
Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Seda Altuğ, “Arap ayaklanmaları, ilk Tunus’ta başlayan ve daha sonra Mısır ve Bahreyn’e giden, en son olarak da Suriye’de başlayan Arap ayaklanmaları aslında potansiyel olarak diktatörler tarafından rehin alınmış olan bu dönüştürücü ve değiştirici güçlerini yeniden kazanma olanağı sunuyordu. Toplumsal ayaklanma toplumun, halk sınıflarının tekrardan kendi güçlerini, kendi dönüştürme geçlerini tekrardan kullanarak, talepte bulunmalarıdır.‘Biz de varız, biz de değiştirmek istiyoruz, biz de eşitlik, adalet, özgürlük istiyoruz’ diye Arap ayaklanmaları başlamıştı” şeklinde konuştu.
Panelin sonunda Rektör Vekili Prof. Dr. Ali Gür tarafından Dr. Erhan Keleşoğlu ve Dr. Seda Altuğ’a günün anısına hediye takdim edildi.İHA
resim
GAÜN Öğretim Üyesi Doç.Dr. Mehmet Nuri Gültekin’in Başkanlığını yaptığı panelde, Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Erhan Keleşoğlu ve Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Seda Altuğ panelist olarak katıldılar.
Rektör Vekili Prof. Dr. Ali Gür’ün yanı sıra çok sayıda öğretim elamanı ve öğrencinin katıldığı panelin açılışında konuşan Doç. Dr. Mehmet Nuri Gültekin, Suriye’nin hepimizin çok yakın olduğu, iç içe yaşadığı ancak çok az bilgiye sahip olduğumuz yer olduğunu söyledi. Gültekin, Suriye’de yaşanan savaşa kadar Suriye’ye karşı kayıtsız kaldığımızı, bunun en büyük göstergesinin ise son üç yıl içerisinde medyada çıkan haberlerde ve siyasilerin söylemlerinde görmenin mümkün olduğunu ifade etti.
“Suriye içerisindeki savaşın sadece Beşar Esat ve muhalifler arasındaki savaş olmadığını düşünüyorum” diyen Dr. Erhan Keleşoğlu, “Bu küresel güçler ve bölgesel güçler arasındaki bir savaş ve ancak diplomasi ile çözülebilir ve bu bağlamda da bir ortaklaşmamın başladığını görüyoruz. Suriye’nin sadece Suriye olmadığını ve bölgesel istikrara da zarar vereceğini bilen güçler, Rusya ve Amerika başta olmak üzere bir araya gelmeye ve artık bu meseleyi kendi aramızda halledelim tarzı bir yaklaşıma girmenin arifesindediler” dedi.
Dr. Keleşoğlu, “Cenevre - 2’ye artık bütün taraflar davet ediliyor. Bölgesel güçler, Suriye içerisindeki güçler, Beşar Esat rejimi davet ediliyor ve diplomatik yolla çözüm arayışı gündeme geldi” diyerek, umut ediyorum ki, diplomatik çözüm ortaya çıkar” diye konuştu.
Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Seda Altuğ, “Arap ayaklanmaları, ilk Tunus’ta başlayan ve daha sonra Mısır ve Bahreyn’e giden, en son olarak da Suriye’de başlayan Arap ayaklanmaları aslında potansiyel olarak diktatörler tarafından rehin alınmış olan bu dönüştürücü ve değiştirici güçlerini yeniden kazanma olanağı sunuyordu. Toplumsal ayaklanma toplumun, halk sınıflarının tekrardan kendi güçlerini, kendi dönüştürme geçlerini tekrardan kullanarak, talepte bulunmalarıdır.‘Biz de varız, biz de değiştirmek istiyoruz, biz de eşitlik, adalet, özgürlük istiyoruz’ diye Arap ayaklanmaları başlamıştı” şeklinde konuştu.
Panelin sonunda Rektör Vekili Prof. Dr. Ali Gür tarafından Dr. Erhan Keleşoğlu ve Dr. Seda Altuğ’a günün anısına hediye takdim edildi.İHA
resim
GAÜN Öğretim Üyesi Doç.Dr. Mehmet Nuri Gültekin’in Başkanlığını yaptığı panelde, Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Erhan Keleşoğlu ve Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Seda Altuğ panelist olarak katıldılar.
RSS