ANASAYFA arrow right Güncel

Emekten ve halktan yana bir yerel yönetim istiyoruz

Emekten ve halktan yana bir yerel yönetim istiyoruz
YAYINLAMA: 24 Mart 2024 / 15.54
GÜNCELLEME: 24 Mart 2024 / 15.54

Şeffaf yönetim, şeffaf bütçe ve harcamalar halka açık olmalı… Kentleri sermaye için cennete, halk için cehenneme çeviren ekolojik talana ve tahribata yol açan tüm uygulamalar durdurulmalı

Türk Tabipler Birliği, KESK, DİSK, İnsan Hakları Derneği Antep Şubesi, Tilkiler Köyü Eğitim Kültür Sağlık ve Dayanışma Derneği, Çepnileri Derneği, Pir Sultan Abdal Derneği Antep Şubesi ve 78’liler Derneği’nin oluşturduğu Emek ve Demokrasi Güçleri, yerel seçimlere yönelik tutum belgesini düzenledikleri basın açıklaması ile duyurdu

Eğitim Sen Gaziantep Şube Başkanı Ömer Parlakçı, “Şeffaf yönetim, şeffaf bütçe ve harcamalar halka açık olmalı. Tüm bunlarda halkın katılımı, denetimi ve kararı olmalı. Yerel demokrasiyi geliştirmek, belediye yönetiminde halkın söz ve karar sahibi olmasını garantiye almanın bir aracı olarak Halk Meclisleri kurulması” dedi.

Emekten ve halktan yana bir yerel yönetim istediklerini ifade eden Parlakçı, “Ulaşımdan trafik sorunlarına, büyüme ve sanayileşmenin sonucu olarak karşımıza çıkan çevre sorunlarından ekolojik yıkıma, gittikçe güvensizleşen şehir yaşamından kadınlara çocuklara, dezavantajlı gruplara kadar yaşanılabilir güvenli bir kent hayatı oluşturmaya, işçisinden emekçisine sanatın, kültürün ve sosyal yaşamın paraya tahvil edilmeden ulaşılabilir hale getirilmesine kadar belediyeler bu saydıklarımızın yanı sıra başkaca görevleri de yerine getirmek zorundalar” açıklamasını yaptı.

Harcamaların tümü incelemek isteyen herkese açık olmalı

“Şehrimize ve geleceğimize sahip çıkıyoruz. Şiarımız akıl birliği, el birliği, güç birliği” diyen Parlakçı, “Yerel yönetimlerin gelir gider hesaplarıyla karar ve harcamalarına ilişkin bilgiler hiçbir şekilde gizli tutulmamalı, tümü, incelemek isteyen herkese açık olmalı. Bu amaçla, hesaplara, karar ve harcamalara ilişkin bilgiler aylık olarak iletişim araçları üzerinden halka duyurulmalı ve internet ortamında paylaşılmalı. Kent ve kent halkının yaşam ve çalışma koşullarını ilgilendiren her temel soruna ilişkin karar, halkın onayını almak ve onay verilmediği durumda geri çekilmek üzere, referandum yoluyla, kent halkının oyuna sunulmalı” ifadelerini kullandı.

Tüccar ve rant belediyeciliğinin karşıtı olarak halkçı belediyecilik hayata geçirilmeli

Belediyelerin şirket olmadığını, yerel kamusal hizmetlerin özelleştirilmesi, taşeronlaştırılması ve ticarileştirilmesinin kabul edilemez olduğunu dile getiren Parlakçı, “Kâr amaçlı üretim ve işletmeciliğin olduğu her yerde, halka hizmet değil, sömürü vardır. Kâr getirmediği için, belediyelerin sağlık, eğitim, ulaşım, beslenme, ısınma, konut, sosyal yardım ve kültür harcamaları kısıtlanmamalı.  Belediyeler, bu hizmetlerin halka nitelikli ve eşit bir şekilde ulaştırılmasını ve erişimini garantiye alır. Başta ekmek ve su fiyatı olmak üzere, toplu ulaşıma kadar belediye hizmetlerinin zamlanması ya da piyasaya müdahalesizlik ilke edinilerek tüketiciyi koruyacak fiyat belirleme ve tanzim satışlarının terk edilmesi kabul edilemez. Toplu ulaşım ve su kullanımı ile ilgili yoksul halkın temel ihtiyacı kadar olanı ücretsiz ya da ücretsize yakın olmalı. Üretici ve tüketici kooperatifleri teşvik edilmelidir. Üreticilerin ürünlerinin karşılığını alması, tüketicilerin ise ihtiyaçlarını en ucuz ve kolay şekilde karşılaması, tüccar/rant belediyeciliğinin karşıtı olarak halkçı belediyecilik hayata geçirilmeli” önerisinde bulundu.

Üniversite gençliğinin barınma sorunlarının ortadan kaldırılması için yurtlar açılmalı

Gençlerin sosyal, eğitsel, kültürel gelişmesinde ve sosyal alanda temsiliyeti için gençlik merkezleri kurarak, gençlerin gençlik meclislerinde örgütlenmesi ve temsilcilerinin halk meclislerinde yer almasının sağlanması gerektiğini sözlerine ekleyen Parlakçı, “İşsizlik, uyuşturucu bağımlılığı ve mafya çetelerinin cenderesinde olan gençlerimize meslek edindirme kursları, spor ve sağlık merkezleri, kültürel ve sanatsal gelişim olanakları sağlanmalı. Semtler, okullar, işletmelerde spor tesislerinin yapımını üstlenerek, seyir sporlarından çok gençliği kitlesel olarak içine çeken amatör ve kitlesel spor etkinliklerini desteklemeli. Öğrencilerin tarikat ve cemaatlerin eline bırakılmaması için;  üniversite gençliğinin barınma sorunlarının ortadan kaldırılması için yurtlar açılmalı. Üniversite ve Liseye geçiş sınavları için hazırlık ve kurs merkezleri açılmalı ve sayıları arttırılmalı” açıklamasında bulundu.

Ekolojik talana ve tahribata yol açan tüm uygulamalar durdurulmalı

Parlakçı, “Kentleri sermaye için cennete, halk için cehenneme çeviren ekolojik talana ve tahribata yol açan tüm uygulamalar durdurulmalı. Kentin gelecekte alacağı biçimi belirleyen nazım imar planları; üniversiteler, bilim insanları ve meslek örgütlerinin katılımıyla; nüfus artışı hareketleri ve kentin 50-100 yıllık gelişme olasılıkları gözetilerek yapılmalı. Bu planda elektrik, su, doğal gaz dağıtım şebekeleri, atık su/kanalizasyon, merkezi ısıtma, ulaşım ve toplu taşıma, yeşil alanlar, tarım arazileri, su havzaları, ormanlık alanların gözetilmeli ve korunmalı. Kentin kültürel dokusu ve kimliği korunmalı, halkın mutluluğu ve huzuru esas alınmalı. Kentlerin toplumsal mülkiyeti olan kamusal alanlar, sermayenin değil halkın yararına kullanılmalı” şeklinde konuşma yaptı.

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *