Her yıl bir önceki yıldan daha kurak geçmeye başladı

Ocak ve şubat ayında oluşacak aşırı soğuklar büyüyen ürünleri kurutabilir

Kentimizde hububat ekiminin tamamlandığını ve tohumların çimlenmesi kadar yağış olduğunu ancak yeterli olmadığını dile getiren Çolak, “Aralık ayımız kurak geçti. Geçen haftaki yağış bölge için yeterli değil ve geçen yıl ki gibi yine endişelenmeye başladık. Aralık ayında hava sıcaklıkları da mevsim normallerinin üstünde olduğundan ekinler beklemediğimiz derecede büyüdü, bu da bir tehlike arz ediyor. Çünkü ocak ve şubat ayında oluşacak aşırı soğuklar büyüyen ürünleri kurutabilir” uyarısında bulundu. 

Fırat’ın suyunun mutlaka Gaziantep çiftçisiyle buluşturulması lazım

2021 yılında ki kuraklığın sürdüğüne dikkat çeken Başkan Çolak, “Her yıl bir önceki yıldan daha kurak geçmeye başladı. Bu sorun göz ardı edilmeyecek bir durum. Devletin çiftçiyi su ile buluşturması gerekiyor. Fırat’ın suyunun mutlaka Gaziantep çiftçisiyle buluşturulması lazım. Şahinbey ilçemizde sadece yüzde 10-12 civarında sulu tarım yapılıyor. Bu oranı yüzde en az yüzde 60-70’e yükseltmeliyiz. Ancak sulu tarımla ile üretim 2-3 katına çıkarabiliriz. Her yıl yaşanan kuraklığın artık çiftçinin kaderi olmaktan çıkarılmalı" ifadelerini kullandı. 

Bu yıl da kuraklık yaşanırsa yine aynı sıkıntıyı yaşarız

Çolak, 2022 yılındaki hububat rekoltesinden umduklarını bulamadıklarının altını çizerken, “Dekar başına 25 kilogram tohum attık, ancak hasat zamanında sadece 20 kilogram ürün alabildik. Bu yıl da kuraklık yaşanırsa yine aynısı yaşarız. Dolayısıyla arpa ve buğday sıkıntısı yaşanacak ve bu ürünlerde dışa bağımlılık oluşacak. Bu sorunların çözmenin yolu sulu tarıma geçmek ile mümkün” sözünü yineledi. 

Üretim yapılan toprağımız bir metre bile artmazken, tam tersi her yıl azalıyor

Kuraklık Eylem Planı’nın bir an evvel hazırlanıp hayata geçirilmesinin kaçınılmaz olduğunu sözlerine ekleyen Çolak, “Hem kent hem de bölgemize değerli ve kıymetli topraklarımız bulunuyor. Çiftçinin şehirlere göç etmemesi gerektiğini söylüyoruz, lakin üretici köyde barınamayınca mecburen şehre göç etmek zorunda kalıyor. İlerleyen zamanlarda su gelmiş olsa bile tarlaları ekecek ve biçecek üretici bulunamayacak. Çiftçilerin sattığı tarlaları sanayiciler alıyor. Sanayici ise ekmek için değil yatırım için alıyor ve villa yapılıyor. Bu da üretim kaybı anlamına geliyor. Üretim yapılan toprağımız bir metre bile artmazken, tam tersi her yıl azalıyor. Böyle giderse ekecek toprak kalmayacak” diye belirtti.

 Tüm girdi maliyetleri yüzde 200-300 civarında arttı

Şahinbey Ziraat Odası Başkanı Ali Çolak, konuşmasını şu cümlelerle sonlandırdı: “Cumhurbaşkanımız gübre fiyatlarını ‘Yüzde 12 civarında indirim yapıp sabitleyeceğiz’ dedi fakat yeterli değil. Çünkü tüm girdi maliyetleri yüzde 200-300 civarında arttı. Bu artış üzerinden yüzde 12 indirim yapmak çiftçiye hiçbir fayda sağlamaz. Eski fiyat seviyesine indirilmese de en azından yarı fiyatına düşürülmesi ve o fiyatlardan sabitlenmesi lazım ki çiftçi üretim yapabilsin. Ayrıca şu anda ilaç kullanmadan tarım yapamıyoruz. Çiftçi ilaçlar çok pahalı olduğundan kullanamıyor. İlaç fiyatlarının da makul fiyata çekilip sabitlenmesi lazım.” Özer Karınca