Marketlerde satılmaya başlanan ucuz et konusunda bir açıklama da Gaziantep Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Kenan Seçkin’den geldi.
Ucuz et uygulamasının doğru bir uygulama olduğunu ifade eden Seçkin, kasapların da mağdur edilmemesi gerektiğini söyledi. “Ucuz et spekülasyonları önlemeyecek. Çünkü kasaplar et satamıyoruz diye ayaklanacaklar. Onun için de kasapların mağduriyetinin giderilmesi gerekmez mi? Kasapların bağırmalarını, spekülasyonları önlemek ve halka her zaman ucuz et yedirmek için tarım politikalarının yeniden gözden geçirilmesi gerekiyor” dedi.
Marketlerdeki ucuz etler
kısa süre içinde tükendi
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba’nın verdiği sözü tuttuğunu belirten Seçkin, “İki mağaza aracılığıyla ucuz et satışlarının başladığını ve kısa bir süre içinde de tükendiğini gördük. Demek ki halk ucuz eti tüketmek zorunda. Fakat satılan etlerin yerli mi yoksa ithal mi olduğunun net olarak belirtilmesi gerekiyor. Çünkü insanımız uygun kesimi yapılmayan hayvanın etini yeme taraftarı değil. Dolayısıyla dışarıdan gelen etlerin bakanlık tarafından İslami kurallara kesildiğini kontrol edildiğinin deklare edilmesi lazım ki halk ete daha çok rağbet etsin” ifadesini kullandı.
Devlet üretme çiftliklerinin
aktif hale getirilmesi gerek
Türkiye’nin yıllık et tüketiminin 1 milyon 150 bin ton olduğuna dikkat çeken Seçkin, “1 milyon ton et iç piyasadan 150 bin ton da dış piyasadan karşılanacağı söyleniyor. Ama şu anda ithalatımız 150 bin tonu geçmiş durumda. Demek ki biraz daha açığımız var. Her zaman taşıma değirmen ile su dönmez diyorum. Et ithalatı yaparak et açığımızı hiçbir zaman kapatamayız. Ülkenin nüfusu 40 milyon iken küçükbaş hayvan varlığımız 80 milyondu, şimdi 80 milyon nüfusumuz var ve küçükbaş hayvan varlığımız 30 milyon. Nüfus iki kat artmış, fakat hayvan varlığımız iki katından fazla azalmış. Onun için yerli üretimi arttıracak projeler gerçekleştirmemiz gerekiyor. Bakanlığın bu konuda çalışmalarının olduğunu duyduk, devlet üretme çiftliğinde damızlık hayvan varlığımız gün geçtikçe azaldı ve işletmelerin bir çoğu kapatıldı. Devlet üretme çiftliklerinin mutlaka aktif hale getirilmesi lazım. Kısacası yerli üretimi artırmadığımız zaman et ithalatına her zaman mahkumuz” şeklinde konuştu.
Tarım politikalarının
net olması gerekiyor
Et fiyatları düştüğü için insanların kırmızı ete olan talebinin artacağının altını çizen Seçkin, “Et fiyatlarının düşmesi serbest piyasadaki et fiyatlarının da aşağıya düşmesini sağladı. Ucuz etten önce 26 TL’ye kesilen karkas hayvanlar şu anda 24 TL’ye kesilmeye başladı. Türkiye genelinde et fiyatlarında yüzde 10 oranında düştüğünü görüyoruz. Ama daha düşmesi imkansız. Çünkü tarımsal girdiler, hayvan maliyeti var. Onun için hayvansal desteklerin yeniden gözden geçirilmesi iyi olur. Hayvansal tarım politikalarımız sürekli değişiyor. 6 ay önce süt fiyatları düşükken insanların yatırımı besiciliğe doğru kaydı, şu an ise süte dönüş başladı. Çünkü et fiyatları aşağıya düşünce kesim fiyatları da düştü. Onun için politikalarımızın net olması gerekiyor” diye açıklamalarda bulundu.
Ucuz et sağlanırsa
kasaplara da satarlar
Vatandaşın et yemesi için eti ucuz alması gerektiğini kaydeden Gaziantep Ziraat Mühendisi Odası Başkanı Kenan Seçkin, konuşmasına şöyle devam etti: “Ucuz et satışından büyük hipermarketler bundan pek etkilenmez. Ama kasapların geçim kaynağı et satışı. Vatandaş, eti devletin anlaşmalı olduğu yerlerden alınca, kasap et satamayacak. Dolayısıyla kasaplarında ayakta durması ve gözetlenmesi lazım. Bakanımız, kırmızı et sektöründekileri Ankara’da topladığında etin kesim fiyatlarının belli bir seviyeye çekilmesi konusunda görüş birliğine vardılar. Mutabık kalınanlar aşağı doğru çekilir, et fiyatları düşer, kasaplara da ucuz et girerse, onlarda ucuz et satar ve geçimlerini sağlarlar. Vatandaş da marketlerde kuyrukta beklemektense mahallesindeki kasaptan alır.”
“Yerli üretim teşvik edilmeli
ki ucuz et her zaman yensin”
Ucuz et uygulaması doğru olduğunu vurgulayan Seçkin, “Çünkü iç piyasa etin bir maliyeti var ve onun altına satamıyorsun. Ama et ithalatında belli vergilerimiz var. Vatandaş veya Et ve Balık Kurumu getirdiğinde vergi uygulamaları farklıdır. Et ve Balık Kurumu tarafından getirilen etlerde vergiler daha düşük. Daha düşük olunca et ucuza mal ediliyor, halkında et yemesi sağlanıyor. Yerli üretim teşvik edilmeli ki ucuz et her zaman yensin. Eğer teşvik edilmezse devlet zarar ederek et satar” ifadesini kullandı. Hüseyin Karataş
Ucuz et uygulamasının doğru bir uygulama olduğunu ifade eden Seçkin, kasapların da mağdur edilmemesi gerektiğini söyledi. “Ucuz et spekülasyonları önlemeyecek. Çünkü kasaplar et satamıyoruz diye ayaklanacaklar. Onun için de kasapların mağduriyetinin giderilmesi gerekmez mi? Kasapların bağırmalarını, spekülasyonları önlemek ve halka her zaman ucuz et yedirmek için tarım politikalarının yeniden gözden geçirilmesi gerekiyor” dedi.
Marketlerdeki ucuz etler
kısa süre içinde tükendi
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba’nın verdiği sözü tuttuğunu belirten Seçkin, “İki mağaza aracılığıyla ucuz et satışlarının başladığını ve kısa bir süre içinde de tükendiğini gördük. Demek ki halk ucuz eti tüketmek zorunda. Fakat satılan etlerin yerli mi yoksa ithal mi olduğunun net olarak belirtilmesi gerekiyor. Çünkü insanımız uygun kesimi yapılmayan hayvanın etini yeme taraftarı değil. Dolayısıyla dışarıdan gelen etlerin bakanlık tarafından İslami kurallara kesildiğini kontrol edildiğinin deklare edilmesi lazım ki halk ete daha çok rağbet etsin” ifadesini kullandı.
Devlet üretme çiftliklerinin
aktif hale getirilmesi gerek
Türkiye’nin yıllık et tüketiminin 1 milyon 150 bin ton olduğuna dikkat çeken Seçkin, “1 milyon ton et iç piyasadan 150 bin ton da dış piyasadan karşılanacağı söyleniyor. Ama şu anda ithalatımız 150 bin tonu geçmiş durumda. Demek ki biraz daha açığımız var. Her zaman taşıma değirmen ile su dönmez diyorum. Et ithalatı yaparak et açığımızı hiçbir zaman kapatamayız. Ülkenin nüfusu 40 milyon iken küçükbaş hayvan varlığımız 80 milyondu, şimdi 80 milyon nüfusumuz var ve küçükbaş hayvan varlığımız 30 milyon. Nüfus iki kat artmış, fakat hayvan varlığımız iki katından fazla azalmış. Onun için yerli üretimi arttıracak projeler gerçekleştirmemiz gerekiyor. Bakanlığın bu konuda çalışmalarının olduğunu duyduk, devlet üretme çiftliğinde damızlık hayvan varlığımız gün geçtikçe azaldı ve işletmelerin bir çoğu kapatıldı. Devlet üretme çiftliklerinin mutlaka aktif hale getirilmesi lazım. Kısacası yerli üretimi artırmadığımız zaman et ithalatına her zaman mahkumuz” şeklinde konuştu.
Tarım politikalarının
net olması gerekiyor
Et fiyatları düştüğü için insanların kırmızı ete olan talebinin artacağının altını çizen Seçkin, “Et fiyatlarının düşmesi serbest piyasadaki et fiyatlarının da aşağıya düşmesini sağladı. Ucuz etten önce 26 TL’ye kesilen karkas hayvanlar şu anda 24 TL’ye kesilmeye başladı. Türkiye genelinde et fiyatlarında yüzde 10 oranında düştüğünü görüyoruz. Ama daha düşmesi imkansız. Çünkü tarımsal girdiler, hayvan maliyeti var. Onun için hayvansal desteklerin yeniden gözden geçirilmesi iyi olur. Hayvansal tarım politikalarımız sürekli değişiyor. 6 ay önce süt fiyatları düşükken insanların yatırımı besiciliğe doğru kaydı, şu an ise süte dönüş başladı. Çünkü et fiyatları aşağıya düşünce kesim fiyatları da düştü. Onun için politikalarımızın net olması gerekiyor” diye açıklamalarda bulundu.
Ucuz et sağlanırsa
kasaplara da satarlar
Vatandaşın et yemesi için eti ucuz alması gerektiğini kaydeden Gaziantep Ziraat Mühendisi Odası Başkanı Kenan Seçkin, konuşmasına şöyle devam etti: “Ucuz et satışından büyük hipermarketler bundan pek etkilenmez. Ama kasapların geçim kaynağı et satışı. Vatandaş, eti devletin anlaşmalı olduğu yerlerden alınca, kasap et satamayacak. Dolayısıyla kasaplarında ayakta durması ve gözetlenmesi lazım. Bakanımız, kırmızı et sektöründekileri Ankara’da topladığında etin kesim fiyatlarının belli bir seviyeye çekilmesi konusunda görüş birliğine vardılar. Mutabık kalınanlar aşağı doğru çekilir, et fiyatları düşer, kasaplara da ucuz et girerse, onlarda ucuz et satar ve geçimlerini sağlarlar. Vatandaş da marketlerde kuyrukta beklemektense mahallesindeki kasaptan alır.”
“Yerli üretim teşvik edilmeli
ki ucuz et her zaman yensin”
Ucuz et uygulaması doğru olduğunu vurgulayan Seçkin, “Çünkü iç piyasa etin bir maliyeti var ve onun altına satamıyorsun. Ama et ithalatında belli vergilerimiz var. Vatandaş veya Et ve Balık Kurumu getirdiğinde vergi uygulamaları farklıdır. Et ve Balık Kurumu tarafından getirilen etlerde vergiler daha düşük. Daha düşük olunca et ucuza mal ediliyor, halkında et yemesi sağlanıyor. Yerli üretim teşvik edilmeli ki ucuz et her zaman yensin. Eğer teşvik edilmezse devlet zarar ederek et satar” ifadesini kullandı. Hüseyin Karataş