Antep Demokratik Kadın Platformu, Boğaziçi Üniversitesi’nde Nureddin Yıldız’ın konuşmacı olarak davet edilmesini protesto eden öğrencilere yönelik baskıların kabul edilemez olduğunu ifade etti
Platform Sözcüsü Serpil Dağdemir, ‘’İçimiz yanarak söylüyoruz ki, tüm haklarda olduğu gibi genel çocuk hakları konusunda her gün çok daha geriye gitmekteyiz. Çocuk yaşta, “çocuk yaptırma” politikalarına asla izin vermeyeceğiz. Çocukların çocukluklarını, bedenlerini heba eden her tür istismarı teşhir edeceğiz ve bu girişimlere karşı durmaya devam edeceğiz’’ dedi.
Çocuk istismarı kamuya açık
alanlarda açıkça dile getiriliyor
Günümüzde çocuk istismarını meşrulaştırmaya yönelik söylemlerin kamuya açık alanlarda ve üniversitelerde açıkça dile getirildiğini kaydeden Dağdemir, ‘’6 yaşındaki bir çocuk evlenebilir denebiliyor. Bunu söyleyen kişi üniversite kürsülerinde sahneye çıkarılıyor, buralara davet ediliyor. Bu kişilerin çocuğa yönelik her tür istismarı ve şiddeti besledikleri bilinmeli. Evlilik yoluyla çocuk istismarının yaygınlaşmasına ve meşrulaştırılmasına ortam hazırlayan konuşmalarıyla söz alan kişi en son Boğaziçi Üniversitesi'ne konuşmacı olarak davet edilmişti. Bu tablo, karanlık zihniyetin çocukların ve hepimizin geleceğini karartma tablosu ve hepimizin yaşamını tehlikeli hale getirirken, aynı zamanda istismarın normalleşmesine ve yaygınlaşmasına hizmet eden girişim’’ şeklinde konuştu.
Öğrencilerin sesini kısma
biçimindeki baskılar hukuk dışıdır
Dağdemir, ‘’13 Mayıs günü, Boğaziçi Üniversitesi'nde öğrenciler, çocukların cinsel sömürüsü ve istismarını yaygınlaştıran ve de çocuk evliliğini teşvik eden anlayışa karşı durmuşlardır. Demokratik tepkilerini ortaya koyan öğrencileri susturma, öğrencilerin sesini kısma biçimindeki baskılar hukuk dışıdır. Demokratik üniversite zeminini yok sayan; özgür, özerk, bilimsel üniversite anlayışıyla bağdaşmayan üniversite hedefi ülkenin geleceğine yarar katmayacak’’ şeklinde konuştu.
Dağdemir, ‘’Siyasal iktidar, 2020 yılında çocuğa yönelik istismar suçu tanımlayan 103. Maddede yeniden değişikliğe gitmiş ve evlilik durumunda istismara yönelik cezai sorumluluğun ortadan kaldırılıp, bu suça dolaylı af getirme durumu yaratılmış. Bu değişim topluma sunulurken mağduriyeti ortadan kaldırma amacı olarak tanımlanmıştır. Ancak biz biliyoruz ki bu değişiklik çocuğun tecavüz ve istismara maruz kalmasının zeminini daha çok yaygınlaştıracak ve cinsel şiddet koşullarını güçlendirecek’’ uyarısında bulundu.