Aile Hekimliği Uygulama Yönetmeliği değişti
16 Mayıs’ta Aile Hekimliği Uygulama Yönetmeliği’nin değiştiğini ifade eden Gaziantep-Kilis Tabip Odası Başkanı Hamza Ağca, “Her Aile Hekimliği’nde bebek dostu birimlere, binalara kamera takılacak. Vatandaş kendi Aile Hekimini internetten seçebilecek. Bu şekilde değişiklikler var. Sonuç olarak Sağlık Bakanlığı Aile Hekimliği’nden umudunu kestiğini görüyoruz. Bunun halkımıza da yararı yok, çalışanlara da yararı yok. Bakanlık niteliği arttırma yönünde çaba göstermeli” dedi.
Aile Hekimliği’nin hukuki
alt yapısı yeterli değil
Ağca, “Aile Hekimliği halen kanunu olan bir hizmet şekli ve aşağı yukarı 10 yıldan beri ülkemizde uygulanıyor. Ama bir türlü Aile Hekimliği kanunu çıkmadı ve halen pilot kanun olarak devam ediyor. Dolayısıyla da Aile Hekimliği’nin hukuki alt yapısı yeterli değil. Bakanlık bunu bildiği halde düzenlemeyi yapmıyor” şeklinde konuştu.
Kaliteyi ve niteliği
düşüren uygulamalar
“Aile Hekimliği’nde önceden çalışanların doğumu kontrol etmesi ve tedbir alması için sertifikalar alması gerekiyordu” diyen Ağca, “Bu sertifikaların alınması zorunluluğunu kaldırdı. Bu hizmetin kalitesini düşüren bir şey ve doğru bulmuyoruz. Dolayısıyla da kaliteyi ve niteliği düşüren uygulamalar. Nihayetinde Aile Hekimliği’nin demokratik kitle örgütleriyle değerlendirilmesi ve niteliğinin ön plana çıkartılması şart. Çünkü Avrupa ve Amerika da öyle olduğunu görüyoruz. Oysaki bizim uygulamamızda nitelik geri plana atılmış. Ben yaptım oldu, mantığıyla günü kurtarma yaklaşımında olduğunu görüyoruz ve bunun da doğru olmadığını söyleyebilirim” diye konuştu.
Binanın dolanımını ve çalışanların
bilgisini arttırmak lazım
Yönetmelikte sadece imaj değişikliğinin yapıldığını belirten Ağca, “Yapılan değişikler hizmetin kalitesiyle ilgili olumlu yönde değil aksine kalitesini niteliğini düşüren değişiklikler. Vatandaş Aile Hekimliği’nden bundan sonra yeterli kadar hizmet alamayacağı için daha az başvuracak. Binanın dolanımını ve çalışanların bilgisini arttırmak lazım ki vatandaş buralara başvursun, hastanelerin iş yükü azalsın, hastalık ve tedavi maliyetimiz azalsın. Bunlar göz ardı edilmiş ve tamamen göz boyamaya yönelik hareketler bunlarda sonuçta uzun vade de yararlı olmayacak” ifadesini kullandı.
500 Aile Hekim’inin yüzde 20’si
kiraladıkları binalarda çalışıyor
Aile hekimliklerinin 2010 yılına kadar sadece kamu binalarında hizmet verdiğinin altını çizen Gaziantep-Kilis Tabip Odası Başkanı Hamza Ağca, “ Daha sonra yine bakanlığın değişikliği ile dışarıdan dükkan kiralayarak veya bina kiralayarak hizmet verilmesiyle buraların Aile Sağlığı Merkezi olabilmesi mümkün hale geldi. 500 Aile Hekim’inin yüzde 20’si kamu binalarında çalışmak yerine kiraladıkları binalarda çalışıyor. Bu binalarda çoğunlukla hizmete uygun binalar değil” şeklinde açıklama yaptı.
Bunların hayata geçmesi lazım
Kamu dışında açılan Aile Hekimleri’nin sadece günlük işleri yapmaya yönelik olduğunu kaydeden Ağca, “Hastaya aşı yapabilir veya ilaçları yeniden yazılabilirler. Ama gün içerisinde gerekli olan hasta gözetimini o anda acil olabilecek olan vakanın gerekli tedavisini bazı solunum hastalıklarının ilaç alması gerektiği durumda o ilacı almasını veya bazı kalp hastalıklarının acil olması durumun da tedavisini sağlayabilecek alt yapısı ve dolanımı yok. Bakanlık bunu çok iyi biliyor ve bununla ilgili projeleri var. Ama bu bir türlü hayata geçmiyor. Bunların hayata geçmesi lazım” diye konuştu. Hüseyin Karataş
16 Mayıs’ta Aile Hekimliği Uygulama Yönetmeliği’nin değiştiğini ifade eden Gaziantep-Kilis Tabip Odası Başkanı Hamza Ağca, “Her Aile Hekimliği’nde bebek dostu birimlere, binalara kamera takılacak. Vatandaş kendi Aile Hekimini internetten seçebilecek. Bu şekilde değişiklikler var. Sonuç olarak Sağlık Bakanlığı Aile Hekimliği’nden umudunu kestiğini görüyoruz. Bunun halkımıza da yararı yok, çalışanlara da yararı yok. Bakanlık niteliği arttırma yönünde çaba göstermeli” dedi.
Aile Hekimliği’nin hukuki
alt yapısı yeterli değil
Ağca, “Aile Hekimliği halen kanunu olan bir hizmet şekli ve aşağı yukarı 10 yıldan beri ülkemizde uygulanıyor. Ama bir türlü Aile Hekimliği kanunu çıkmadı ve halen pilot kanun olarak devam ediyor. Dolayısıyla da Aile Hekimliği’nin hukuki alt yapısı yeterli değil. Bakanlık bunu bildiği halde düzenlemeyi yapmıyor” şeklinde konuştu.
Kaliteyi ve niteliği
düşüren uygulamalar
“Aile Hekimliği’nde önceden çalışanların doğumu kontrol etmesi ve tedbir alması için sertifikalar alması gerekiyordu” diyen Ağca, “Bu sertifikaların alınması zorunluluğunu kaldırdı. Bu hizmetin kalitesini düşüren bir şey ve doğru bulmuyoruz. Dolayısıyla da kaliteyi ve niteliği düşüren uygulamalar. Nihayetinde Aile Hekimliği’nin demokratik kitle örgütleriyle değerlendirilmesi ve niteliğinin ön plana çıkartılması şart. Çünkü Avrupa ve Amerika da öyle olduğunu görüyoruz. Oysaki bizim uygulamamızda nitelik geri plana atılmış. Ben yaptım oldu, mantığıyla günü kurtarma yaklaşımında olduğunu görüyoruz ve bunun da doğru olmadığını söyleyebilirim” diye konuştu.
Binanın dolanımını ve çalışanların
bilgisini arttırmak lazım
Yönetmelikte sadece imaj değişikliğinin yapıldığını belirten Ağca, “Yapılan değişikler hizmetin kalitesiyle ilgili olumlu yönde değil aksine kalitesini niteliğini düşüren değişiklikler. Vatandaş Aile Hekimliği’nden bundan sonra yeterli kadar hizmet alamayacağı için daha az başvuracak. Binanın dolanımını ve çalışanların bilgisini arttırmak lazım ki vatandaş buralara başvursun, hastanelerin iş yükü azalsın, hastalık ve tedavi maliyetimiz azalsın. Bunlar göz ardı edilmiş ve tamamen göz boyamaya yönelik hareketler bunlarda sonuçta uzun vade de yararlı olmayacak” ifadesini kullandı.
500 Aile Hekim’inin yüzde 20’si
kiraladıkları binalarda çalışıyor
Aile hekimliklerinin 2010 yılına kadar sadece kamu binalarında hizmet verdiğinin altını çizen Gaziantep-Kilis Tabip Odası Başkanı Hamza Ağca, “ Daha sonra yine bakanlığın değişikliği ile dışarıdan dükkan kiralayarak veya bina kiralayarak hizmet verilmesiyle buraların Aile Sağlığı Merkezi olabilmesi mümkün hale geldi. 500 Aile Hekim’inin yüzde 20’si kamu binalarında çalışmak yerine kiraladıkları binalarda çalışıyor. Bu binalarda çoğunlukla hizmete uygun binalar değil” şeklinde açıklama yaptı.
Bunların hayata geçmesi lazım
Kamu dışında açılan Aile Hekimleri’nin sadece günlük işleri yapmaya yönelik olduğunu kaydeden Ağca, “Hastaya aşı yapabilir veya ilaçları yeniden yazılabilirler. Ama gün içerisinde gerekli olan hasta gözetimini o anda acil olabilecek olan vakanın gerekli tedavisini bazı solunum hastalıklarının ilaç alması gerektiği durumda o ilacı almasını veya bazı kalp hastalıklarının acil olması durumun da tedavisini sağlayabilecek alt yapısı ve dolanımı yok. Bakanlık bunu çok iyi biliyor ve bununla ilgili projeleri var. Ama bu bir türlü hayata geçmiyor. Bunların hayata geçmesi lazım” diye konuştu. Hüseyin Karataş