ANASAYFA arrow right 20 Yıl Önce

82 yılda nereden nereye gel(eme)dik?

82 yılda nereden nereye gel(eme)dik?
YAYINLAMA: 07 Ekim 2024 / 16.13
GÜNCELLEME: 07 Ekim 2024 / 16.13

Bir yanda, Atatürk'ün kurduğu ve çağdaş medeniyet seviyesine yükseltmek istediği Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk yılları. Her fotoğraf karesinde Atatürk'ün yanında çağdaş görüntüsüyle Türk kadını var. Diğer yanda ise, aradan geçen 82 yılın sonunda, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın türbanlı eşi ile verdiği bu görüntüler, tüm dünyayı olduğu gibi laik Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşayan çağdaş insanları da gelecek konusunda endişeye düşürüyor. Artık Suriye, Ürdün gibi Arap ülkelerinin, Etiopya gibi Afrika ülkelerinin devlet ve hükümet başkanlarının eşleri, çağdaş görüntüler verirken. Türkiye Cumhuriyeti'nde gelinen noktadan kaygılanmamak mümkün mü diyor ve sözü Büyük Önder Atatürk'e bırakıyoruz:

Dinimiz kadının erkekten geri kalmasını talep etmiyor

"Bizim dinimiz hiçbir vakit kadınların erkeklerden geri kalmasını talep etmemiştir. Allah'ın emrettiği şey, erkek ve kadının beraber olarak ilim ve bilgiyi kazanmasıdır. Kadın ve erkek bu ilim ve bilgiyi aramak ve nerede bulursa oraya gitmek ve onunla donanmak mecburiyetindedir. İslâm ve Türk tarihi tetkik edilirse görülür ki, bugün kendimizi bir türlü kayıtlarla bağlı zannettiğimiz şeyler yoktur. Türk sosyal hayatında kadınlar ilim ve bilgi yönünden ve diğer hususlarda erkeklerden asla geri kalmamışlardır. Belki daha ileri gitmişlerdir?"

Mümkün müdür ki bir toplumun yarısı topraklara zincirlerle bağlı kaldıkça diğer kısmı göklere yükselebilsin

"Türk milleti çok büyük vakalarla ispat etti ki, yenilik sever ve inkılâpçı bir millettir. Son senelerden önce de milletimiz yenileşme yolları üzerinde yürümeğe, sosyal inkılâba teşebbüs etmemiş değildir. Fakat hakiki neticeler görülemedi. Bunun sebebini araştırdınız mı? Bence sebep işe esasından, temelinden başlanmamış olmasıdır. Bu hususta açık söyleyeceğim: Bir toplum, bir millet, erkek ve kadın denilen iki cins insandan meydana gelir. Kaabil midir ki bir kütlenin bir parçasını ilerletelim, diğerine müsamaha edelim de kütlenin hepsi yükselme şerefine erişebilsin? Mümkün müdür ki bir topluluğun yarısı topraklara zincirlerle bağlı kaldıkça diğer kısmı göklere yükselebilsin? Şüphe yok yükselme adımları, dediğim gibi, iki cins tarafından beraber, arkadaşça atılmak ve ilerleme ve yenilik alanında birlikte yol alınmak gerektir. Böyle olursa inkılâp muvaffak olur?"

Bizim toplumumuz için ilim ve teknik gerekli ise bunları aynı derecede hem erkek, hem de kadınlarımızın edinmeleri lazımdır

"Bizim toplumumuzun başarı gösterememesinin sebebi kadınlarımıza karşı gösterdiğimiz ilgisizlik kusurdan doğmaktadır. İnsanlar dünya- ya alnında yazılı olduğu kadar yaşamak için gelmişlerdir. Yaşamak demek faaliyet demektir. Bu sebeple bir toplumun bir organı faaliyette bulunurken diğer organı işlemezse o toplum felç olmuştur. Bir toplumun hayat çalışması ve muvaffak olması için çalışmanın ve muvaffak olabilmenin bağlı olduğu bütün sebep ve şartları benimsemesi gerekir. Bundan ötürü bizim toplumumuz için ilim ve teknik gerekli ise bunları aynı derecede hem erkek, hem de kadınlarımızın edinmeleri lazımdır. Malûmdur ki, her safhada olduğu gibi sosyal hayatta dahi iş bölümü vardır. Bu umumi iş bölümü arasında kadınlar kendilerine ait olan vazifeleri yapacakları gibi aynı zamanda sosyal topluluğun refahı, saadeti için gerekli gündelik çalışmaya dahil olacaklardır. 1923"

Yorumlar
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *