Sanat insan beyninin bir gereksinimidir
Sanatın toplum için yapıldığını, toplumdan uzaklaşmasının yerine toplumun sanatı anlaması ve yakınlık duyması için alternatifler bulunması gerektiğine dikkat çeken Muammer Durmuş, “Sanatın toplumdan uzaklaşmasına seyirci kalmaktansa, bir an önce yakınlaştırıcı süreci hızlandırmak gerekir. Bunun için görsel ve yazılı basın sanata ve sanat olaylarına daha çok yer ayırmalı. Gazetelerde sanat yazıları ve köşelerine daha fazla yer ayrılarak, belli bir kitlenin yakalanmasına ön ayak olunabilir. Sanatın da diğer ihtiyaçlar gibi insan beyninin bir gereksinimi olduğu insanların akıllarının bir köşesine yazılabilir. Aksi halde kendisine sanatı anlatacak, öğretecek kimseler olmasına rağmen ‘seviyorum, ama anlamıyorum’ diyen insanlar daha da artar. Çünkü sanat, yaşamın içerisinde bütünlüğü sağlayan, güzelliği yansıtan bir uğraştır” şeklinde açıklama yaptı.
Çağdaş resim alanında çok büyük adımlar atıldı
Halkın resim deyince sadece geleneksel resmi anladığını, oysa çağdaş resim alanında çok büyük adımlar atıldığını belirten Muammer Durmuş, “Halkımız halen geleneksel resim anlayışını benimsiyor. Oysa resim bugün boyut kazanmış durumda. Çağdaş resim alanında çok büyük adımlar atıldı. Bugün geleneksel resim anlayışıyla çağdaş resim anlayışı arasında büyük kopukluklar var. Geleneksel resimden çağdaş resme geçilemediği için resim halktan koptu. İşin daha üzücü bir tarafı sadece halktan değil, aydın insanlardan da koptu” diye konuştu.
Anlamamanın ardına sığınıp giderek uzaklaşıyorlar
Uzun süredir ihmal edilmiş sanat dallarından olan resmi anlamayan halkın anlamak için de bir çaba sarf etmediğini, anlamamanın ardına sığınarak güzel sanatlardan uzaklaştığına dikkat çeken Durmuş, “İnsanlar, resimden anlamadığı gibi anlamak için en ufak bir çaba ya da gayret sarf etmiyor. Sadece, ‘Aslında ben resmi seviyorum ama anlamam’ demekle yetiniyor. Oysa öğrenmek istemediği hiçbir konuyu tabii ki anlayamaz. İlk başta anlamaması çok normal, ancak anlama konusunda en ufak bir gayret yok. ‘Severim ama anlamam’ böyle bir mantık, böyle bir anlayış, hiçbir uygar toplum insanında olmaz. Ama bizim ülkemizde çok normal. Hiç ummadığınız, toplumda aydın geçinenlerin bile diline doladığı bir mazeret” diye konuştu.
Sanatla izleyici arasındaki uçurum her geçen gün artıyor
Durmuş, resim karşısındaki tepki ve duyarlılığın yetersiz olduğunu da vurgularken, “Sanat konusunda toplumun önünde olması gereken insanların tavrı insanı üzüyor. Hele bir de sergilere katılıp, resmi ve sanatı sevdiğini söyleyen insanların sanatı sadece seyirlik olarak değerlendirip, somut bir ürün beklemeleri çok garip. Hal böyle olunca sanatla izleyici arasındaki uçurum her geçen gün artıyor. Sanat her gün biraz daha hedef kitlesinden uzaklaşıyor” dedi.