Tıklım tıklım kalabalığıyla akıllara kazınan sebze pazarının son 2 yıldır sinek avladığı, pazar esnafının zamanının büyük bölümünü meyve ve sebzeleri önce dizip sonra toplamakla geçirdiği belirtildi.
Onlarca hamalın çalıştığı pazar yerinde sadece iki hamalın kaldığı, pazarcı esnafının Bağ-Kur primlerini ve taksitlendirdikleri vergi borcunu ödemekte ciddi sıkıntılar yaşadığı açıklandı.
Sebze pazarında yaprak kıpırdamıyor
20 yıldır pazarda esnaflık yapan Celal Yavuz, 20 yılın en kötü iki yılını geçirdiklerini, her gün işlerin açılması ümidiyle kepenk kaldırdıklarını ancak aynı hayal kırıklığıyla evin yolunu tuttuklarını söyledi. Yavuz, pek çok sebze ve meyvenin önceki yılki fiyatlardan ya da daha ucuza satılmasına rağmen satışta sıkıntı yaşadıklarını belirtirken, “Kilosu 250 bin liradan satılan salatalık, domates, kabak, patlıcanın bile yüzüne bakan yok. Geçmiş yıllarda pazara gelen insanlar fiyatını bile sormadan her üründen 3-4 kilo alırdı. Fakat şimdi pazara gelenler, buradaki tüm sebze ve meyvelerin fiyatını soruyor, ondan sonra da yarım, bilemedin bir kilo alıp gidiyor” dedi.
20 yılın en kötü iki yılını geçiriyoruz
“20 yıldır bu işi yapıyorum. 20 yılın en kötü iki yılını yaşıyoruz” diyen Yavuz, “Geçen yıldan bu yana kadar yaprak kıpırdamıyor. Eskiden pazarda yürümekte zorlanır, sağa sola dönerken sıkıntı yaşardık. Ancak şimdi değil kalabalık bir iki kişi pazara gidecek olsa, sevinip hemen ne istediğini soruyoruz. Günün büyük bölümünü meyve ve sebzeleri dizmekte geçiriyoruz. Tüm bunlara rağmen ayakta kalmak zorunda olduğumuzu biliyoruz ve direniyoruz. Vergi borcunu taksitlendirdik birinci taksitini çok zor ödedik, ikinci taksit geldi nasıl ödeyeceğimizi düşünüyoruz. Bağ-Kur primini ödemekte sıkıntı çekiyoruz. İşi ne devam ettireceğimizi biliyoruz ne de bırakacağımızı. Deyim yerindeyse yarı yolda kaldık” diye konuştu.