CHP Gaziantep Milletvekili ve Turizm eski Bakanı Abdulkadir Ateş, CHP olağanüstü kurultayında konuşulması gereken o kadar çok konu bulunmasına rağmen, tek sorunun genel başkanlık sorunu gibi anlaşıldığını, bunun da kurultayın verimli geçmesini engellediğini söyledi. CHP Milletvekili ve Devlet eski Bakanı Mustafa Yılmaz ise, muhaliflerin kendi aralarında lider belirlemeden delegeye gitmesinin Baykal’ı başarılı çıkardığını söyledi.
Lidersiz hareket başarıya ulaşamıyor
CHP Gaziantep Milletvekili ve Devlet eski Bakanı Mustafa Yılmaz, güven oylamasından Deniz Baykal’ın çıkacağından şüphe duymadığını, çünkü muhalif hareketin lidersiz yola çıkarak baştan kaybettiğini söyledi.
Yılmaz, “Güven oylamasında bir muhalefet kanadı, bir de Deniz Bey’in olduğu grup vardı. Kurultay öncesi tahmin ettiğimiz gibi Deniz Baykal başarılı çıktı. Muhalefetin başarısız çıkmasının nedeni lider adayı olmamasıydı. Lider adayının olmadığı bir yerde bir hareket başarılı olmaz. Güven oylaması sonucunda delegeler, gelecek adayı bilse sonuç daha farklı olabilirdi” dedi.
Boşalan yere kimin geleceği belli değildi
Güven oylaması sonucunda muhalif kanattan boşalan yere kimin geleceğinin belli olmamasının hareketi başarısız kıldığını yineleyen Yılmaz, “Muhalif grubun içinde Celal Doğan da dahil sekize yakın aday vardı ve bunlar şimdiden anlaşamıyor. Bu adaylar halen bire düşmüş değil. Bu durumun da gösterdiği gibi lidersiz bir hareket başarıya ulaşamıyor. Baykal, elbette CHP genel başkanlığına kazıkla çakılmış değil, her lider gidebilir, Baykal da gidebilir. Yeter ki delege ondan boşalan yeri kimin dolduracağını bilsin ve bu liderin partiyi iktidara taşıyacağına inansın. Muhalif grupta liderin belli olmamasından dolayı, sonuç baştan belliydi. Görülüyor ki, lidersiz hareket de başarısız oluyor” şeklinde açıklama yaptı.
Ortada bir başka aday ismi yoktu
“Ortada lider olmadığı için yapılan oylamada Baykal’ın karşısında kimse yoktu” diyen Yılmaz, ‘Bir tarafta boş var, bir tarafta Deniz Baykal. Biz Baykal’ı götürelim de sonraya Allah büyük’ mantığıyla hareket edilemez. Sonra bunun sonucunda yağmurdan kaçarken doluya uğramak daha var. Bu durumun farkında olan delege, boşa değil Baykal’a oy verdi. Çünkü ortada bir başka aday ismi yoktu. Yeni genel başkanın çok daha kötü olmayacağını kim garanti edebilir?” diye konuştu.
“Benim için partinin büyümesi önemli”
Liderin belli olmamasından dolayı Baykal’a oy verdiğini belirten Yılmaz, “Bir tarafta hiçbir isim yok bir tarafta CHP Genel Başkanı Baykal. Sonuçta güven oylaması yapan partinin Genel Başkanı. Bu şartlarda Genel Başkan Baykal’ın yüzüne karşı yok demek uygun değildi. Bu demek değildir ki Baykal’dan başka lider kalmamıştır. Ne zaman halkın sevdiği, inandığı, partiyi iktidar yapabilecek bir aday çıkarsa, onu destekleyebiliriz. Her koşulda Baykal’a oy vereceğim diye bir kural yok. Benim için partinin büyümesi önemli” dedi.
“Adayın yok, ama sen kötüsün” le olmaz
Muhalefet hareketinin lidersiz yola çıkmaktan dolayı kaybettiğini, lidersiz hareketlerin kaç kez yapılırsa yapılsın başarısız olacağını vurgulayan Yılmaz, “Bir köyde ya da mahallede muhtar seçecekseniz bile karşısına bir muhtar adayı korsunuz. ‘Adayım yok, önerim yok, ama sen kötüsün ve gitmelisin’ demek akıllı bir hareket değildir. Lidersiz hareketin olmayacağı bir kez daha teyit edildi” dedi.
Verimli kurultay yapılması engellendi
CHP olağanüstü kurultayında konuşulması gereken o kadar çok konu bulunmasına rağmen, sanki bir tek sorun genel başkanlık sorunuymuş gibi algılandığını belirten CHP Gaziantep Milletvekili ve Turizm eski Bakanı Abdulkadir Ateş, “Olağanüstü kurultay çağrısını CHP Genel Başkanı Deniz Baykal yaptı ve gündemi de kendisi belirledi. Öyle apar topar bir durum oldu Genel Başkan Baykal’ın belirlediği konunun dışına çıkmadı. Oysa CHP’nin konuşması gereken çok önemli konular vardı. Fakat sadece genel başkanlık sorunu varmış gibi, Baykal sadece güven oylaması istedi. Genel Başkan Baykal'ın bu tavrı tabiatıyla bizim, verimli kurultay yapmamızı engelledi” dedi.
Partinin son seçimlerde aldığı başarısızlıklar konuşulmalıydı
“Halbuki CHP’de bugün en başta konuşulması gereken konulardan biri anti demokratik tüzük maddelerinin değiştirilmesi ve kaldırılması konusunda bir adım atılmasıydı” diyen Ateş, “Partinin birkaç seçimden beri son yerel seçimler dahil olmak üzere başarısızlığının konuşulmasıydı. Bu başarısızlığın nedenleri araştırılıp çözüm yolları bulunması ve önerilmesi tartışılmalıdır. Ama yazık ki bunlar mümkün olmadı” diye konuştu.
Muhalifler ihanetle suçlanmamalı
Parti içindeki muhalefetin olumsuzluk olarak değerlendirilmemesi aksine, muhalefetin partiyi canlı ve diri tutan bir zenginlik olduğunu vurgulayan Ateş, “Şimdi muhalif grup dediğimiz gruba gelince, muhalifliği olumsuzluk ifade etmiyor, bu durumu olumsuz bir gelişme olarak almıyorum. Özellikle bir siyasi partinin canlı, diri kalabilmesi için ve yeniliklere açık olabilmesi için mutlaka içerisinde farklı düşünen insanların olması lazım. Bu bir zenginliktir, diriliktir, canlılıktır ve yaratıcılığı artırır. Ama bu konuyu genel merkez sanki partiye ihanetmiş gibi algıladığı için böyle bir olanağı da CHP kullanıyor şeklinde açıklama yaptı.
“Baykal'a ret oyu kullandım”
Baykal için ret oyu kullandığını açıklayan Ateş, “Partililerimiz, mevcut genel başkanın yüzüne karşı ‘Biz seni istemiyoruz’ demekten imtina etti. Ancak bu kurultayı da Sayın Baykal istedi. Bu nedenle de ben kendi düşüncelerimi CHP terbiyesi ve tüzüğünün bize verdiği hak ve mükellefiyetler doğrultusunda açıkladım. Genel Başkan Baykal’a bu oylama sırasında mevcut yönetim biçiminin ve uygulanan politikaların yanında olmadığımı, bu nedenle de ret oyu verdiğimi ifade ettim. Bazı arkadaşlarımız ise bu olumsuzlukları yönetimle paylaşma konusunda aynı fikirde olmayıp oylamayı boykot ederek kendilerini ifade etti” diye konuştu.
Bundan sonra yapılması gerekenin tüzük değişikliği olduğuna dikkat çeken Ateş, “Şimdi bundan sonra yapılması lazım gelen kurultayın oylamış olduğu Baykal’ın başkanlığında çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Aynı zamanda da CHP’nin tüzüğünün öngörülen maddeleri doğrultusunda delegelerin istemiş olduğu tüzük değişikliği ve kurultayı var. Bunun da şahsen ben gerçekleşmesi için elimden gelen gayreti göstereceğim” dedi.