Dostça Ağlamak Yok

YAYINLAMA: 11 Aralık 2014 / 18.00 | GÜNCELLEME: 11 Aralık 2014 / 18.00

İşte 25 Aralık Gaziantep’in Kurtuluş Günü geldi. Her yıl azalan bir heyecanla, adet yerine gelsin diye bayraklar asılır, protokole uygun tören ve konuşmalarla gazilik günü kutlamış.
Ogünleri yaşamış, olayların içinde bulunmuş biri olarak benim de anlatacaklarım var:
1969 yılının aralık ayında, Gaziantep İl Radyosunda yayınlanmak üzere Antep Harbi kahramanlarının birisi ile röportaj yapmak istemiştim. Türkiye Muharipleri Derneği Gaziantep Başkanı Emin Basmacı beni Bahçelievler’de bir yere götürdü. Modern evler arasında yıkılmadan kalmış bir tek göz yıkıntının içine girince dondum kaldım. Girdiğimiz odanın kapısı yoktu. Kapı yerine bir eski çuval asılı idi. Bir buzdolabı ambalajını toprağa sermişler, üstüne de incecik bir şilte koymuşlar, içinde bir hayalet yatıyor, üstünde de ince bir örtü…
Basmacı“İşte hocam dedi. Maltepe’nin meşhur bombacısı Koca Mehmet bu!..”
Bir elimde mikrofon, bir elimde gazimize veririm diye aldığım bir kutu şeker. Utancımdan şekeriarkama sakladım. Keşke ekmek getirseydim dedim…
Odanın ortasında, rengi yeşermiş kara çarşafın içinde bir hayalet gibi duran kadıncağıza sordum
-Bacı, bombalı hasta mı?
-3 ay oldu yatıyor…
-Peki doktor, ilaç?..
Kadın başıyla (hayır) işareti yaptı
-Peki bacı, ne yiyip ne içiyorsunuz?..
-Allah razı olsun, ara sıra komşular gönderiyor…
-Onlar göndermezse?..
Kadıncağız başını yere eydi…
Dayanamadım, ağlıyordum.
Bu kez Antep Harbi’nin kahraman bombacısına eğildim;
-Baba!.. Nasılsın, nasılsın?..
İnilti gibi bir ses cevap verdi:
-Allah devlete, millete zeval vermesin…
Dayanamadım, bağırdım:
-Allah böyle devletinde, milletinde belasını versin!..
Ağlayarak ayağa kalktım:
-Hadi Koreli, Vali Bey’e gidiyoruz!..
Vali Hayrettin Ersöz’ün odasına, bir elimde mikrofon, gözlerimde yaş girdiğimde Vali Bey:
-Hayrola Adil Bey ne oldu’ diye sordu.
-Vali Bey, dokunursanız ağlayacağım!dedim. Olayı olduğu gibi anlattım.
Vali Bey’de koltukta oturan Garnizon Komutanı General Mehmet Hulusi Ataçeri Paşa da ağladılar. Konuştular… Sonra Vali Bey bana döndü:
-Biz kanunen derneğe giremeyiz. Sen bir yardım derneği kur, paşamda, ben de sonuna kadar senin yanındayız!..
Gaziantep Müdafilerine Yardım Derneği’ni böyle kurduk,
Arkadaşlarımı topladım:
Mücahit Gaziler Derneği Başkanı Tahsin Saraçoğlu, Muharipler Derneği Başkanı M. Emin Basmacı, Dr. Rauf Yılmazer, Cemil Cahit Güzelbey, Dr. Kemal Ahi, Ali Nadi Ünler ve Faik Muhsinoğlu el ele vererek şevkle çalıştık.
Bu dernek, hasta ve malul mücahitler için, istiklal madalyası alamadı. Neden? Onu da yarın anlatacağım…

Dostça Ağlamak Yok