AKP’de başkan adayları...

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz hafta sonunda Kanal D ve CNN Türk televizyonlarında özel yayında söylediklerini dinlerken Taha Akyol’un sorusu çok ilgimi çekti.

“Yerel seçimler yaklaşıyor, belediye başkanlarıyla ilgili çalışmalarınız var mı?” diye sorunca, Başbakan Erdoğan gülümsedi ve “Olmaz olur mu” dedi.

Taha Akyol, Başbakan’ın soruya tepki göstermediğini görünce hemen biraz daha derine indi:

“Efendim, hiç belirlediğiniz isim var mı?”

Erdoğan tekrar gülümsedi, “Çalışmalar yapıyoruz ama henüz isim belirleme aşamasına gelmedik” dedi.

Dün Ankara’dan Başbakan Erdoğan’a ve bazı danışmanlarına yakın olduğunu bildiğim bir arkadaşımı aradım. O da izlemiş aynı söyleşiyi, haliyle... Hemen sordum:

“Sen bilirsin, hiç belli olan isim var mı?”

“Özellikle büyükşehirler için çalışmalar başladı. Tabii ki masada isimler var. Bu isimlerin performanslarını, partiye ve kentlerine ne kazandırıp ne götürecekleri çeşitli kaynaklardan takip ediliyor. Başbakan’ın da söylediği gibi Ekim veya Kasım’dan önce bir açıklama yapılacağını zannetmiyorum.”

Bunun dışındaki söylemlerin hepsi spekülasyon! İnanmayın.

Ancak, AK Parti için 2009’un şartları artık yok. ‘Barış veya çözüm süreci’ öyle anlaşılıyor ki, bir miktar oy kaybına neden olabilecek. Bu nedenle aday seçiminde daha dikkatli olunacağı, belki başka kriterlerin de göz önüne alınacağı düşünülebilir.

İfrat ve tefrit

Gaziantep Ticaret Odası’nda yaklaşan seçimler dolayısıyla heyecan artıyor. Telefonlar, toplantılar, yemekler, araya adam koymalar, dil dökmeler, karşılıklı yarar ilişkileri, elde listeler... Antep’te bir kesimin hayatı şimdi böyle sürüyor!

Henüz resmi bir açıklama yok. Ama birkaç gün sonra olması mümkün.

Herhalde yarış, daha doğrusu buna yarış dememek lazım çünkü yarış denkler arasında olur, demokratik mücadele diyelim, Aslan’la Bartık arasında geçecek.

Eyüp Bartık, başarılı bir işadamı. Lojistik sektöründe gerçekleştirdiği hizmet Gaziantep ekonomisine önemli katkıda bulunuyor. Bu değerlerle de halen ‘Meclis Üyesi’ sıfatını taşıyor.

Gaziantep’te, Ticaret ve Sanayi Odalarının çok özel bir konumu ve temsil ayrıcalığı vardır.

Bu ayrıcalık dünyanın başka hiç bir yerinde bulunmamaktadır. Hatta, Türkiye’nin diğer şehirlerinde bile meslek odalarının bu kadar ayrıcalıklı durumu yoktur. Ama durum da budur!

Bu nedenlerle bu kuruma başkanlık yapacak kişilerin kamuoyu tarafından tanınırlığı, sosyal olmaları, televizyon dahil önemli platformlarda hitabet, altyapı ve Gaziantep’in ticari ve sosyal meselelerinde ortaya yaratıcı bir vizyon koyabilmeleri gerekmektedir. Bu kişilerin önemli insanlar, önemli yöneticiler, bilim ve siyaset çevrelerin de dostluklar kurmuş olması elzemdir.

Yani, böyle önemli bir mevkide görev yapmak isteyenlerin epey bir süre başkan yardımcılığı görevinde bulunması, tanışıklık ve tecrübe kazanması gerekir.

Bu konjonktürde başkan seçilebilmek için kapı kapı dolaşmaya siyasi literatürde ‘hizipçilik’ denir.

Oysa, sosyal olunursa, kamuoyu desteği kazanılırsa, iş hizipçilikten çıkar, oy kendiliğinden gelir, etraf sizi o mevkii için zorlar.

Ama bu şekilde çok zor!

Gelelim diğer uca...

Burada da aşırı motivasyon var.

CHP’li Büyükşehir Belediye Başkan aday adayı, Batı’da böyle oluyor, ben topluma örnek olmak istiyorum, medeni tavır sergiliyorum diye seçimlere bir seneden fazla zaman varken aniden ortaya çıktı. Gazete röportajları, dergi söyleşileri derken, bu proje için bir yayın organını bile satın aldı.

Gazete satın alarak başkan adayı olmayı daha önce başkaları da denedi ama olmadı. Olmaz da...

İfrat ve tefritle bir yere varılmayacağını artık öğrenmemiz gerekir.