Sekiz hastaneye mamografi cihazı bağışlandı, Avon Sağlığa Yolculuk Tır’ı ile 32 il ziyaret edildi ve 10 binin üzerinde kadına ulaşıldı. Bugüne kadar 50 bin kadına dokunuldu
AVON, 18 yıldır kesintisiz olarak sürdürdüğü “AVON Meme Kanseri ile Mücadele projesine, 2014 yılında ücretsiz bilgilendirme seminerleri ve meme kanseri taramalarıylahız kazandırıyor. Projenin ilk adımında Gaziantep’li kadınlara yönelik bilgilendirme semineri gerçekleştirildi.
Meme Kanseri ile Mücadele projesini 1996 yılından bu yana kesintisiz olarak devam ettiren AVON, 2014 yılında proje içeriğini daha da geliştirerek bu önemli hastalıkla mücadelesini sürdürüyor. Türkiye’nin sağlık alanındakien uzun soluklu sosyal sorumluluk projesi olan Meme Kanseri ile Mücadele Çalışmaları kapsamında Gaziantep’te kadınlara yönelik bilgilendirme semineri gerçekleştirdi. Medical Park Gaziantep Hastanesi’nde Genel Cerrahi Uzmanı Op.Dr. Mehmet Kaplan tarafından gerçekleştirilen seminere Gaziantepli kadınlar büyük ilgi gösterdi.
Etkinlikte, Gaziantepli kadınlara meme kanseri, erken teşhis, hastalığın tedavisi gibi konularda önemli bilgiler verilirken bu yıl içinde yine proje kapsamında başvuran kadınlara mamografi ve meme ultrason taraması imkânı sunulacak. AVON, projenin 18. yılında özellikle Türkiye’nin farklı illerindeki kadınlara özel hastane koşullarında tarama olanağı da sunacak. Proje, Gaziantep’in ardından 2014 yılı içinde Samsun, Antalya, Tarsus, Elazığ, Bursa ve İzmir’de devam edecek.
Başlatılan bu yeni çalışmaların Meme Kanseri ile Mücadele Projesi açısından önemli bir adım olduğunun altını çizen AVON Türkiye Kurumsal İletişim Müdürü Hande Orhan şunları söyledi: “Avon olarak Meme Kanseri ile Mücadele projesidâhilinde bugüne kadar birçok önemli proje gerçekleştirdik. Şimdiye kadar dünyada 825 milyon $, Türkiye’de ise 2,2 milyon TL üzerinde fon toplandık. Sekiz hastaneye mamografi cihazı bağışladık, Avon Sağlığa Yolculuk Tırı ile 32 il ziyaret ettik ve 10 binin üzerinde kadına ulaştık. Tüm bu çalışmalarımızla bugüne kadar 50.000 kadına dokunduk.Bunların dışında yine erken teşhise erişimi kolaylaştırmaya, bilinçlendirmeye ve fon toplanmaya yönelik birçok etkinlik gerçekleştirdik. Bu sene özellikle geçtiğimiz senelerde ulaşamadığımız illerde, özel hastanede tarama fırsatı bulamayan kadınlarımıza destek olmak için yola çıktık. MedicalPark ile birlikte gerçekleştireceğimiz bu çalışmada, Gaziantep, Samsun, Antalya, Tarsus, Elazığ, Bursa ve İzmir illerinde yaşayan kadınlarımıza kendi illerindeki hastanelerde taramaimkânısunacağız.
Gaziantep’te yaşayan kadınların seminerlerimize göstermiş oldukları ilgi gerçekten çok heyecan vericiydi. Bilgilendirme seminerlerimiz, erken teşhisin hayat kurtardığı meme kanseri ile savaşımızda büyük önem taşıyor. Bu anlamda özellikle kadınların seminerlere olan ilgisi bizler için büyük mutluluk kaynağı oldu. Hastalık ile mücadele yollarını ve erken teşhisin önemini ne kadar geniş kitlelere anlatabilirsek hastalıkla mücadelede o kadar çok yol kat edebileceğimize inanıyoruz. Bu nedenle bu illerde yaşayan tüm kadınlarımızı, illerindeki seminer tarihlerini takip ederek bu kampanyamızdan faydalanmaya davet ediyoruz.”
Yapılan araştırmalar Türkiye’de her sekiz kadından birinin hayatı boyunca en az bir kez meme kanserine yakalandığını, her yıl yaklaşık 30 bin kadına meme kanseri teşhisi konduğunu gösteriyor. Kadınlar arasında en sık görülen kanser türü olması nedeniyle kadınların yaşamını en ciddi biçimde tehdit eden meme kanseri sadece dünyada değil Türkiye’de de hızla artıyor. Tüm bu olumsuz tabloya karşın meme kanseri erken teşhis ile yüzde 95 oranında tedavi edilebilir bir hastalık. İşte bu nedenle meme kanseri konusunda yapılan bilinçlendirme çalışmaları ve sosyal sorumluluk projeleri, meme kanseri ile mücadelede büyük önem taşıyor.
Seminerde Sabriye Sağlam, meme kanseri ile mücadelesini anlattı
Sağlam, “AVON ile tanışmam 10 yıl öncesine dayanıyor. AVON temsilcisi Demet Sanlı ile tanışmamın ardından onun desteğiyle AVON Ailesi’ne katıldım. Beni öncelikle kazançtan ziyade sosyal ortam cezbetti, sonrasında ek kazanç fırsatı sunması da hoşuma gitti.
Eşim; halk arasında kas erimesi olarak bilinen muskülerdistrofi hastası. 15 yıldır bu hastalıkla savaşıyoruz. Eşimin hastalığıyla ilgilenirken bir de benim meme kanseri olmam bizi gerçekten çok üzdü. Kanser olduğumu öğrendiğimde 40 yaşındaydım. Tedavim sonucunda göğsüm alındı, sonrasında da ışın tedavisi esnasında sarılık oldum. Sarılığın etkisiyle, 10 gün kadar yoğun bakımda kaldım, doktorlar ümit yok dediler ama önce Allah sonra da çevremin ve benim umudum galip geldi. Vazgeçmedim hayattan ve ben kazandım. Kansere yakalandığımda 40 yaşındaydım, şimdi 47 yaşındayım. Kanseri yendim ve kazandım” dedi.
Kanseri yenmek için en önemli şeyin; umut ve hayata pozitif bakmak olduğunu söyleyen Sağlam, “Benim de eşim, çocuklarım vardı bu sebeple hayata tutundum ve umudumu hiç kaybetmedim. Üç çocuğum için savaştım. O süreçte de kızımı evlendirdim, o da beni hayata bağladı diyebiliriz.
Eşim teknik ressamdı. Hastalığı 2000 yılında ortaya çıktı, öncesinde de varmış ama bilmiyorduk. Sonrasında kas hastalığının çaresizliği bizi çok üzdü, Dünyamız yıkıldı diyebilirim. Bu hastalıkta tam bir tedavi yok diye düşünüyoruz ama sevgi saygıyla hayatımıza devam ediyoruz. İlk etapta maddi sıkıntılar sebebiyle tekerlekli sandalye alamadık. Bu da eşimi eve bağladı, yıllarca evden hiç çıkamadı. Yedi yıl boyunca evde kaldı. Tekerlekli sandalyeyi ancak benim hastalığım sonrasında alabildik. Hastalığı çıkınca eşim malulen emekli olmak zorunda kaldı. Eşim işsiz kalınca ben çalışmaya başladım. Kendi hastalığım sürecinde çalışamadım ama AVON temsilcisi olan üstlerim beni hiç yalnız bırakmadılar, bırakmıyorlar. Ben de çalışıyorum ve elimden geleni yapıyorum.
Yoğun bakımda kalmam nedeniyle kanser tedavime ara verildi, tedavim toplamda sekiz ay sürdü. Tedavim biteli altı yıl oldu, yılda bir defa yaptırdığım rutin kontrollerime devam ediyorum” şeklinde açıklama yaptı..
Sağlam, “Kemoterapi görmeye gittiğim zaman asla hasta gibi gitmedim, giyindim süslendim, en güzel kıyafetlerimle gittim. Kemoterapiyi kabul günü gibi yaşardık; çayımızı demleyip, kek poğaça hazırlayıp giderdik daima. Oraya hasta olarak hiç gitmedim. Doktorum “Sabriye Hanım altın günü mü yapıyoruz?” diye bana takılırdı. Herkes kemoterapi sonrası eve yatmaya giderken ben oradan çıkıp mağazaları gezip, vitrinlere bakıp açık havada dolaşıp kafamı dağıtarak moralim bozuk olmadan eve gitmeye çalışırdım ki eşim ve çocuklarıma bu durumu olumsuz olarak yansıtmamaya uğraşırdım. Bunların çok önemli olduğunu düşünüyorum ve tüm kanser hastalarının güçle, umutla bu şekilde hareket etmelerini, hayata bağlanmalarını tavsiye ediyorum.
Sosyal hayatım ve hayata bakış açım değişti. AVON ekibinin bana sağladığı destek ve moral beni her zaman daha güçlü kıldı. Bölge Satış Sorumlum ve diğer arkadaşlarım hep evime ziyarete geldiler, hastalık sürecinde beni yalnız bırakmadılar” dedi..Cihan Ölmez
AVON, 18 yıldır kesintisiz olarak sürdürdüğü “AVON Meme Kanseri ile Mücadele projesine, 2014 yılında ücretsiz bilgilendirme seminerleri ve meme kanseri taramalarıylahız kazandırıyor. Projenin ilk adımında Gaziantep’li kadınlara yönelik bilgilendirme semineri gerçekleştirildi.
Meme Kanseri ile Mücadele projesini 1996 yılından bu yana kesintisiz olarak devam ettiren AVON, 2014 yılında proje içeriğini daha da geliştirerek bu önemli hastalıkla mücadelesini sürdürüyor. Türkiye’nin sağlık alanındakien uzun soluklu sosyal sorumluluk projesi olan Meme Kanseri ile Mücadele Çalışmaları kapsamında Gaziantep’te kadınlara yönelik bilgilendirme semineri gerçekleştirdi. Medical Park Gaziantep Hastanesi’nde Genel Cerrahi Uzmanı Op.Dr. Mehmet Kaplan tarafından gerçekleştirilen seminere Gaziantepli kadınlar büyük ilgi gösterdi.
Etkinlikte, Gaziantepli kadınlara meme kanseri, erken teşhis, hastalığın tedavisi gibi konularda önemli bilgiler verilirken bu yıl içinde yine proje kapsamında başvuran kadınlara mamografi ve meme ultrason taraması imkânı sunulacak. AVON, projenin 18. yılında özellikle Türkiye’nin farklı illerindeki kadınlara özel hastane koşullarında tarama olanağı da sunacak. Proje, Gaziantep’in ardından 2014 yılı içinde Samsun, Antalya, Tarsus, Elazığ, Bursa ve İzmir’de devam edecek.
Başlatılan bu yeni çalışmaların Meme Kanseri ile Mücadele Projesi açısından önemli bir adım olduğunun altını çizen AVON Türkiye Kurumsal İletişim Müdürü Hande Orhan şunları söyledi: “Avon olarak Meme Kanseri ile Mücadele projesidâhilinde bugüne kadar birçok önemli proje gerçekleştirdik. Şimdiye kadar dünyada 825 milyon $, Türkiye’de ise 2,2 milyon TL üzerinde fon toplandık. Sekiz hastaneye mamografi cihazı bağışladık, Avon Sağlığa Yolculuk Tırı ile 32 il ziyaret ettik ve 10 binin üzerinde kadına ulaştık. Tüm bu çalışmalarımızla bugüne kadar 50.000 kadına dokunduk.Bunların dışında yine erken teşhise erişimi kolaylaştırmaya, bilinçlendirmeye ve fon toplanmaya yönelik birçok etkinlik gerçekleştirdik. Bu sene özellikle geçtiğimiz senelerde ulaşamadığımız illerde, özel hastanede tarama fırsatı bulamayan kadınlarımıza destek olmak için yola çıktık. MedicalPark ile birlikte gerçekleştireceğimiz bu çalışmada, Gaziantep, Samsun, Antalya, Tarsus, Elazığ, Bursa ve İzmir illerinde yaşayan kadınlarımıza kendi illerindeki hastanelerde taramaimkânısunacağız.
Gaziantep’te yaşayan kadınların seminerlerimize göstermiş oldukları ilgi gerçekten çok heyecan vericiydi. Bilgilendirme seminerlerimiz, erken teşhisin hayat kurtardığı meme kanseri ile savaşımızda büyük önem taşıyor. Bu anlamda özellikle kadınların seminerlere olan ilgisi bizler için büyük mutluluk kaynağı oldu. Hastalık ile mücadele yollarını ve erken teşhisin önemini ne kadar geniş kitlelere anlatabilirsek hastalıkla mücadelede o kadar çok yol kat edebileceğimize inanıyoruz. Bu nedenle bu illerde yaşayan tüm kadınlarımızı, illerindeki seminer tarihlerini takip ederek bu kampanyamızdan faydalanmaya davet ediyoruz.”
Yapılan araştırmalar Türkiye’de her sekiz kadından birinin hayatı boyunca en az bir kez meme kanserine yakalandığını, her yıl yaklaşık 30 bin kadına meme kanseri teşhisi konduğunu gösteriyor. Kadınlar arasında en sık görülen kanser türü olması nedeniyle kadınların yaşamını en ciddi biçimde tehdit eden meme kanseri sadece dünyada değil Türkiye’de de hızla artıyor. Tüm bu olumsuz tabloya karşın meme kanseri erken teşhis ile yüzde 95 oranında tedavi edilebilir bir hastalık. İşte bu nedenle meme kanseri konusunda yapılan bilinçlendirme çalışmaları ve sosyal sorumluluk projeleri, meme kanseri ile mücadelede büyük önem taşıyor.
Seminerde Sabriye Sağlam, meme kanseri ile mücadelesini anlattı
Sağlam, “AVON ile tanışmam 10 yıl öncesine dayanıyor. AVON temsilcisi Demet Sanlı ile tanışmamın ardından onun desteğiyle AVON Ailesi’ne katıldım. Beni öncelikle kazançtan ziyade sosyal ortam cezbetti, sonrasında ek kazanç fırsatı sunması da hoşuma gitti.
Eşim; halk arasında kas erimesi olarak bilinen muskülerdistrofi hastası. 15 yıldır bu hastalıkla savaşıyoruz. Eşimin hastalığıyla ilgilenirken bir de benim meme kanseri olmam bizi gerçekten çok üzdü. Kanser olduğumu öğrendiğimde 40 yaşındaydım. Tedavim sonucunda göğsüm alındı, sonrasında da ışın tedavisi esnasında sarılık oldum. Sarılığın etkisiyle, 10 gün kadar yoğun bakımda kaldım, doktorlar ümit yok dediler ama önce Allah sonra da çevremin ve benim umudum galip geldi. Vazgeçmedim hayattan ve ben kazandım. Kansere yakalandığımda 40 yaşındaydım, şimdi 47 yaşındayım. Kanseri yendim ve kazandım” dedi.
Kanseri yenmek için en önemli şeyin; umut ve hayata pozitif bakmak olduğunu söyleyen Sağlam, “Benim de eşim, çocuklarım vardı bu sebeple hayata tutundum ve umudumu hiç kaybetmedim. Üç çocuğum için savaştım. O süreçte de kızımı evlendirdim, o da beni hayata bağladı diyebiliriz.
Eşim teknik ressamdı. Hastalığı 2000 yılında ortaya çıktı, öncesinde de varmış ama bilmiyorduk. Sonrasında kas hastalığının çaresizliği bizi çok üzdü, Dünyamız yıkıldı diyebilirim. Bu hastalıkta tam bir tedavi yok diye düşünüyoruz ama sevgi saygıyla hayatımıza devam ediyoruz. İlk etapta maddi sıkıntılar sebebiyle tekerlekli sandalye alamadık. Bu da eşimi eve bağladı, yıllarca evden hiç çıkamadı. Yedi yıl boyunca evde kaldı. Tekerlekli sandalyeyi ancak benim hastalığım sonrasında alabildik. Hastalığı çıkınca eşim malulen emekli olmak zorunda kaldı. Eşim işsiz kalınca ben çalışmaya başladım. Kendi hastalığım sürecinde çalışamadım ama AVON temsilcisi olan üstlerim beni hiç yalnız bırakmadılar, bırakmıyorlar. Ben de çalışıyorum ve elimden geleni yapıyorum.
Yoğun bakımda kalmam nedeniyle kanser tedavime ara verildi, tedavim toplamda sekiz ay sürdü. Tedavim biteli altı yıl oldu, yılda bir defa yaptırdığım rutin kontrollerime devam ediyorum” şeklinde açıklama yaptı..
Sağlam, “Kemoterapi görmeye gittiğim zaman asla hasta gibi gitmedim, giyindim süslendim, en güzel kıyafetlerimle gittim. Kemoterapiyi kabul günü gibi yaşardık; çayımızı demleyip, kek poğaça hazırlayıp giderdik daima. Oraya hasta olarak hiç gitmedim. Doktorum “Sabriye Hanım altın günü mü yapıyoruz?” diye bana takılırdı. Herkes kemoterapi sonrası eve yatmaya giderken ben oradan çıkıp mağazaları gezip, vitrinlere bakıp açık havada dolaşıp kafamı dağıtarak moralim bozuk olmadan eve gitmeye çalışırdım ki eşim ve çocuklarıma bu durumu olumsuz olarak yansıtmamaya uğraşırdım. Bunların çok önemli olduğunu düşünüyorum ve tüm kanser hastalarının güçle, umutla bu şekilde hareket etmelerini, hayata bağlanmalarını tavsiye ediyorum.
Sosyal hayatım ve hayata bakış açım değişti. AVON ekibinin bana sağladığı destek ve moral beni her zaman daha güçlü kıldı. Bölge Satış Sorumlum ve diğer arkadaşlarım hep evime ziyarete geldiler, hastalık sürecinde beni yalnız bırakmadılar” dedi..Cihan Ölmez
RSS