CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke, “Mevcut iktidar vatandaşı değil yandaşı, Türkiye’nin geleceğini değil sarayın siyasi önceliklerini gözettiğinden, AKP iktidarı devam ettiği sürece kalkınmanın yakalanması imkansız” dedi.
Böke, 2016 Gayrisafi yurtiçi hasılanın (GSYİH) ilk çeyrek verilerine ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. GSYİH’nın birinci çeyrekte yüzde 4,8 artarak 31 milyar 679 milyon TL’ye ulaştığını belirten Böke, büyümenin “niteliğine” vurgu yaptı. GSYİH’nın bileşenlerine bakıldığında, özel tüketim harcamalarının yüzde 6,9 artarak söz konusu büyümenin en büyük kaynağını oluşturduğunu kaydeden Böke, “Buna karşılık net ihracat ve yatırımlar büyümeye katkı yapmadığı gibi gerileyerek büyümeyi azaltıcı bir rol oynuyor. Bu yapıyla büyümenin sürdürülebilir olmadığını bilen kamunun ise günü kurtarmak adına popülist politikalara ağırlık vererek harcamalarını yüzde 10,9 arttırdığını görüyoruz. Büyümenin bu niteliksiz yapısı sürdürülemez olduğunun bir göstergesi. Bu büyümenin bir yarını yok” dedi.
GSYİH’nin üretime göre kompozisyonuna bakıldığında ise imalat sanayinin yüzde 5,9 büyüdüğünü buna karşılık inşaattaki büyümenin yüzde 6,6 olduğunu belirten Böke, “65. hükümet programında kurduğu talan ekonomisinin devam edeceğini açıkça ifade eden iktidar, önceliğinin sanayi değil inşaat olduğunu göstermiştir” dedi. Güncel verilerin de ileriye dönük olumsuz sinyaller barındırdığını ifade eden Böke, imalat sanayi üretim endeksinin Şubat ayından beri azaldığını, kapasite kullanım oranının da yerinde saydığı göz önünde bulundurulduğunda ikinci çeyrek büyüme rakamlarının yatırımlar ve büyümenin niteliği açısından daha da olumsuz olacağını kaydetti.
Büyüme rakamlarını yorumlayan Maliye Bakanı Naci Ağbal’ın “Büyümeyi sürdürecek düzenlemeler yapacağız” sözleriyle de, sanki 14 yıldır iktidarda başkaları varmış gibi bir tavır sergilediğini ifade eden Böke, “Kamu harcamaları ile popülist siyaset yapan AKP aynı siyasi popülizmi yol haritası ortaya koymadan kamuoyunu oyalamak için koyduğu 2023 hedefleriyle de göstermişti. 2023 hedeflerinin tutmayacağı artık kesinleşti. AKP her zamanki gibi halkı aldatmaya devam ediyor ve maalesef halkımız AKP’nin kötü yönetimine yetersiz ve yanlış politika tercihlerine, AKP’nin vasatlığına kurban ediliyor” dedi.
Böke, büyüme hedeflerinin tutmadığı bir ekonomik modelde istihdam hedeflerinin de tutmasının beklenemeyeceğini savunarak, şöyle devam etti:
“AKP iktidarda olduğu 14 yıl boyunca işsizlik oranında en ufak bir düşüş yaratmayı dahi başaramadı. AKP’nin görevi devraldığı 2002 yılında yüzde 10 olan işsizlik oranı, günümüzde yine aynı oranda takılı kaldı. Sürdürülebilir olmayan bu büyüme ile de bu sorunu çözmesi ihtimali hiç yok. 6 milyon işsizin sorumlusu AKP’nin kötü yönetimidir.
Bu göstergeler; AKP’nin ekonomi politikalarının ortaya çıkardığı mevcut büyüme yapısının, Türkiye’nin asıl ihtiyacı olan dördüncü sanayi devriminin yakalanmasını imkansız kıldığına işaret etmekte. Bunun anlamı, mevcut yönetim anlayışıyla Türkiye’nin yalnız bugününün değil, geleceğinin de ipotek altına alınması, Türkiye’nin büyük potansiyelinin AKP’nin vasatlığına kurban edilmesidir. Mevcut iktidar vatandaşı değil yandaşı, Türkiye’nin geleceğini değil sarayın siyasi önceliklerini gözettiğinden, AKP iktidarı devam ettiği sürece bu kalkınmanın yakalanması ise imkansız.”ANKA
Böke, 2016 Gayrisafi yurtiçi hasılanın (GSYİH) ilk çeyrek verilerine ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. GSYİH’nın birinci çeyrekte yüzde 4,8 artarak 31 milyar 679 milyon TL’ye ulaştığını belirten Böke, büyümenin “niteliğine” vurgu yaptı. GSYİH’nın bileşenlerine bakıldığında, özel tüketim harcamalarının yüzde 6,9 artarak söz konusu büyümenin en büyük kaynağını oluşturduğunu kaydeden Böke, “Buna karşılık net ihracat ve yatırımlar büyümeye katkı yapmadığı gibi gerileyerek büyümeyi azaltıcı bir rol oynuyor. Bu yapıyla büyümenin sürdürülebilir olmadığını bilen kamunun ise günü kurtarmak adına popülist politikalara ağırlık vererek harcamalarını yüzde 10,9 arttırdığını görüyoruz. Büyümenin bu niteliksiz yapısı sürdürülemez olduğunun bir göstergesi. Bu büyümenin bir yarını yok” dedi.
GSYİH’nin üretime göre kompozisyonuna bakıldığında ise imalat sanayinin yüzde 5,9 büyüdüğünü buna karşılık inşaattaki büyümenin yüzde 6,6 olduğunu belirten Böke, “65. hükümet programında kurduğu talan ekonomisinin devam edeceğini açıkça ifade eden iktidar, önceliğinin sanayi değil inşaat olduğunu göstermiştir” dedi. Güncel verilerin de ileriye dönük olumsuz sinyaller barındırdığını ifade eden Böke, imalat sanayi üretim endeksinin Şubat ayından beri azaldığını, kapasite kullanım oranının da yerinde saydığı göz önünde bulundurulduğunda ikinci çeyrek büyüme rakamlarının yatırımlar ve büyümenin niteliği açısından daha da olumsuz olacağını kaydetti.
Büyüme rakamlarını yorumlayan Maliye Bakanı Naci Ağbal’ın “Büyümeyi sürdürecek düzenlemeler yapacağız” sözleriyle de, sanki 14 yıldır iktidarda başkaları varmış gibi bir tavır sergilediğini ifade eden Böke, “Kamu harcamaları ile popülist siyaset yapan AKP aynı siyasi popülizmi yol haritası ortaya koymadan kamuoyunu oyalamak için koyduğu 2023 hedefleriyle de göstermişti. 2023 hedeflerinin tutmayacağı artık kesinleşti. AKP her zamanki gibi halkı aldatmaya devam ediyor ve maalesef halkımız AKP’nin kötü yönetimine yetersiz ve yanlış politika tercihlerine, AKP’nin vasatlığına kurban ediliyor” dedi.
Böke, büyüme hedeflerinin tutmadığı bir ekonomik modelde istihdam hedeflerinin de tutmasının beklenemeyeceğini savunarak, şöyle devam etti:
“AKP iktidarda olduğu 14 yıl boyunca işsizlik oranında en ufak bir düşüş yaratmayı dahi başaramadı. AKP’nin görevi devraldığı 2002 yılında yüzde 10 olan işsizlik oranı, günümüzde yine aynı oranda takılı kaldı. Sürdürülebilir olmayan bu büyüme ile de bu sorunu çözmesi ihtimali hiç yok. 6 milyon işsizin sorumlusu AKP’nin kötü yönetimidir.
Bu göstergeler; AKP’nin ekonomi politikalarının ortaya çıkardığı mevcut büyüme yapısının, Türkiye’nin asıl ihtiyacı olan dördüncü sanayi devriminin yakalanmasını imkansız kıldığına işaret etmekte. Bunun anlamı, mevcut yönetim anlayışıyla Türkiye’nin yalnız bugününün değil, geleceğinin de ipotek altına alınması, Türkiye’nin büyük potansiyelinin AKP’nin vasatlığına kurban edilmesidir. Mevcut iktidar vatandaşı değil yandaşı, Türkiye’nin geleceğini değil sarayın siyasi önceliklerini gözettiğinden, AKP iktidarı devam ettiği sürece bu kalkınmanın yakalanması ise imkansız.”ANKA
RSS