AK Parti MKYK üyesi ve Yıldırım Beyazıt Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Mazhar Bağlı, terör örgütünün talimatıyla cezaevlerinde başlatılan ölüm orucunda gariban insanlar ve bu insanların ölümü üzerinden siyaset yapmaya çalışan BDP’yi ölüm üzerinden rant devşirmekle suçladı.
Prof. Dr. Mazhar Bağlı, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’yla ilgili Ankara Valiliği’nin provokasyon olabileceği gerekçesiyle bazı STK’ların yapacağı yürüyüşe izin vermemesine rağmen CHP’nin bu konuda ısrarcı olmasını değerlendirerek, “Cumhuriyet hepimizin Cumhuriyeti. CHP halen geçmişte olduğu gibi Cumhuriyet üzerinde siyaset yapmaya, kendine taraftar toplamaya çalışıyor. Cumhuriyet elden gidiyor diyenler bakın kimler, yani bu yürüyüşü organize edenler Ergenekon davasından tutuklu olanlar ve Balyoz davasından hüküm giyenleri sürekli destekleyen ve kendilerini ulusalcı olarak tanımlayan STK’lar. Ve CHP’de bunlardan güç kazanmaya çalışıyor. Türkiye’de Cumhuriyet rejimiyle ilgili bir sorun ve tehlike yok. Bu yürüyüşe katılanlar arasında gerçekten muhafazakarlar, milliyetçiler, ülkücüler, yani toplumun diğer kesimlerden insanların da olduğunu görseydik o zaman, tamam burada bir sorun var diyebilirdik. Ama bunu organize edenler belli çevreler, küçük bir kesim. Ayrıca AK Parti iktidarı Cumhuriyetin 100. Yılında önüne bir hedef koymuş parti. Bu partiyi nasıl Cumhuriyet karşıtı olarak gösterebilirsiniz” dedi.
Cezaevlerinde terör örgütü üyeleri ve BDP’li tutukluların ‘İmralı’ya özgürlük, Tecrit kaldırılsın’ diye başlattığı ölüm orucuyla ilgili konuşan Prof. Dr. Bağlı ileri sürülen talepleri kabul edilemez talepler olarak değerlendirirken, “Gerçekleşmesinin mümkün olmayacağını bildiğiniz bir talep üzerinden ölüm orucunun başlaması barış sürecini kasıtlı olarak tıkamaktır, sorunun çözümünü istememektir. Şimdi BDP isterse bu ölüm oruçlarını 1 dakikada sona erdirir, ama istemiyor” diye konuştu.
Bağlı, “BDP’liler Kürt sorununun çözümü 1 saatlik bir iş diyorlar. Doğru PKK silahı bıraktığı anda bu iş çok gönül rahatlığıyla çözülür. İnsanlar bu konuyu olgunlukla karşılar. Bakın BDP’lilerin bu kadar terörle sarmaş dolaş olmalarını bile Türkiye kamuoyu bir yere kadar içine sindirebiliyor. Müsamaha gösterebiliyor.. Niçin? Bu mesele çözülsün diye.. Ama Kürt sorunun çözümü tabi kolay bir çözüm değil. Ancak şunu herkesin bilmesi gerekiyor, doğunun da batınında. Etnitise üzerinden bir politik projenin gerçekçi bir politika olmadığını ve bize dokunmasının çok ciddi zararları beraberinde getireceğinin bilinmesi lazım”dedi.
Prof. Dr. Mazhar Bağlı, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’yla ilgili Ankara Valiliği’nin provokasyon olabileceği gerekçesiyle bazı STK’ların yapacağı yürüyüşe izin vermemesine rağmen CHP’nin bu konuda ısrarcı olmasını değerlendirerek, “Cumhuriyet hepimizin Cumhuriyeti. CHP halen geçmişte olduğu gibi Cumhuriyet üzerinde siyaset yapmaya, kendine taraftar toplamaya çalışıyor. Cumhuriyet elden gidiyor diyenler bakın kimler, yani bu yürüyüşü organize edenler Ergenekon davasından tutuklu olanlar ve Balyoz davasından hüküm giyenleri sürekli destekleyen ve kendilerini ulusalcı olarak tanımlayan STK’lar. Ve CHP’de bunlardan güç kazanmaya çalışıyor. Türkiye’de Cumhuriyet rejimiyle ilgili bir sorun ve tehlike yok. Bu yürüyüşe katılanlar arasında gerçekten muhafazakarlar, milliyetçiler, ülkücüler, yani toplumun diğer kesimlerden insanların da olduğunu görseydik o zaman, tamam burada bir sorun var diyebilirdik. Ama bunu organize edenler belli çevreler, küçük bir kesim. Ayrıca AK Parti iktidarı Cumhuriyetin 100. Yılında önüne bir hedef koymuş parti. Bu partiyi nasıl Cumhuriyet karşıtı olarak gösterebilirsiniz” dedi.
Cezaevlerinde terör örgütü üyeleri ve BDP’li tutukluların ‘İmralı’ya özgürlük, Tecrit kaldırılsın’ diye başlattığı ölüm orucuyla ilgili konuşan Prof. Dr. Bağlı ileri sürülen talepleri kabul edilemez talepler olarak değerlendirirken, “Gerçekleşmesinin mümkün olmayacağını bildiğiniz bir talep üzerinden ölüm orucunun başlaması barış sürecini kasıtlı olarak tıkamaktır, sorunun çözümünü istememektir. Şimdi BDP isterse bu ölüm oruçlarını 1 dakikada sona erdirir, ama istemiyor” diye konuştu.
Bağlı, “BDP’liler Kürt sorununun çözümü 1 saatlik bir iş diyorlar. Doğru PKK silahı bıraktığı anda bu iş çok gönül rahatlığıyla çözülür. İnsanlar bu konuyu olgunlukla karşılar. Bakın BDP’lilerin bu kadar terörle sarmaş dolaş olmalarını bile Türkiye kamuoyu bir yere kadar içine sindirebiliyor. Müsamaha gösterebiliyor.. Niçin? Bu mesele çözülsün diye.. Ama Kürt sorunun çözümü tabi kolay bir çözüm değil. Ancak şunu herkesin bilmesi gerekiyor, doğunun da batınında. Etnitise üzerinden bir politik projenin gerçekçi bir politika olmadığını ve bize dokunmasının çok ciddi zararları beraberinde getireceğinin bilinmesi lazım”dedi.