MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, mahkemenin verdiği kurultay kararına ilişkin, “Olağanüstü kurultay yoktur, yapılmayacaktır. Olağan büyük kurultay takviminin işlemesini beklemek yerine telaşla olağanüstü kurultay talep edilmesinde samimiyet ve iyi niyet arayamayız” açıklamasında bulundu.
MHP lideri Bahçeli partisinin grup toplantısında konuştu. Siyasete hakim olmasını ümit ettikleri nezaket ve zarafet yerine, “kaba” ve “yaralayıcı” suçlamaların belirgin ve etkin hale geldiğini dile getiren Bahçeli, “14 yıldır siyasi ahlak ve seviye diptedir. Türkiye’nin ortak çıkarlarını gözetmekten aciz, Türk milletinin özlem ve beklentilerine tercüman olmaktan habersiz siyaset esnafı huzursuzluğu daha da derinleştirmektedir. İşbirliği ve uzlaşma kanalları tıkanmış, gelişme ve kalkınma dinamikleri fos çıkmıştır. Halbuki insanımız gerilimden yorulmuştur. Cepheleşmenin acı faturası her seferinde vatandaşlarımıza çıkmıştır” dedi.
Kırıkkale Silah Fabrikası Müdürü’nün, TSK’nın temel saldırı silahı olarak tasarlanan milli piyade silahlarının çizim ve tüm üretim planlarını yabancı bir firmaya satarken suçüstü yakalanmasını anımsatan Bahçeli, “Bu vatan haini milli sırları kişisel menfaate dönüştürmeye cüret ve cesaret edecek kadar gözünü karartmıştır. Kırıkkale Silah Fabrikası’nı şaibe altında bırakan söz konusu hainliğin başka ayak ve işbirlikçilerinin olup olmadığını, Türkiye’nin milli güvenliğine zarar verecek benzeri ihanetlerin gerçekleşip gerçekleşmediğini hükümet mutlaka açıklığa kavuşturmalıdır” diye konuştu.
Yaklaşık 50 milyon vatandaşa ait kimlik bilgilerinin internete sızmasına ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:
“Yaklaşık 50 milyon vatandaşa ait temel kimlik ve adres bilgilerini içeren bir veri tabanı Romanya kökenli bir siteye yüklenmiş ve buradan da dünyanın dört bir yanına dağıtılmıştır. Bu sonuç tam bir skandal, tam bir iflas halidir. Vatandaşlarımızın mahremi sayılabilecek kimlik ve adres bilgilerine bilgisayar korsanları nasıl ulaşabilmiş, siber güvenlik duvarlarına ne olmuştur? Dile kolay, sayıları 50 milyona yaklaşan vatandaşımızın kişisel kimlik bilgileri hangi amaçla elde edilmiş, kimlerin eline geçmiştir? Hükümetin eften püften açıklamalarla konuyu basite indirgemesi bir defa sorumsuzluk örneğidir. Türkiye’nin kozmik şifrelerinin çözülmesi neyse, vatandaşlarımızın kimlik bilgilerinin karanlık çevrelerin kontrolüne geçmesi aynı şeydir. Sızdırılan veri tabanında; 2011 Milletvekilliği Genel Seçimi öncesinde seçmen sıfatı kazanmış 46 milyon 611 bin 709 vatandaşımızın TC kimlik numaraları, kişisel bilgileri ve Mernis’e kayıtlı adresleri vardır.”
“Türkiye bir grup bilgisayar korsanının, üç beş suç örgütünün eline avucuna düşmeyecek kadar onurlu ve güçlü bir devlettir” ifadesini kullanan Bahçeli, “Şayet kişisel verilerin çalınmasında yabancı ülke ve istihbarat teşkilatlarının parmağı varsa bu da süratle aydınlatılmalı, gerçekler milletimizle paylaşılmalıdır. Böyle bir devlet idaresi nerede görülmüştür? Türk milletinin özeline kast etmek kimin haddi, kimlerin harcıdır? AKP hükümetinin, milletimizin kimliği aşırılırken ruhu bile duymamış, duysa bile önüne geçememiştir. Kimliksizler için kimliğin bir önemi olmayabilir. Kimliğini kaybetmişler için kimlik bilgilerinin çalınması önemsiz bir ayrıntı olarak da görülebilir. Fakat Türk milletinin milli kimliği, tüm vatandaşlarımızın her birini özel kılan şahsi bir kimliği vardır ve bunlara da el uzatanın eli kırılmalı, göz koyanın cezası verilmelidir” diye konuştu.İha
MHP lideri Bahçeli partisinin grup toplantısında konuştu. Siyasete hakim olmasını ümit ettikleri nezaket ve zarafet yerine, “kaba” ve “yaralayıcı” suçlamaların belirgin ve etkin hale geldiğini dile getiren Bahçeli, “14 yıldır siyasi ahlak ve seviye diptedir. Türkiye’nin ortak çıkarlarını gözetmekten aciz, Türk milletinin özlem ve beklentilerine tercüman olmaktan habersiz siyaset esnafı huzursuzluğu daha da derinleştirmektedir. İşbirliği ve uzlaşma kanalları tıkanmış, gelişme ve kalkınma dinamikleri fos çıkmıştır. Halbuki insanımız gerilimden yorulmuştur. Cepheleşmenin acı faturası her seferinde vatandaşlarımıza çıkmıştır” dedi.
Kırıkkale Silah Fabrikası Müdürü’nün, TSK’nın temel saldırı silahı olarak tasarlanan milli piyade silahlarının çizim ve tüm üretim planlarını yabancı bir firmaya satarken suçüstü yakalanmasını anımsatan Bahçeli, “Bu vatan haini milli sırları kişisel menfaate dönüştürmeye cüret ve cesaret edecek kadar gözünü karartmıştır. Kırıkkale Silah Fabrikası’nı şaibe altında bırakan söz konusu hainliğin başka ayak ve işbirlikçilerinin olup olmadığını, Türkiye’nin milli güvenliğine zarar verecek benzeri ihanetlerin gerçekleşip gerçekleşmediğini hükümet mutlaka açıklığa kavuşturmalıdır” diye konuştu.
Yaklaşık 50 milyon vatandaşa ait kimlik bilgilerinin internete sızmasına ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:
“Yaklaşık 50 milyon vatandaşa ait temel kimlik ve adres bilgilerini içeren bir veri tabanı Romanya kökenli bir siteye yüklenmiş ve buradan da dünyanın dört bir yanına dağıtılmıştır. Bu sonuç tam bir skandal, tam bir iflas halidir. Vatandaşlarımızın mahremi sayılabilecek kimlik ve adres bilgilerine bilgisayar korsanları nasıl ulaşabilmiş, siber güvenlik duvarlarına ne olmuştur? Dile kolay, sayıları 50 milyona yaklaşan vatandaşımızın kişisel kimlik bilgileri hangi amaçla elde edilmiş, kimlerin eline geçmiştir? Hükümetin eften püften açıklamalarla konuyu basite indirgemesi bir defa sorumsuzluk örneğidir. Türkiye’nin kozmik şifrelerinin çözülmesi neyse, vatandaşlarımızın kimlik bilgilerinin karanlık çevrelerin kontrolüne geçmesi aynı şeydir. Sızdırılan veri tabanında; 2011 Milletvekilliği Genel Seçimi öncesinde seçmen sıfatı kazanmış 46 milyon 611 bin 709 vatandaşımızın TC kimlik numaraları, kişisel bilgileri ve Mernis’e kayıtlı adresleri vardır.”
“Türkiye bir grup bilgisayar korsanının, üç beş suç örgütünün eline avucuna düşmeyecek kadar onurlu ve güçlü bir devlettir” ifadesini kullanan Bahçeli, “Şayet kişisel verilerin çalınmasında yabancı ülke ve istihbarat teşkilatlarının parmağı varsa bu da süratle aydınlatılmalı, gerçekler milletimizle paylaşılmalıdır. Böyle bir devlet idaresi nerede görülmüştür? Türk milletinin özeline kast etmek kimin haddi, kimlerin harcıdır? AKP hükümetinin, milletimizin kimliği aşırılırken ruhu bile duymamış, duysa bile önüne geçememiştir. Kimliksizler için kimliğin bir önemi olmayabilir. Kimliğini kaybetmişler için kimlik bilgilerinin çalınması önemsiz bir ayrıntı olarak da görülebilir. Fakat Türk milletinin milli kimliği, tüm vatandaşlarımızın her birini özel kılan şahsi bir kimliği vardır ve bunlara da el uzatanın eli kırılmalı, göz koyanın cezası verilmelidir” diye konuştu.İha