Dün, TBMM’nin gündeminde Gaziantep vardı… Başbakan Erdoğan Gaziantep’in gelişmişliğini övdü, MHP Genel Başkanı Bahçeli ise Başbakan’ın Gaziantep’te vatandaşa cevap tarzını eleştirdi
‘Ananı da al git’ sözünün bir versiyonu, değişik bir yansıması
Başbakan Erdoğan’ın Gaziantep’te atama bekleyen bir öğretmen adayı ile girdiği diyaloğa değinen Bahçeli, “Atama talep eden öğretmenlerin bu taleplerinin yerine getirilmeli ve bu kanayan yara mutlaka tedavi edilmelidir. Başbakan Erdoğan’ın hodbin, kaba, nezaketsiz ve eleştiriye tahammülsüz yaklaşımı yeni bir skandala sahne olmuştur. Demokratik olarak tepkisini dile getiren ve halini arz eden bir kardeşimize karşı Başbakan Erdoğan’ın ‘o oy senin olsun, al onu kendine sakla’ demesi bir defa demokrasiye karşı saygısızlık ve söz söyleme özgürlüğüne darbedir. Bu aynı zamanda çiftçimize sarf edilen ‘ananı da al git’ sözünün bir versiyonu, değişik bir yansıması ve aslında kopyasıdır. Öğretmene, çiftçiye, işçiye, memura, sanayiciye, işsize, kısaca herkese yeri gelince sert sözleri sıralayan, küçümseyici ifadeleri kurşun gibi kullanan Başbakan’ın dersini alma vakti gelmiştir” dedi.
Bahçeli, Başbakan Erdoğan’ın hafta sonunda Gaziantep’te dile getirdiği ‘Tutturmuşlar bir şey; ‘Kürt sorunu’ ‘Ben Kürt sorunu diye bir şey tanımıyorum. Kürt kardeşlerimin sorununa evet, Kürtçülüğe hayır… Kürtçülüğü reddediyorum’ sözlerine de tepki gösterdi.
Başbakan Erdoğan’ın gerçekleri sabote ettiğini, dara düşünce kendisiyle çeliştiğini savunan Bahçeli, şunları kaydetti: “Aziz milletimiz bu ülkede Kürtçülüğün yayılmasına, bölücülüğün taban tutmasına ve etnik terörün masumiyet kisvesine büründürülerek temize çıkarılma arayışlarına kim ya da kimlerin neden olduğu iyi bilinmektedir. Merak etme Sayın Başbakan; göğe direk, denize kapak olmayacağı gibi, nafile beyanların, yalan sözlerin de kalıcılığı ve geçerliliği bulunmayacaktır. Bu sebeple, Kürtçülüğün mutfağında yüzünü kapatan aşçı sensin. Gerçekten de Başbakan Erdoğan ölüm döşeğindeki Kürtçülüğe can veren, su veren ve hayat veren kişidir.”
‘Ananı da al git’ sözünün bir versiyonu, değişik bir yansıması
Başbakan Erdoğan’ın Gaziantep’te atama bekleyen bir öğretmen adayı ile girdiği diyaloğa değinen Bahçeli, “Atama talep eden öğretmenlerin bu taleplerinin yerine getirilmeli ve bu kanayan yara mutlaka tedavi edilmelidir. Başbakan Erdoğan’ın hodbin, kaba, nezaketsiz ve eleştiriye tahammülsüz yaklaşımı yeni bir skandala sahne olmuştur. Demokratik olarak tepkisini dile getiren ve halini arz eden bir kardeşimize karşı Başbakan Erdoğan’ın ‘o oy senin olsun, al onu kendine sakla’ demesi bir defa demokrasiye karşı saygısızlık ve söz söyleme özgürlüğüne darbedir. Bu aynı zamanda çiftçimize sarf edilen ‘ananı da al git’ sözünün bir versiyonu, değişik bir yansıması ve aslında kopyasıdır. Öğretmene, çiftçiye, işçiye, memura, sanayiciye, işsize, kısaca herkese yeri gelince sert sözleri sıralayan, küçümseyici ifadeleri kurşun gibi kullanan Başbakan’ın dersini alma vakti gelmiştir” dedi.
Bahçeli, Başbakan Erdoğan’ın hafta sonunda Gaziantep’te dile getirdiği ‘Tutturmuşlar bir şey; ‘Kürt sorunu’ ‘Ben Kürt sorunu diye bir şey tanımıyorum. Kürt kardeşlerimin sorununa evet, Kürtçülüğe hayır… Kürtçülüğü reddediyorum’ sözlerine de tepki gösterdi.
Başbakan Erdoğan’ın gerçekleri sabote ettiğini, dara düşünce kendisiyle çeliştiğini savunan Bahçeli, şunları kaydetti: “Aziz milletimiz bu ülkede Kürtçülüğün yayılmasına, bölücülüğün taban tutmasına ve etnik terörün masumiyet kisvesine büründürülerek temize çıkarılma arayışlarına kim ya da kimlerin neden olduğu iyi bilinmektedir. Merak etme Sayın Başbakan; göğe direk, denize kapak olmayacağı gibi, nafile beyanların, yalan sözlerin de kalıcılığı ve geçerliliği bulunmayacaktır. Bu sebeple, Kürtçülüğün mutfağında yüzünü kapatan aşçı sensin. Gerçekten de Başbakan Erdoğan ölüm döşeğindeki Kürtçülüğe can veren, su veren ve hayat veren kişidir.”