İndependent Gazetesinin tanınmış yazarı Patrick Cockburn, “sadece Beşar Esad yönetiminin cephedeki güçlerine ABD'nin hava desteğiyle IŞİD'in tamamen yenilmesi durumunda Avrupa'nın güvende olabileceğini” öne sürüyor.
Independent yazarlarından Patrick Cockburn, ABD’nin, Esad ordusuna hava desteğini sağlaması gereğinin altını çizerek, “IŞİD'in yok edilmesi için tek gerçek çözümün ABD ve Rus hava gücüyle, karada gerçekten IŞİD'le savaşanlar arasındaki bir ortaklık olduğunu” öne sürüyor.
“Charlie Hebdo cinayetlerinden sonra 40 dünya lideri Paris sokaklarında kol kola yürüdü ve dünyaya IŞİD ile El Kaide gibi benzerlerinin yenilmesini öncelikleri haline getirdiklerini söyledi. Ancak uygulamada hiç de böyle bir şey yapmadılar” diyen Cockburn, IŞİD güçlerinin Palmyra'ya saldırdığında kent Suriye Ordusu tarafından savunulduğu için ABD’nin IŞİD'e hava saldırısı yapmayarak, IŞİD'e askeri bir avantaj tanıdığını, IŞİD’in de bunu Palmyra'yı çabucak ele geçirmek, askerlerin kafalarını kesmek ve antik yıkıntıları havaya uçurmak için kullandığını söylüyor.
Cockburn, BBCTürkçe’nin yansıttığı yazısında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da G-20 toplantısında konuşma zamanının bittiğini ve "terörizme" karşı ortaklaşa harekete geçmek gerektiğini söylediğini dikkat çektikten sonra şu iddiayı dile getiriyor:
"Bu IŞİD'e karşı etkileyici bir Türk duruşu geliyor kulağa ancak Erdoğan 'terörist' tanımının çok geniş olduğunu anlattı ve buna Suriyeli Kürtlerle ABD'nin IŞİD'e karşı en iyi askeri müttefik olarak bulduğu milis gücü YPG'nin de dahil olduğunu söyledi. Erdoğan'ın Türkiye ve Kuzey Irak'taki Kürt isyancılara saldırma hevesi IŞİD, Nusra Cephesi ya da Ahrar-ül Şam'a saldırmaktan çok daha güçlü."(ANKA)
Türkiye'de, Paris’teki kanlı saldırılarıyla aynı gün İstanbul'da da saldırı planlayan bir cihatçı grubun engellendiği bilgileri Avrupa’da yankı buldu. Alman medyası, bu gelişmeyi duyururken Türk hükümetinin Ankara'daki terör saldırısı sonrasında, “cihatçılara karşı önlemlerini arttırdığını” söylüyor.
Yeni gelişmeyi, “İstanbul'da saldırı önlendi” başlıklı haberinde duyuran Deutsche Welle, Türkiye'de, Paris saldırılarıyla aynı gün İstanbul'da da saldırı planlayan bir cihatçı grubun engellendiğinin bildirildiğini belirterek, “Yetkililer, şüphelilerin Paris ile aynı günde İstanbul'da da saldırı düzenlemeyi planladıklarından yola çıkıyor” diyor.
Cihatçı John’un yakın çevresinden olduğu belirtilen İngiliz Aine Lesley Davis’in, cuma akşamı düzenlenen bir operasyonda diğer cihatçılarla birlikte gözaltına alındığını, gözaltına alınanların, Suriye'den Türkiye'ye giriş yaptıkları bilgisinin verildiğini anlatan DWelle, şüphelilerin, Paris saldırıları ile bağlantısının araştırıldığını, Avrupa'da da bir saldırı planları olabileceği üzerinde durulduğunu, Türk polisinin bu bağlamda, Fransız polisiyle irtibata geçtiği belirtildiğini kaydediyor.
DWelle, “Türk hükümeti uzun süredir, terör örgütü IŞİD'e karşı kararlı şekilde mücadele etmemekle suçlanıyor. Hükümet, cihatçılara silah temin etmek ve sınır geçişlerini engellememekle eleştiriliyor. Fransa'da ocak ayında Charlie Hebdo'ya düzenlenen saldırı sonrası beş kişiyi öldüren Amedy Coulibaly'nin kız arkadaşı Hayat Boumeddiene de, saldırılardan önce Türkiye üzerinden Suriye'ye kaçmıştı” ifadelerini kullandıktan sonra şöyle devam ediyor:
“Türk hükümeti, 10 Ekim'de 102 insanın hayatını kaybettiği Ankara'daki terör saldırısı sonrasında, cihatçılara karşı önlemlerini arttırdı. Ankara'dan önce Haziran ve Temmuz aylarında, Diyarbakır ve Suruç'ta düzenlenen ve 40 kişinin yaşamını yitiridği saldırıların da IŞİD tarafından düzenlendiği belirtiliyor.”ANKA
Independent yazarlarından Patrick Cockburn, ABD’nin, Esad ordusuna hava desteğini sağlaması gereğinin altını çizerek, “IŞİD'in yok edilmesi için tek gerçek çözümün ABD ve Rus hava gücüyle, karada gerçekten IŞİD'le savaşanlar arasındaki bir ortaklık olduğunu” öne sürüyor.
“Charlie Hebdo cinayetlerinden sonra 40 dünya lideri Paris sokaklarında kol kola yürüdü ve dünyaya IŞİD ile El Kaide gibi benzerlerinin yenilmesini öncelikleri haline getirdiklerini söyledi. Ancak uygulamada hiç de böyle bir şey yapmadılar” diyen Cockburn, IŞİD güçlerinin Palmyra'ya saldırdığında kent Suriye Ordusu tarafından savunulduğu için ABD’nin IŞİD'e hava saldırısı yapmayarak, IŞİD'e askeri bir avantaj tanıdığını, IŞİD’in de bunu Palmyra'yı çabucak ele geçirmek, askerlerin kafalarını kesmek ve antik yıkıntıları havaya uçurmak için kullandığını söylüyor.
Cockburn, BBCTürkçe’nin yansıttığı yazısında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da G-20 toplantısında konuşma zamanının bittiğini ve "terörizme" karşı ortaklaşa harekete geçmek gerektiğini söylediğini dikkat çektikten sonra şu iddiayı dile getiriyor:
"Bu IŞİD'e karşı etkileyici bir Türk duruşu geliyor kulağa ancak Erdoğan 'terörist' tanımının çok geniş olduğunu anlattı ve buna Suriyeli Kürtlerle ABD'nin IŞİD'e karşı en iyi askeri müttefik olarak bulduğu milis gücü YPG'nin de dahil olduğunu söyledi. Erdoğan'ın Türkiye ve Kuzey Irak'taki Kürt isyancılara saldırma hevesi IŞİD, Nusra Cephesi ya da Ahrar-ül Şam'a saldırmaktan çok daha güçlü."(ANKA)
Türkiye'de, Paris’teki kanlı saldırılarıyla aynı gün İstanbul'da da saldırı planlayan bir cihatçı grubun engellendiği bilgileri Avrupa’da yankı buldu. Alman medyası, bu gelişmeyi duyururken Türk hükümetinin Ankara'daki terör saldırısı sonrasında, “cihatçılara karşı önlemlerini arttırdığını” söylüyor.
Yeni gelişmeyi, “İstanbul'da saldırı önlendi” başlıklı haberinde duyuran Deutsche Welle, Türkiye'de, Paris saldırılarıyla aynı gün İstanbul'da da saldırı planlayan bir cihatçı grubun engellendiğinin bildirildiğini belirterek, “Yetkililer, şüphelilerin Paris ile aynı günde İstanbul'da da saldırı düzenlemeyi planladıklarından yola çıkıyor” diyor.
Cihatçı John’un yakın çevresinden olduğu belirtilen İngiliz Aine Lesley Davis’in, cuma akşamı düzenlenen bir operasyonda diğer cihatçılarla birlikte gözaltına alındığını, gözaltına alınanların, Suriye'den Türkiye'ye giriş yaptıkları bilgisinin verildiğini anlatan DWelle, şüphelilerin, Paris saldırıları ile bağlantısının araştırıldığını, Avrupa'da da bir saldırı planları olabileceği üzerinde durulduğunu, Türk polisinin bu bağlamda, Fransız polisiyle irtibata geçtiği belirtildiğini kaydediyor.
DWelle, “Türk hükümeti uzun süredir, terör örgütü IŞİD'e karşı kararlı şekilde mücadele etmemekle suçlanıyor. Hükümet, cihatçılara silah temin etmek ve sınır geçişlerini engellememekle eleştiriliyor. Fransa'da ocak ayında Charlie Hebdo'ya düzenlenen saldırı sonrası beş kişiyi öldüren Amedy Coulibaly'nin kız arkadaşı Hayat Boumeddiene de, saldırılardan önce Türkiye üzerinden Suriye'ye kaçmıştı” ifadelerini kullandıktan sonra şöyle devam ediyor:
“Türk hükümeti, 10 Ekim'de 102 insanın hayatını kaybettiği Ankara'daki terör saldırısı sonrasında, cihatçılara karşı önlemlerini arttırdı. Ankara'dan önce Haziran ve Temmuz aylarında, Diyarbakır ve Suruç'ta düzenlenen ve 40 kişinin yaşamını yitiridği saldırıların da IŞİD tarafından düzenlendiği belirtiliyor.”ANKA