Nokta'dan gazeteci Fatih Vural, dergiye yapılan polis baskınını eleştirerek, geçmiş dönemlerde Nokta’nın hazırladığı kapak ve dosyaları hatırlatarak muktedirlerin hiçbir dönem bu kadar tahammülsüz olmadığını söyledi.
Nokta dergisi çalışanlarından gazeteci Fatih Vural, baskınla ilgili bianet’e yaptığı değerlendirmede, 1980’li yıllarda Ercan Arıklı yayın yönetmenliğinde hazırlanan kapaklara verilen tepkilerle bugün verilen tepkileri karşılaştırarak “İleriye mi gidiyoruz, geriye mi siz karar verin” dedi.
Vural bianet’e şu açıklamalarda bulundu:
“Nokta yayıncılığı bir geleneği temsil ediyor. Ercan Arıklı döneminden bugüne çeşitli dönemlerde yayıncılık yapmış, en cesur dosyalara, en cesur kapaklara imza atmış bir dergi Nokta.
“Ne var ki, bugüne kadar o en cesur dosyalarda, en cesur kapaklarda bile böylesine bir reaksiyonla karşılaşmadı.
“Nokta’ya verilen tepkilerin değişimi, aynı zamanda bize Türkiye’nin de değişimini gösteriyor. Bundan 30 yıl önce verilen tepkilerle bugünü karşılaştırınca Türkiye’nin geri gittiğini görüyoruz. Bugünün muktedirlerinin ne kadar tahammülsüz olduklarını ve gerçeklerle yüzleşmekten korktuklarını görüyoruz.”
Nokta dergisi çalışanlarından gazeteci Fatih Vural, baskınla ilgili bianet’e yaptığı değerlendirmede, 1980’li yıllarda Ercan Arıklı yayın yönetmenliğinde hazırlanan kapaklara verilen tepkilerle bugün verilen tepkileri karşılaştırarak “İleriye mi gidiyoruz, geriye mi siz karar verin” dedi.
Vural bianet’e şu açıklamalarda bulundu:
“Nokta yayıncılığı bir geleneği temsil ediyor. Ercan Arıklı döneminden bugüne çeşitli dönemlerde yayıncılık yapmış, en cesur dosyalara, en cesur kapaklara imza atmış bir dergi Nokta.
“Ne var ki, bugüne kadar o en cesur dosyalarda, en cesur kapaklarda bile böylesine bir reaksiyonla karşılaşmadı.
“Nokta’ya verilen tepkilerin değişimi, aynı zamanda bize Türkiye’nin de değişimini gösteriyor. Bundan 30 yıl önce verilen tepkilerle bugünü karşılaştırınca Türkiye’nin geri gittiğini görüyoruz. Bugünün muktedirlerinin ne kadar tahammülsüz olduklarını ve gerçeklerle yüzleşmekten korktuklarını görüyoruz.”