Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Türkiye’de tarımın hala çok önemli olduğunu bu gerçeğinin asla unutulmaması gerektiğini vurgulayarak, “Tarım, GSYH’yi oluşturan 16 alt sektörü içinde ekonomiye yüzde 8,2 gibi büyük katkısının yanı sıra diğer sektörlere ara malı ve hizmet sağlaması yönünden de ekonomimizin olmazsa olmazı durumundadır” dedi.
Bayraktar, yaptığı açıklamada, tarım sektörünün Türkiye için önemini koruduğunu belirtti. Şiddetli kuraklık yılı olan 2007 yılı hariç ve son 8 yılda 7 defa pozitif büyüme gösteren tarımın ekonomi içindeki yerinin eski hızıyla düşmediğine işaret eden Bayraktar, şunları kaydetti: “Hatta son yıllarda yerinde sayıyor. Çok da iyi yapıyor. (Ekonomi içindeki payının hızla düşürülmesi gerektiği) söylemine kulak asmadan, gelişmekte olan ülkelerin bunu hemen yapmaması gerektiği bilinciyle bu durum bir süre daha devam etmelidir. Nitekim tarım sektörünün ekonomideki payı 1968-1998 döneminde yıllık ortalama 0,66 puan düşerken, 2001-2011 yılları arasında ortalama yıllık 0,27 puan gerilemiştir. Bu gerileme, 2006-2011 yılları arasında ise yıllık ortalama 0,13 puan olarak gerçekleşmiştir. Tarım, son yıllarda ekonomi içindeki payını, üretimdeki büyümesiyle birleştirerek, ülke ekonomisinin de büyümesine katkı yapmıştır. Ancak, köy ve beldelerdeki nüfusumuz göz önüne alındığında bile, tarımın ekonomide yarattığı gelirden kişi başına düşen gelir son yıllarda göreceli olarak artmasına rağmen, Türkiye kişi başına ortalama gelirinin üçte birini alan çiftçimiz, bu oranın artmasını beklemektedir.”
Türkiye’nin önemli bir tarım ülkesi olduğunu; Gayri Safi Yurtiçi Hâsıla olarak dünyada 7’nci, Avrupa'da 1’inci sırada yer almasının bunu gösterdiğini belirten Bayraktar, “Ancak daha da önemlisi, tarımsal açıdan çok büyük potansiyelimizin olduğu ve bizim bunu değerlendirmemiz gerektiğidir. Türk çiftçisi, en zor zamanlarda bile üretimden vazgeçmemiş ve gıda güvencesi açısından halkının güven vermeyi başarmıştır. Çiftçimiz, gıdaya erişim açısından da her mevsim uygun fiyatlarla tüketicisinin yanındadır” dedi.
Tarımın, tek başına sağladığı yüzde 25.5'lik istihdamla hizmetler sektörünün ardından ikinci olduğuna da dikkati çeken Bayraktar, “Özellikle ekonomik krizler zamanında tarım adeta bir sığınma mekanizması gibi işleyerek ülke insanına iş kapısı açmaktadır. Ayrıca, ekonominin diğer sektörlerine istihdam katkısı tarımı bu açıdan da başköşeye oturtmaktadır” değerlendirmesinde bulundu.SHA
Bayraktar, yaptığı açıklamada, tarım sektörünün Türkiye için önemini koruduğunu belirtti. Şiddetli kuraklık yılı olan 2007 yılı hariç ve son 8 yılda 7 defa pozitif büyüme gösteren tarımın ekonomi içindeki yerinin eski hızıyla düşmediğine işaret eden Bayraktar, şunları kaydetti: “Hatta son yıllarda yerinde sayıyor. Çok da iyi yapıyor. (Ekonomi içindeki payının hızla düşürülmesi gerektiği) söylemine kulak asmadan, gelişmekte olan ülkelerin bunu hemen yapmaması gerektiği bilinciyle bu durum bir süre daha devam etmelidir. Nitekim tarım sektörünün ekonomideki payı 1968-1998 döneminde yıllık ortalama 0,66 puan düşerken, 2001-2011 yılları arasında ortalama yıllık 0,27 puan gerilemiştir. Bu gerileme, 2006-2011 yılları arasında ise yıllık ortalama 0,13 puan olarak gerçekleşmiştir. Tarım, son yıllarda ekonomi içindeki payını, üretimdeki büyümesiyle birleştirerek, ülke ekonomisinin de büyümesine katkı yapmıştır. Ancak, köy ve beldelerdeki nüfusumuz göz önüne alındığında bile, tarımın ekonomide yarattığı gelirden kişi başına düşen gelir son yıllarda göreceli olarak artmasına rağmen, Türkiye kişi başına ortalama gelirinin üçte birini alan çiftçimiz, bu oranın artmasını beklemektedir.”
Türkiye’nin önemli bir tarım ülkesi olduğunu; Gayri Safi Yurtiçi Hâsıla olarak dünyada 7’nci, Avrupa'da 1’inci sırada yer almasının bunu gösterdiğini belirten Bayraktar, “Ancak daha da önemlisi, tarımsal açıdan çok büyük potansiyelimizin olduğu ve bizim bunu değerlendirmemiz gerektiğidir. Türk çiftçisi, en zor zamanlarda bile üretimden vazgeçmemiş ve gıda güvencesi açısından halkının güven vermeyi başarmıştır. Çiftçimiz, gıdaya erişim açısından da her mevsim uygun fiyatlarla tüketicisinin yanındadır” dedi.
Tarımın, tek başına sağladığı yüzde 25.5'lik istihdamla hizmetler sektörünün ardından ikinci olduğuna da dikkati çeken Bayraktar, “Özellikle ekonomik krizler zamanında tarım adeta bir sığınma mekanizması gibi işleyerek ülke insanına iş kapısı açmaktadır. Ayrıca, ekonominin diğer sektörlerine istihdam katkısı tarımı bu açıdan da başköşeye oturtmaktadır” değerlendirmesinde bulundu.SHA