Barış süreci, Erdoğan’ın ihtiras ve inatlarına kurban ediliyor

YAYINLAMA: 01 Ocak 1970 / 04.00 | GÜNCELLEME: 01 Ocak 1970 / 04.00

Başbakan Erdoğan,  yazık ki barış sürecini ihtiras ve inatlarına feda ediyor.

Fas seyahati öncesi düzenlediği basın toplantısında, olayları nasıl hafife aldığını, “Tencere tava hep aynı hava.’ Bunları geçmişte de gördük, eski alışkanlıklar bunlar aşılır” sözleriyle dile getiriyor.

Halbuki sokaktaki insan bile gidişatın farkında.

Dün akşam saatlerinde Ordu Caddesi’nde genciyle, yaşlısıyla, çoluğuyla, çocuğuyla yürüyen kalabalığı seyrederken, yanımızda duran hanım, “Artık cin şişeden çıktı” diyor.

Nazım’ın,

Ben bir ceviz ağacıyım gülhane parkında

ne sen bunun farkındasın, ne de polis farkında” dediği gibi, ne yazık ki Başbakan da yaklaşan sonun farkında değil.

 

Türkiye’nin en büyük işçi konfederasyonlarından biri olan DİSK, “AKP faşizmine” ihtar amacıyla bugün saat 12:00-14:00 arasında tüm işyerlerinde ve alanlarda bildiriler okuyacak ve yarından itibaren “AKP faşizmine” karşı ihtar eylemlerini yaygınlaştırarak devam ettirecek.

                                                               ***

DİSK ile birlikte Türkiye’nin en büyük memur örgütlerinden KESK, Gezi Parkı direnişçilerine destek vermek ve “Baskıcı, otoriter, hukuk tanımaz hükümete” karşı mücadele etmek amacıyla 4-5 Haziran tarihlerinde genel grev yapacak.

                                                               ***

Yargıçlar Sendikası, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a açık mektup yazarak, “İktidarınız yenilendikçe, halkınıza daha yüksekten ve uzaktan bakmaya başladınız. Sanki, bizler sizin kullarınızmış gibi düşünmeye ve davranmaya başladınız. Bardağı taşıran damlalardan birinin, Gezi Parkı’nda kesilen ağaçlar olmasına da çok şaşırmamak gerekir” diyor.                                                                          ***

Türk Büro-Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş, Gezi Parkı olaylarının büyümesine neden olarak hükümet politikalarını gösterirken, “Ülkeyi yönetenler isimlerini tarih sahnesine yaptığı önemli icraatlarla yazdırırlar. Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan da tarihe ‘Gazcı Başbakan’ olarak geçecektir. Maalesef iktidarın 11 yıldır izlemiş olduğu yanlış politikalar her şeyi ben bilir, ben yaparım tavrı halkı isyan noktasına getirmiş, yurdun dört bir yanında ayaklanmalar başlamıştır” diye tespit yapıyor.

                                                               ***

Avrupa Parlamentosu Sosyalist Grubu, Gezi Parkı göstercileriyle “tam dayanışma” içinde olduğunu bildiriyor.

Sosyalist Grubu Başkanı Hannes Swoboda, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı sert dille eleştirirken “Agresif söylemi, halkının iradesini anlamadığının açık işaretidir” saptaması yapıyor. “Türk hükümeti, motivasyonu siyasi olan projelerin aracılığıyla yeni ihtilafları tetiklemek yerine barış ve sosyal adalet için çalışmalıdır. Bu ağır polis şiddetine izin vermeye devam edemez” uyarısında bulunuyor.

                                                               ***

Ankara Üniversitesi öğretim üyeleri, “Biz Ankara Üniversitesi öğretim elemanları ve çalışanları Taksim Gezi Parkı’nı korumak adına başlayan ve devam eden gösterilerde demokratik gösteri haklarını kullananlara şiddet uygulanmasını kınıyoruz. Başbakan ve hükümetin farklı siyasi görüşlere, hayat tarzlarına yönelik tahammülden uzak yaklaşımlarını ve bunu devletin şiddet tekelini kullanarak bastırmaya çalışmalarını Türkiye’de demokrasinin gelişimi açısından kaygı verici buluyoruz” diye ortak açıklama yapıyor.  

                                                               ***

Veee.. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, "Demokrasi demek sadece seçim demek değildir” vurgusu ile başlayan açıklamasında, “Seçimlerin dışında da farklı görüşler, farklı durumlar, itirazlar varsa bunların da çeşitli yollarla dile getirilmesinden daha tabi de bir şey olamaz" diye dikkat çekiyor.

                                                               ***

Peki tüm bunlara karşılık Başbakan Erdoğan ve şürekası ne diyor?

Erdoğan’ın Başdanışmanı Yalçın Akdoğan:Burada biz, biraz amiyane olacak ama, Tayyip Erdoğan’ı kimseye yedirtmeyiz. Yüz yılda çıkan bir liderdir başbakanımız. Bu halk da başbakanına sahip çıkar, biz de liderimizi bu tür şeylere feda etmeyiz.”

Başbakan Erdoğan:Şu anda evlerinde bizim zorla tuttuğumuz bu ülkenin en az yüzde 50’si var. Biz onlara ‘aman sabırlı olun sakın bu oyunlara gelmeyin’ diyoruz. Bir Başbakan, bir vatandaş ve İstanbullu olarak bu olayla ilgili olarak şöyle saf, temiz ve oradaki duygusal bu işleri sosyal medyadan aldıkları bilgileri alanları ayırırsak, aşırı uçların organize ettiği bir eylem.

                                                               ***

Başbakan’ın bu açıklamayı yaptığı saatlerde Türkiye’nin dört bir yanında binlerce insan sokaklardaydı.

Gaflet diye buna diyorlar galiba…

Erdoğan, hırs ve ihtirasları uğruna barış süreci ile yakaladığı çok önemli bir misyonu bozuk para gibi harcıyor. Yazık!

Barış süreci, Erdoğan’ın ihtiras ve inatlarına kurban ediliyor