Kadir
Çok sevdiğim isimlerdendir Kadir. Bazı arkadaşlarımın ve dostumun ismi Kadir veya Abdulkadir dir. Türkiye de Kadir ile başlayan kazalarında olduğu bir gerçektir. Adana da Kadirli isimli önemli bir ilçenin var olduğunu da biliriz. Kadirli de çoğunlukla erkek çocuklarına Kadir ismi verilirmi, bimemekle birlikte, o kasabadan Kadir isimli arkadaşımda olmuştur.
Bu ilçenin var oluşu, bir Kadir gecesinde olmadığına inanırım. Ancak kanımca Kadir ismi sadece Mubarek Kadir gecesi doğanlara verilen isim olmasa gerek. Kadir gecesi doğmasada , Kadir ismi, çocuklara verilebilir. Bir çocuğa isim verilmesi, bir olayla ilgili olabilir. Mesela bir futbolcu vardı, ismi Ogün idi, kendisi 10 kasım 1938 de doğduğu için, bu ismin verildiğini okumuştum. Doğumundan sonra Kadir olarak verilen isimlilerin, tekrar bir kadir gecesinde doğum gününü kutlaması ve o güne rastlaması çok zordur. Çünki Kadir geceleri her sene değişir, tekrar aynı aya gelmesi için kanımca uzun seneler geçmesi lazımdır.
Hani oturup onun hesabı yapılabilir amma, aynı kadir gecesi olması ihtimali, oldukca düşüktür. Ben babalar gününde 18 Haziran’da baba olmuştum. Tekrar 18 Haziranın babalar günü Pazar gününe rastlaması beş on sene sonra olmuştu. Buda böyle bir şey olsa gerek.
Kadir isimli arkadaşlarımın hepsinin Kadirli de doğmadığını biliyorum, hatta hepside Kadir gecesi doğmadığına eminim. Fakat neden Kadir ismi konulmuş, bunu bilmek zordur. Hadi Kadir’i anlayabiliriz, fakat Abdulkadir ismi nereden çıkmış, bunu da araştırmak istedim. Bakınız Osmanlı Devleti döneminde, kuruluşundan itibaren Osman, Orhan, Murat, Mehmet, ve Ahmet isimleri çok kullanılmıştır. Hatta birinci Ahmet , ikinci Murat, Üçüncü Selim, dördüncü Mehmet gibi isimler, yüz yıllar boyunca çocuklara konulmuş.
Fakat ne olduysa 1800 senelerde birden Abdül Aziz , Abdül Hamit, Abdül Mecid gibi isimler konulmaya başladığını izlemekteyiz. Belki Abdülkadir ismi de buradan esinlenmis olabileceği mümkünmüdür, bilmiyorum. Bu ihtimalin uzak olduğunu düşünmekteyim.
Birde isimler babalar tarafından atalarını anmak için konulduğunu biliriz. Babalar doğan çocuklarına dedelerinin isimlerini koyarak, onların hatıralarını devam ettirmek istemelerinden konulduğunu ihtimaldir. Şimdi son dönemlerde anne ve Babalar çocuklarına enteresan isimler bulmaktadır. Lügatlar açılmakta, manalar araştırılmakta, kimsenin kullanmadığı bir isim bulunmakta.
Bu isimlerin içinde neler yokki , burada bu isimleri sıralamak zordur. Yalnız çocuğa verilen bir isim, o çocukla bütünleştiğine inanmaktayım. Bu nedenle isim vermek çok önemlidir. Bana sorarsanız, ben oğluma Yiğit ismini koydum, birde kızım olmuştu ona Elif ismini vermiştik. Her ikiside isimleri ile müsemmel olduğuna inanırım.
Çocuklarım Kadir gecesi doğmuş olsa idi, onlara Kadir ismini koyarmıydım, kanımca böyle bir düşünceye kapılmazdım diye düşünmekteyim. Erkeklerin Kadir ismine yakın, kız çocuklarına Kadriye ismi mi verilmekte , diyede düşünürüm. Çünki Fevzi olan erkek ismi yanında, Fevziye kız ismi olarak geçer. Nuri ve Nuriye, Lütfi ve Lütfiye isimlerinde olduğu gibi.
Küskünlüklerin ortadan kalmasına, barışın tesis olmasına vesile olacak bir ramazan bayramı arefesinde, geçtiğimiz günde bir mubarek günü idrak ettik. Kadir günü olarak bildiğimiz bu Cuma günü, erenlerin diliye ramazanın en hayırlı günüydü. Bu geceyi Televizyon ekranlarından izlemeye çalıştım. Bir konuşmacı televizyonda söylediği bir cümle çok dikkatimi çekti, hemen kayıt ettim, ‘’Camiler bu kutsal gecede müminlerle doldu , Mubarek gecede yaradandan mafiret dileyen, af isteyen insanlarla dolup taştı’’ diye konuştu. Birden aklıma, bu ülkede ne kadar çok günahkar varmış, ne kadar çok günah işlenmekte ki, bu günahkar toplum camilere sığmamakta, diye bir sözüm geldi söyledim hem nalına hem mıhına .