SELANİK’DEKİ ATATÜRK EVİ

YAYINLAMA: 01 Ocak 1970 / 04.00 | GÜNCELLEME: 01 Ocak 1970 / 04.00

Selanik kelimesi bana önce Atatürk’ü anımsatıyor. Yani, Selanik ismini duyunca ilk aklıma gelen Mustafa Kemal. Eşim, google haritasını kullanarak Atatürk evini hemen buldu. Yurtdışında internet bayağı pahalı. Google haritası ve diğer bilgiler yüzünden çok şey öğrendik ama, hatırı sayılır internet ücreti ödedik.
Yunanistan’da arabalar küçük, zira park yeri sorunu var. Örneğin Atatürk evi civarında, arabanız varsa mutlaka yan sokaklardan birine park etmek durumundasınız. Park yeri buluyorsunuz, sorun değil ama “park yapılmaz” levhasının altına park etmek durumunda kalabiliyorsunuz, tıpkı diğer arabalar gibi!
Atatürk evi, 1881’de Mustafa Kemal doğduğu zaman Koca Kasım Paşa Mahallesi, Islahhane Caddes olarak isimlendirilmişmiş. Bugün, Konsoloslukla aynı yerleşkede olan evin adresi Apostolou Caddesi, No:17; Konsolosluk ise Agiou Dimitriou No:151 de bulunuyor. Google haritasıın verdiği adres de Dimitriou Caddesi... Atatürk evine girdiğiniz sokağın ismi ise Isaias Sokak...
İstanbul’dan hafta sonları Selanik Atatürk evine turlar düzenleniyor. Otobüsle yapılan turlar, çok sayıda meraklıyı Atatürk evine taşıyor. Evin ön tarafında Dimtriou Caddesinde iki otobüs dolusu Yunan askeri ve makinalı tüfek taşıyan rütbeli bir asker vardı. Nedenini bilmiyorum, ama dikkatimi çekti. Biz de hafta sonu orada olduğumuz için çok sayıda vatandaşımızla karşılaştık. Eve girince, isminizi ve nereden geldiğinizi bir kağıda yazıyorsunuz o kadar...
Çok bakımlı bir bahçe içerisinde bulunan evi, Cumhuriyet’in onuncu yılında Selanik Belediyesi satın alarak Türkiye Konsolosluğuna hediye etmiş. En son, 2012’de bakım görüp, modern müzecilik anlayışına göre tekrar düzenlenip, ziyarete açılmış.
Atatürk evinin hikayesi bahçede bir sundurmanın altında asker fotoğraflı Atatürk’ün imajının altında çok güzel anlatılmış. Biz şimdi hayal edemiyoruz ama, tam 500 sene Selanik ve diğer Balkan kentleri Osmanlı idaresinde kalmış... Yani, Amerika gibi, kocaman bir ülke... İşte Selanikdeki bu güzel evi de bir Osmanlı Vakfı 1870’de yaptırmış, Ali Rıza Efendi, Atatürk’ün doğumundan birkaç sene evvel bu evi kiralamış. 1888’de Ali Rıza Efendi vefat edince, Zübeyde Hanım, aynı mahallede daha küçük bir eve taşınmış. Mustafa Kemal subay olup, II. Meşrutiyetin ilanından sonra Selanik’te görevlendirilince annesi ve kızkardeşi ile yine aynı evde kalmışlar. 1912’de Selanik’in Yunanistan’a geçmesi sonucu Zübeyde Hanım ve kızı İstanbul’a taşınmışlar.
Atatürk Evi çok hoş, şirin sıcak bir yuva... Gezerken aşırı duygulanıyorsunuz... Bir taraftan da insanın doğduğu kentin hayatında ne kadar önemli bir rol oynadığının farkına varıyorsunuz. Selanik, Manastır ve İstanbul hem Mustafa Kemal’in hem de Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığının belirlenmesine sahne olmuş üç önemli kent. Duvarlardaki ışıklı ekranlarda bu olgu gayet güzel vurgulanmış. Kültür Bakanlığı tarafından hazırlanan bu yazılar son derece tarafsız ve gerçekci... Yazıların bir yerinde Mustafa Kemal’in kaybetmekten hiç hoşlanmayan bir yapısı olduğu gayet güzel vurgulanmış. Bir örnek de verilmiş: Manastır’da askeri okulda arkadaşlarıyla tavla oynarken ödül olarak konulan 1 para değerindeki lokumu kaybettiğinde kızdığı ve mutsuz olduğu pek güzel anlatılmış.
Atatürk 1881’de doğduğunda Selanik muhteşem bir Doğu Akdeniz kenti idi. 1430’da Osmanlı İmparatorluğuna katılan kentin Romalılardan kalan kalıntıları, Bizans Kiliseleri, Osmanlı Hamamı ve eserleri, Sinagogları, tarihi surları, Beyaz Kulesi, ticarete ayrılmış geniş caddeleri, zeytin pazarı, selvi ağaçları ve kırmızı kiremitli çatıları vardı. Selanik’in ahalisini ise 1492’de oraya yerleşen Seferad Yahudileri, Müslüman Türkler, Arnavutlar, Ortodoks Bulgarlar, Rumlar, Sırplar, Geregoryan Ermeniler ve Katolik Lövantenler oluşturmaktaydı. 19. Yüzyılın sonlarına doğru Selanik, Osmanlı modernleşme sürecinin en iyi örneklerinden biriydi. Bu süreçte kentte liman, tramvay, demiryolu yapımını içine alan yoğun bayındırlık çalışmalarının yanısıra modern okullar, binalar, kafeler, lokantalar, oteller, fabrikalar ve lüks mağazaları içine alan yatırımlarla bölge canlı ticaret merkezi haline gelmişti.Nitekim kentin eski fotoğraflarını görünce Atatürk’ün Cumhuriyetin ilk yıllarında verdiği balolarda, kadın ve erkeklerin giyiminde hatta eşyalarda çocukluğunun Selanik anılarını Türkiye Cumhuriyetine taşıdığını görebiliyorsunuz.
Selanik’in modernleşme süreci, kentin kültürel yaşamına da ciddi bir hareketlenme ve çeşitlilik yaratarak Selanik’te özgürlükçü düşünce oluşumlarının ortaya çıkmasında etkili oldu. Avrupa’da meydana gelen gelişmelerin en yoğun biçimde izlendiği Osmanlı kentlerinden biri Selanik’ti. Osmanlı modernleşme tarihinde yer eden pek çok düşünce dergisi bu kentte yayınlandı.
Çok kültürlü zengin, yenilikçi yapısıyla Selanik modern Türkiye Cumhuriyet’inin kuruluşunda bir numaralı rolü oynamış. Ama bir de madolyonun öbür yüzünde İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin de Selanik’te doğması var. Şimdi bu satırları yazarken, Selanik’te çok kültürlü bir ortamda büyüyen genç Osmanlıların, Anadolu’nun çok kültürlü yapısına neden tahammül edemeyip, Anadoluyu sadece Sunni Müslüman yapmaya çalıştıklarını anlayamıyorum.
1912’de Sırplar, İtalyanlar, Fransızlar ve yedi düvel Osmanlı’ya karşı birleşip Balkan Savaşı’nı başlatıyorlar ve binlerce insan öldükten sonra Selanik, Balkanlar ve daha bir sürü yer Osmanlı boyunduruğundan kurtuluyor. Selanik’te Balkan Savaşında ölen Sırp, İtalyan, Fransız ve başka milletlerin askerlerinin gömüldüğü şehitlikler var. Tanrım! Ne kadar insan ölmüş... Eşim, haklı olarak “burada binlerce insan yatıyor, peki kimbilir bizim cephede kaç bin Osmanlı askeri öldü?” diyor. Nerede Balkan Savaşında ölen Osmanlı askerlerinin şehitlikleri?
Hesapladım, okulda en az 8 sene tarih okudum. Selanik vasıtası ile öğrendiklerimin hiçbirini ben okulda öğrenmedim. Olur mu? Herkes, tarihin önemli bir kısmını Selanik’e mi gidip öğrenecek? Okullardaki tarih derslerini yeniden gözden geçirmekte fayda var herhalde.

SELANİK’DEKİ ATATÜRK EVİ