Paralı okullar
Nurgün Balcıoğlu’nun dün ‘Editörden’ köşesinde yazdıklarına gün boyu çoğu olumlu tepkiler geldi.Yazdıkları çok önemliydi.
Bazı avukatların değindikleri bir konu ise beni epey düşünmeye sevketti.
Balcıoğlu şöyle demişti: “Son yıllarda paralı üniversitelerden ‘hukuk nosyonu’ edinemeden mezun edilen avukatlar, vatandaşı avukatlık mesleğinden nefret eder hale getiriyor.”
Bu doğru sapmaya itiraz için telefon eden avukatların, özgüvenleri yüksek, iyi eğitim görmüş oldukları üsluplarından hemen belli oluyordu. Hatta bir genç avukat ‘iyi günler’ diledikten hemen sonra, “Sizin eğitminiz nedir, sorabilir miyim?” demesi bizi önce gülümsetti ama ‘doğru ve cesurca’ bulduk. Okurun bunu sormaya hakkı olduğunu düşünüyorum.
Nurgün Hanım mesleğinde Gaziantep’teki ‘master’ yapmış tek gazeteci. Başka ilkleri de, Gaziantep’te gazetecilik mesleğinde ulusal ve uluslararası ödül kazanan ilk ve tek gazeteci.
Sözünü ettiğim o genç avukat bunu duyduktan sonra daha da rahat konufltu ve avukatlık mesleğinin sorun ve vizyonunu tartıştılar.
***
Ben bu ‘paralı okul’ lafına biraz değinmek istiyorum.
Akla tabii ilk gelen Kıbrıs’taki bazı üniversitelerin, ‘Denize nazır, diploma hazır’ rahatlığı ile öğrenciyi hukuk deryasında yeteri kadar nasiplendiremeden eline diploma vermesi. Bu pek inkar edilemeyecek bir gerçek. Adiyede, ‘dilekçe yazmasını bile beceremeyen avukatlar var’ dendiğini hem personelden, hem de avukatlardan bizzat duydum. Ama derseniz ki, devlet okullarından mezun hukukçuların hepsi çok mu iyi? Hay›r, öyle bir şey söylemek de mümkün değil!
Türkiye’de ‘Orta Eğitim’ için Amerikan Koleji’ni seçerseniz, yılda 50 bin lira ödemek durumundasınız. Alacağınız eğitim size en yi üniversitelerin kapılarını açabilir.
Üniversite eğitimi için Bilkent, Koç ve eşdeğerlerini seçerseniz, yılda 35-40 bin lirayı göze alacaksınız demektir. Bu okullardan mezun olanların daha kolay iş buldukları sır değil.
Master veya lisans eğitimi için Amerika’nın prestijli Ivy League Üniversitelerinden Cornell, Harvard, MIT, Princeton’ı seçerseniz ve bursunuz da yoksa senede 150 bin dolar ödemeniz gerecektir. Bu okullardan mezun olanların harcamaları veya daha doğrusu yatırımlarının karşılığını birkaç sene içinde çıkardıkları da bilinen bir gerçek.
***
şimdi...
‘Paralı okul’a palavra veya kötü diyebilir misiniz?
Tam tersine dünyanın en iyi okulları ‘Vakıf Okulları’dır ve de iyileri çok ama çok pahalıdır.
O halde...
Sorun paralı okulda değil, sorun ‘hukuk’ mesleğini ciddi olarak öğrenmekte...
Gaziantep’te avukatların hukuk bilgisi sır değil ki, avukatlar birbirinin ne kadar hukuk bilgisine sahip olduğunu çok iyi biliyor. Değişik konularda kimin daha donanımlı olduğu da bu evrensel yüce mesleğin mensuplarınca yine malumdur.
***
Nurgün Hanım’ın eleştirdiği konulardan birisi, Baro Başkanı Okur’dan daha kapsamlı, güncel konulara değinen bir konuşma beklemesiydi.
Bir başka konu, Baro Disiplin Kurulu’nun ‘aklama komitesi’ gibi çalıştırılmasına itiraz etmesiydi.
Bir diğer konu bazı avukatların hukuk dışı uygulamalarından örnekler vererek, bunlar hakkında disiplin çalışması yapılması gerektiğine işaret etmesiydi.
Henüz bu konularda Başkan Okur’dan bir ses çıkmadı.
***
Anteplilerin geleneksel tavırları vardır.
Yeni gelene önce peşrev çekilir.
Alınan cevaba ve duruma göre vaziyet alınır, sonuna kadar da öyle gider...
Bu hep böyle olmuştur…